3. Bölüm ''Kader? Saçmalık.''

1.6K 95 17
                                    

Elimi elinden kurtarıp geriye doru bir adım attım ve Sehun denen çocuğun yüzüne baktım.Woah! Yüzünde makyaj olmadığında Soo'nun söylediği gibiydi. Cidden...sevimliydi. Otobüs geldiğinde o tarafa doğru bakıp konuştu.

''Sanırım gitmeliyiz.''

O anda konuşmasında birşey fark etmiştim. Evet yeni fark etmiştim. Herneyse. Peltek konuşuyordu ama şarkı söylerken bu tamamen kayboluyordu.Wow. Her ne kadar tatlı görünsede benim gözümde hala ürkütücü ve sinir bozucuydu. Diğerleri yürümeye başlayınca bende zoraki adımlarımla onları takip ettim. Otobüse bindiğimizde Soo JongIn'lerin arkasına oturmamızı tavsiye etti. Gayet mantıklıydı ve biz onların arkasına yürüdük. Ama LANET OLASI JONGIN,SOO'YU KENDİ YANINA ÇEKTİ ve ben anlamsız bakışlarımı ona doğrulttum. KyungSoo gülüp omuz silkerken sırtımda hissettiğim elle biraz öne doğru itildim. Arkalarındaki koltuğun cam kenarı tarafına geçip oturdum ve yanıma da sırtımdaki elin sahibi oturdu. OH SE HUN!

Hiç oralı olmamaya çalışıp sırt çantamı kucağıma aldım ve telefonumu çıkarıp kulaklığımı taktım. Gözlerimi kapatıp Bethoowen'ın müziğinin içime işlemesine izin verdim. Tam uykuya dalacaktım ki kulaklarımdan birinin müziği kesildi. 'Sağır mı oldum lan?' diye düşünürken saçmaladığımı fark edebilmiştim. Yan tarafıma bakmaya çalışırken omzuma düşen kafayla dondum. Kendime geldiğimde kafasını ittirip kulaklığımı aldım.

''Ne yaptığını sanıyorsun?''

''Müzik dinleyip uyumaya çalışıyorum.''

İç çektim ve gözlerim elinde tuttuğu kendi kulaklığına takıldı.

''Seni tanımıyorum bile. Ayrıca kendi kulaklığınla dinlesene!''

Diğerlerini uyandırmamak için sessiz konuşuyordum ama bu sinirli olmadığım anlamına gelmezdi! Kafasını yana yatırdı.

''Benim müziklerim artık sıktı. Seninkiler daha iyi.''

Gözlerim şaşkınlıkla açıldı.

''Klasik dinliyor musun yani?''

''Başım ağrıdığında veya biraz huzur istediğimde falan işte.''

Kafamı salladım ama bir Rocker'ın klasik müzik dinlemesi oldukça tuhafıma gitmişti. Yüzümü diğer tarafa çevirip kulaklığın tekini ona uzattım. Hemen elimden kapıp kulağına taktı. 5-10 dakika sonra ona döndüğümde kafasının öne düştüğünü görüp sırıttım. Kafası düşünce uyanır gibi olup kaldırıyordu ve bu oldukça komikti. Benim gözlerim de yavaşca kapanmaya başladığında uyku sersemliğiyle kafamı onun omzuna koydum. Başımın üzerine yavaşca yerleştirilen kafayı fark ettiğimde çoktan kendi alemime dalmıştım zaten.

~~~~

Gözlerimi yavaşca açıp karşımda gülüp duran iki aptala baktım.

''Ne yapıyorsunuz?''

KyungSoo konuştu;

''Lulu~~ Çok tatlısınız!''

Kafamı kaldırmaya çalıştığımda,üzerindeki ağırlık buna engel oldu. ONLAR RÜYA DEĞİL MİYDİ?! BEN RÜYA SANIP O KADAR RAHAT DAVRANMIŞTIM AMA!!

Diğerinin uyanmasını umursamadan hızla kafamı kaldırdım. Bu yaptığımla tabiki uyanmıştı.Korkunç bir şekilde bana baktı.

''Ne oluyor ya?!''

Bu seferde JongIn konuştu;

''Hadi,gelmek üzereyiz.''

Sehun çantasını önüne alıp bakışlarını tekrar bana yöneltti.

''Daha düzgün uyandırabilirdin?''

Dil çıkardım. Ondan uzak durmak istiyorum. O korkunç biri. (He Luhan he.)

İndiğimizde,karşımızdaki otele bakakaldık.Bizim okul nasıl olmuşta böyle biryer kiralamış! Rehberin eşliğinde sıra olduk. JongIn'e bırakmadan Soo'yu kendime doğru çektim ve içeri girdik. Önümüzdeki rehber,odaların oraya geldiğimizde bizi durdurdu ve çift isimleri okumaya başladı. Bu çiftler aynı odada kalacak ve dolaşırken birbirlerine sahip çıkacaklardı. Sıra JongIn'deydi. Muhtemelen Sehun'la aynı odada kal-

''Kim JongIn-Do KyungSoo=70. no.''

NE! BAŞKASIYLA MI KALACAĞIM!!??

Soo gülüp JongIn'in koluna vurdu ve birlikte 'odalarına' yürüdüler. PEK DE MUTLU! TANRI BOZMASIN!!

''Oh SeHun-Xi LuHan=71.No.''

NE-NE-NE!!? HAAAĞĞYYYIIIR!!!

Sehun kolunu omzuma attı.

''Hadi gidelim.''

Elini ittirip çantamın saplarını kavradım ve odaya doğru yürüdüm. Arkamdan fısıladadı.

''Kader.''

''Kader? Saçmalık!''

Ridiculous SenseHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin