5. BÖLÜM: Cehennem Tazıları

319 10 7
                                    

Tanrısal..

Biraz daha böyle çatıştıktan sonra iyi gidiyordum, taa ki boş bir anıma denk gelip kılıcım yere düşene kadar.. Şimdi yandım..

Melody ani bir hareketle Rebekah'nın kılıcını kaptı ve kendi kılıcını kızın boynunun hemen altına dayadı. Yüzünde o pis gülüşü vardı yine. '' Sana biraz daha vaktim olsa kazanacağımı söylemiştim çömez '' dedi alayla sırıtırken.

'' Bu kadar yeter Melody '' dedi Kheiron kızlara yaklaşırken. Melody kılıcını çekti ve bir iki adım gerileyip kılıcı Rebekah'a attı. Kılıcı zor da olsa havada yakaladı ve Klaus'un yanına döndü. Yüzü bir karıştı genç kızın. Nasıl kaybetmişti? Nasıl boş anı ile yakalanmıştı ona..

'' Tanrım onu yenebilirdim '' dedi dişlerini birbirine bastırırken. Klaus, kıza alayla sırıtarak bakıyordu.

'' Ne ?! '' dedi Rebekah ellerini iki yana açarak.

'' Bu kadar bile dayanacağını tahmin etmemiştim '' dedi gülmeye devam ederek. Rebekah genç adamın kötü bir taklidini yapıp ona dil çıkardı. Tam bu sırada Max'in onlara doğru yaklaştığını gördü Klaus ve boğazını temizledi. Bu çocuğu severdi, hiç kusurunu görmemişti bu zamana kadar. "Misafirlerimiz var.. '' diye fısıldadı Rebekah.

'' Ne istiyorsun Max? '' dedi Klaus omuz silkerek.

'' Buraya Rebekah'yı tebrik etmek için geldim Klaus '' dedi Max kıza dönerek. '' Tebrikler ''

Rebekah böyle bir şey beklemediği için afallasa da '' Teşekkürler '' diyebilmişti.

'' Biraz sonra kafa dağıtmak için kamptan uzaklaşmayı planlıyorduk. Sizde gelmek ister misiniz? '' dedi omuz silkerek. Genç kız kaşlarını çattı '' Bunun yasak olduğunu sanıyordum ''

'' Öyle zaten '' dedi Klaus alayla sırıtırken. '' Şuan Kheiron'un gözüne batmamam gerekiyor. Gelmesek daha iyi olur ''

Fikrini almak istercesine Rebekah'ya döndü Max. Kampın dışında neler ılduğunu hiç bilmiyordu ve bu onun için büyük bir şanstı. Sonuçta yasak olan bir şeyi sıklıkla yaptıklarını sanmıyordu. Kaçamak bir bakış attı Klaus'a

" Şey ben onlarla gitsem? Kampın dışına çıkma fırsatım hiç olmadı Klaus lütfen.."

Klaus gerilmiş yüz hatları ve delici bakışlarıyla genç kıza döndü. Bunun iyi bir fikir olduğunu düşünmüyordu ama dışarıyı merak ettiğini söyleyince pes etmişti. Kampa ilk geldiği zamanlar geldi aklına. Kamptan çıkmaya ne kadar istekli olduğunu hatırladı. Onu engellemeyecekti ama onunla gelemezdi de. Rebekah'nın yanından ayrıldığında Kheiron onu bir köşeye çekip konuşmuştu. Düşüncelerinden sıyrılıp şirin gözlerle ona bakmaya çalışan Rebekah'ya baktı. Ardından hızla Max'e döndü.
" Onu sana emanet ediyorum. Ve kılına zarar gelirse bunu sana ödetirim " dedi uyarıcı bir tonda. Rebekah minnetle ona baktı ve gülümsedi.
Max ise kafasını sallayıp " Tamam, onu koruyacağım. " dedi. Neden böyle bir yükü üstlendiğini anlsmamıştı genç kız ama sesini çıkarmadı.

'' Harika, gidelim mi? '' dedi Max 24 diş sırıtırken. Rebekah niye bu kadar sırıttığını anlayamadığı için tek kaşını kaldırarak ona baktı. Ardından omuz silkerek onu takip etmeye başladı. Melody ve diğerlerinin yanına geldiklerinde, Melody Rebekah'ya bakıp gözlerini devirdi. Rebekah hala neden ona böyle davrandığını anlayamamıştı. Derin bir nefes aldı ve ona bakmamaya çalıştı. Çünkü geldiği için suçluluk duymak istemiyordu.

'' O neden burada? " dedi Jace ruhsuzca diğerlerine bakarken.

'' Beni çağıran sizsiniz '' dedi Rebekah sinirle.

Olimpos Melezleri (ASKIDA)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin