Merhabalar :) Bir önceki bölümdeki oylarınız için çok çok teşekkürler. Umarım bu bölümü beğenirsiniz. Multimedyada en sevdiğim şarkılardan biri var. Ayrıca Camila'nın da fotoğrafını görebilirsiniz. Okuduktan sonra yorum yaparsanız ve oylarsanız çok sevinirim. İyi okumalar! ♥
Sabah mutfaktan gelen gürültüler ile uyandım ve şu anda anneme ve Emily' e -yardımcımız- yemek yapımında yardım ediyorum. Yetiştirmeleri gerekmiş ve bana ihtiyaçları varmış. Bende seve seve kabul ettim.Tamam hepsi yalandı. Annem tarafından tehtid edildim. Bana 'eğer yardım etmezsen seni evden çıkaramam ve bugün konukların hepsi aç kalır' deyince bende yardım etmek zorunda kaldım. Neyseki vakit çabuk geçiyordu da bende sıkılmadan yardım ediyordum. Zaten misafirlerin gelmesine de az bir zaman kalmıştı.
Kısa bir süre sonra yemek yapımı bitmişti ve bende hazırlanmak için yukarı çıkmıştım. Fakat aklım Elisa' daydı. Hemen telefonumu çıkarıp mesaj attım.
Çabuk hazırlan, bize geliyorsun sevgili arkadaşım - Camila
Camila, ne saçmalıyorsun? - Elisa
Diyorum ki bu akşamki davete gel. Lütfenn. - Camila
Ah, canım arkadaşım bunu seve seve kabul edeceğimi biliyorsun. Hemen hazırlanıyorum ;) - Elisa
Bekliyorum ♥ - Camila
Telefonumu yerine bıraktım ve bende hazırlanmak için harekete geçtim. Dolabımın kapaklarını açtım ve kıyafetlerimi incelemeye başladım. Bir çok kıyafetiniz olur ama sanki hiç yokmuş gibi gelir. Şu anda tam o durumdayım. Kıyafetlerime bakıyorum fakat giyecek birşey bulamıyorum.
Sonunda karıştırıken gözüme siyah elbisem takıldı. Düz siyah, mini bir elbiseydi. Hemen onu giydikten sonra, siyah çok yüksek olmayan topuklu ayakkabılarımı giydim. Saçıma şekil verdim ve hafif makyaj yaptım. Ardından da aşağıya indim.
Kapının çalmasıyla oturduğum yerden fırladım. Hemen kapıyı açtım ve karşımda beklediğim kişiyi buldum. Elisa. "Çok güzel olmuşsun El" O'na El diye de sesleniyordum. "Sende çok güzelsin Camilla" dedi. "Hadi gel içeri geçelim" dedim ve salona doğru yürümeye başladık.
Saat ilerledikçe misafirler geliyordu. Takımın yarısından fazlası buradaydı. Herkesle tanışmıştım ve oldukça iyi insanlardı. Şu anda ise bahçemizdeydik. Annemler bahçeyi çok güzel düzenlemişlerdi. Kokteyl masaları ve üzerinde yapılan yemeklerden vardı. Elisa'nın beni dürtmesiyle ona baktım. "Bak kim geliyor" dedi kulağıma fısıldayarak. Arkama baktığımda ise babamın yanında sarışın genç bir adam vardı. Konuşarak bizim masaya geliyorlardı. Ah, bir dakika O'nu tanıyordum. Bu Mario olmalıydı. Elisa'nın beni tekrardan dürtmesiyle düşüncelerimden sıyrıldım. "Elisa, yeter artık dürtüp durmasana" "Ne yapayım Camila başka türlü bakmıyorsun" dedi. Biz O'nla sohbet ederken babam ve Mario masamıza gelmişlerdi.
Ah, bu arada size söylemeyi unuttum sanırım. Beni herkesle babam tanıştırdı. Fakat kuralda koydu tabi ki. Yakınlaşmak yok. Zaten benimde öyle bir niyetim yoktu. Fakat itiraf etmeliyim aralarında yakışıklı olanlar vardı.
"Camila bu Mario, Mario bu da kızım Camila" diye başladı babam söze. Mario ile tokalaştıktan sonra "Memnun oldum" dedi. "Bende memnun oldum" dedikten sonra babam söze girdi. "Siz isterseniz sohbet edin ben hemen geleceğim dedi" gitmeden önce bana yaklaştı ve kısık sesle "Uyarımı unutma" diyerek hatırlattı kuralını. "Tamam baba" dedim isyan ederek. Ardından babam masadan uzaklaştı.
Masadaki uzun sessizlikten sonra söze başladım.
"Nasılsın?" Ah, gerçektenmi Camila!
"İyiyim sen nasılsın?" dedi Mario kibarca. "Bende iyiyim" dedikten sonra masadaki sessizlik devam etti. "Ben bi lavaboya gideceğim." dedi Elisa. "Aa, ben tarif ediyim sana yolu" "Gerek yok Camilla ben giderim" dedi ve kaş, göz işaretleri yapmaya başladı. Amacını çok iyi biliyordum. "Olurmu öyle şey canım arkadaşım" dedim. "Görüşürüz Camila" diyerek yanımızdan ayrıldı. Mario ise kendisini gülmemek için zor tutuyor gibi gözüküyordu. "Elisa işte hep böyledir" dedim gülerek. "Gerçekten garip bir arkadaşlığınız var" dedi O da aynı şekilde gülerek.
Gecenin sonuna kadar Mario ile sohbet etmiştik. Elisa' ya ne mi oldu dersiniz bir anda ortalıktan kayboldu ve en sonunda aramaya başladım ve onu annem ile sohbet ederken buldum. 'Biz daha rahat sohbet edelim' diye yanlız bıraktığını söyledi.
Ben ise günün yorgunluğunu atmak için yatağımda uzanıyorum. Gerçekten yorulmuştum. Telefonumun titremesi ile gözlerimi tavandan ayırdım. Elisa'dan mesaj gelmişti.
Sormazsam meraktan ölebilirim. Mario ile ne konuştunuz? - Elisa
Söylemiyorum. Beni orada yanlız bırakmasaydın öğrenebilirdin. - Camila
Hadi ama Camila. Ben sizin için yapmıştım onu. -Elisa
Fazla bir şey konuşmadık zaten. Kendimiz hakkında söz ettik. Gerçekten başka bir şey konuşmadık. - Camila.
Sana inanmıyorum ama öyle olsun. Kabul et O'ndan etkilendin. - Elisa
Tabikide hayır bir kaç saattir tanıdığım birisinden etkilencek değilim. - Camila
Yalancı. - Elisa
İyi geceler - Camila
Şimdilik kurtuldun bu konu kapanmadı. İyi geceler ♥ - Elisa
Telefonumu yerine koydum. Bir kaç saattir tanıdığım birisinden etkilenemezdim. Evet o Mario Götze olabilir. Her kızı etkileyecek bir yakışıklılığa da sahip olabilir fakat ben kolay kolay etkilenmem. Etkilenmem. Yani çok kısa bir süre oldu tanışalı. Ah, ne saçmalıyorum ben. Düşüncelerime hemen son verdim ve yorgunluğun etkisi ile gözlerimi kapadım.