DOĞUMGÜNÜ HEDİYESİ

2.8K 94 15
                                    

Multimedya Derin-Demir dans ve Kübra'yla Kıvanç'ın çekildiği fotoğraf, bölümü okuyunca anlarsınız :D

1 gün sonra

Sabah doğumgünüm diye erkenden kalktım. Dün Demir'in yanında uyanmıştım. Dünün mutluluğu hala üzerimde. Dün uyandıktan sonra Kübra'yla alışverişe gidip kıyafet aldık. Tabi ki Demir'e inat dünkü elbisemi aldım. Kübra'ysa antep yeşiline benzer bi elbise aldı.Duşa girdim.Demir evde yoktur diye kıyafetlerimi yanıma almadım.Saçımı iyice şampuanlayıp, çilek kokulu duş jelimi de üstüme bocaladım. Son kez saçımı şampuanlayıp çıktım.Mini pembe havlumu bedenime örttüm. Çıkmamla sert bir şeye çarpmam bir oldu.Başımı kaldırdığımda Demir'in mavileriyle karşılaştım.

-"Sssen ne arıyorsun burda ya çıkmamış mıydın sen evden?"

-"Çıkmıştım şimdi geldim güzelim. " sonra gözleri Vücuduma kaydı iyice kızardım.

-"Tamam çekil." Çekilmeyip üstüme geldi.Ben geri adım atıyordum oysa o üstüme geliyordu. En son sırtım duvara değdi. Kapana sıkılmıştım. Yavaşça elini belime koydu.Kalp atışlarım zirveye ulaşmıştı. Eğilip boynumu koklayıp geri çekildi.

-"Hmm çilekliymiş sevdim."

-"Ya sen ne pislik bir insansın!" Bu sırada ona vuruyorum tabi ki.

-"Ya ahahah tamam kızım vurma hem ödeşmiş olduk sende beni böyle görmüştün. " diyip yanağımı öpüp gitti.Beni.Öptü.Ve.Gitti.Beni.Beni.Ha neyse tamam odama koşturarak gittim.Yatağımın üstünde bir paket vardı. Ne kadar merak etsem de Demir salağı gelmeden giyineyim de diyip kot şortumla mavi blüzümü giydim.Yatağıma bağdaş kurup oturdum.Kutuyu açtım. Içinde mavi askılı uzun bir elbise vardı. Bi tane gri kolye, Siyah topuklular ve bir not vardı. Notu hemen açtım.

"Her ne kadar seni sevmesem de doğum günün kutlu olsun bücür, yazımın bile yakışıklılığından kim olduğumu anlamışsındır öptüm" beni hem mutluluk zirvelerine çıkarıp, hemde sinirimin zirvelerine çıkarmayı nasıl başarıyordu bu Demir?

***

Artık doğumgünüm başlamıştı.Demir doğumgünüm için bir salon tutmuş. Odaya elimi tutarak gitmiştik. Ben gülümserken Demir hafif gülümsüyordu.Indikten sonra Demir'le dans ettik ilk ellerimizi dokundurmadan döndük daha sonra normal dans ettik.Dans boyunca gözlerimiz kenetlendi.Arada gözlerimi kaçırıyordum. Sonra salona Demir'in eski bir arkadaşı girdi.Demir Kübra ve benle çocuğu tanıştırdı. Çocuğun adı Kıvanç'mış.Kübra da çocuğa hayran hayran bakıyordu. Bunların arasını yapmak amaçlı dans ettirdim. Bizde Demir'le dans ediyorduk tabi. Şimdiyse pastam gelmişti. Mumları tam üflemek için eğilmiştim ki

-"Çok fazla eğilme. " diye Demir'in sesini duydum. Kübra'ysa

-"Dilek tuuuut!" Diye bağırıyordu.Bende dileğimi tuttum.

"Demir beni farketsin artık" daha sonra mumları üfledim alkışlar, falan falan...

Partimin son zamanlariydi. Bende hemen Kübra'yla Kıvanç'ın resimlerini çektim. Resimde ikiside ellerini diğerinin beline koymuş gülümsemişlerdi. Çok tatlı duruyorlardı. Demir parti bitti diye herkesi kovmaya başladı.Kıvanç da Kübra'yı öpüp sonra görüşürüz tarzı bir şeyler söyledi. Sonra

-"Doğum günün kutlu olsun Derin'cim hadi görüşürüz" diyip bana sarılıp Demir'le tokalaşıp çıkıyordu ki

-"Kübra gel ben bırakayım seni." Dedi Kübra da tamam diyip bana öpücük atıp gitti.Demir'le başbaşa kalmıştık. Saçmalamayın tabi ki heyecanlanıyorum.Demir'de gel gel işareti yapıp arabayı gösterdi. Of eve gidicektik tabi.Daha doğumgünümün bitmesine 15 dk vardı.Arabaya bindim.O da tam gaz arabayı sürdü. Evin yoluna girmediğimizi farkettim.

-"Nereye gidiyoruz Demir?"

-"Gidince görürsün güzelim. " gülümsememi durduramıyordum.Napayım hadi ama Demir gibi biri sizi de biryere götürse heyecanlanırsınız. Sonra tepede biryerde durduk.Gerçekten çok romantikmişsin Demir!

-"Beni neden dağın başına çıkardın? "

-"Dağın altını görünce bir şey söylersin. "

-"Ne o beni burdan mı atacaksın?"

-"Aklıma geldi aslında ama doğumgününde ölmeni istemedim çok trajik olmaz mıydı?" Sonra belime elini koyup çekiştirdi beni.Belimdeki elini düşünmekten yürüyemiyordum ki.Sonra o tepenin başına oturduk.Azcık tırsıyodum. Ya beni atarsa diye ya da ben sakarlık yapıp düşersem diye. Sonra korka korka aşağı baktım. Burası muhteşemdi. Bütün şehir ayaklarının altında, ve en aşağıda bi deniz vardı. Teşekkür etmek için Demir'e döndüğümde beni öpmeye başladı. Ha? Demir beni? Öpmeye? Başladı? Öpüyo? Sonra geri çekildi.

-"Bak Derin bu zamana kadar kimseyle öpüşmediğini biliyorum.Artık 18 yaşındasın artık öpüşmenin zamanı geldi.Ki kimi bekliyosun çözebilmiş değilim. " seni aptal.

-"Herneyse doğumgününün bitmesine 5 dk var bunu benimle öpüşerek mi geçirmek istersin yok..." cümlesini bitirmesine izin vermeden dudaklarını öpmeye başladım. Kaç senedir beklediğim olmuştu. Ben ilk öpücüğümü Demir'in almasını istiyordum ve o almıştı. Haklıydı 18 yıldır kimseyle öpüşmemiştim. Sırf onu beklemiştim. Ben bunları düşünürken hala öpüşüyorduk. Ben Demir'le öpüşüyordum o kadar mutluydum ki.Bana en güzel hediyeyi vermişti Demir!

Nasıl Olmuş arkadaşlar bölüm? Yorum da begenip begenmediginizi yazın :D

Üvey Kardeşim(!)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin