~
Konser bittiğinde sahte gülüş sergilemekten dolayı dudaklarım ağrıyordu. Sadece numara yapmak ben değildi, ben genellikle duygularımdan kaçmayan biriydim. Sorunlarımla yüzleşirdim. Böyle salak gibi oturup beklemezdim. Aslında dürüst olayım; Artık kim olduğumu bilmiyorum eski Harry 'den bana başka bir şey kalmadı. Sömürüldüm, hatta suyum sıkılmış elimde kalan son et yığınlarıyla oynuyormuşum gibi hissediyordum kendimi. Hayatımda daha önce böyle geçiş noktaları olduğunu hatırlamıyordum.
Biri adımı seslenince kafamı yana çevirdim.Bu kişi sırıtan Niall' dan başkası değildi.
-"Efendim" -"Biz bara gidiyoruz gelmek ister misin?" bana o şekilde bakınca kendimi kötü hissediyordum. Grubun geeri kalanına baktım herkes cevabımı bekliyordu..
-"Peki tamam, ama çok sarhoş olursanız sizi taşımam"hepsi koro gibi gözlerini devirdiler.
Bara geldiğimizde kendimi minik bir kutuya tıkılıcak bir oyuncak gibi hissetim. İçkiler ise sahibim.İçeri girerken herkesin gözleri bize kaymıştı sanki karşılarında dört başlı bir inek duruyordu.Daha önce bu kadar kolayca bir bara katılabildiğimizi düşünmüyordum. Ne zaman markete gitsek bile en az elli kişi arkamızdan bizi takip ediyorlardı. Bu rahatsız ediciyi ,tabi eğer arkanızda size çevrilen ve her hareketinizi kayıt eden kameraları tuhaf bulumuyorsanız.. Mekanın ortasında bir dans pisti vardı ve bir sürü terli bedenin birbirine sürtünmesinden başka hiçbir özelliği yoktu. Gözlerim herhangi tanıdık bir yüzü aradı.Ancak böyle bir kalabalığın içinde ayakkabımı bile bulamazdım.Arkamı döndüğümde çocukların hepsi dağılmıştı. Liam ve Niall barda içkileri nefes almadan bitirmek için uğraşıyorlardı. Diğerlerini aramaya uğraşmadım .Belki birkaç içki tadabilirdim, şuan belki şehrin en ünlü barlarından birinde olduğumuza göre iyi içkiler de olması olasıydı.Barda birkaç sarhoş kadın beni resmen süzüyorlardı. İçlerinden biri bana yaklaşıp;
-"Bana bir içki ısmarlamak ister misin?" diye sordu. Oldukça seksiydi ancak iğilendiren nefesi benim pek ilgimi çekmedi.Kadını önümden itip barmenden bir bira istedim .Biramı verir vermez,
Huzurlu bir yer aramak için etrafta dolanmaya başladım.
Kulaklarıma dolan müzik rahatsız edici olmaya başlamıştı, üst üste dizilen sıralı ritimlerden oluşan parça zaten çok emek harcanmış bir şey olamaz dı da.Lavabonun yanında yukarı çıkan bir merdiven vardı "denemeye değer". Zaten bar üst katta olduğu için merdiven çok uzun değildi.Demir bir kapı karşıma çıktığında açıp açmamak için tereddüt ettim.Ne kaybedebilirdim ki;
Kapıyı açtığımda karşıma çıkan manzara büyüleyiciydi, Kalabalık New York ışıklandırılmış onca binanın ışıltısıyla gözleri kamaştırıyordu.Barın şiddetli müzikleri burada son buluyordu. Korkuluklarla çevrili olan terasta bir köşeyee oturup farklı mekanlardan gelen müziklere odaklanmaya başladım.İçlerinden biri tanıdık gelince kendimi söylerken buldum,
Baby. I compare you to a kiss from a rose on the gray Ooh, the more I get of you, the stranger it feels, yeahh
And now that your rose is in bloom
A light hits the gloom on thr gray
-"Mr Harry Styles burada ne yapıyorsunuz, burada olmamanız gerekiyor efendim burası tehlikeli."
ve işte bakıcım Charlie ne yaparsam yapıyim hep yanımda biraz sıkıcı olmaya başlıyordu açıkçası, hem buranın neresi tehlikeliymiş ki.
-" Hayır aşağısı tehlikeli, şu elinde bir plastik bıçak olan adam herkese silahını doğrultuyor bence sen git çocukları kontrol et"
-"Efendim son kez söylüyorum lütfen, yoksa sizi zorla aşağı indiririm efendim, buna gerek kalmadan aşağı inin, ,,,, lütfen."
Sanki her an dünya patlıyacakmış gibi konuşuyordu. Ama zorlamıyyacaktım ve o yüzden aşağı indim. Aşağı indiğimde merdivenin başında 3 tane güvenlik bekliyordu. Sadece yukarı çıktım diye mi? Hiç sanmıyorum kesin bir şeyler oluyor ve birileri bana söylemiyordu.
-"Harrey-Harrey" bu Louis 'di "Efendim Louis" -" Haydi gidiyoruz Harry, Liam kendini iyi hissetmiyor."
-"Louis şurada neden güvenlik görevlileri toplandı ben yukarıdayken bir şeyler mi oldu"daha demin içinden geldiğim kapıyı gösterdim.
Birden Louis'in gözleri büyüdü ve hemen geçiştirerek "Hayır" dedi. "Emin misin Louis be-
-"Aman tanrım Harry sen ne kadar da paranoyak oldun böyle son bir kaç gündür. Eminim ki bir şey değildir, haydi şimdi gidelim".
Benden bir şeyler saklanıyordu, ve ben bunu bulacaktım.
~
Evet aslında bu biraz bir geçiş bölümüydü yani olmak zorundaydı.
YAKINDA tanışıcaklar merak etmeyin ve tabi ki de aksiyon
Comment/vote;)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DEMAGED
Fanfiction~ "Harry güçlü kalman gerekiyor, sadece biraz daha dayan sana söz veriyorum herşey daha iyi olucak.Hayata tutun." uzattığım elimi tuttuğunda hala umut olduğunu hissetmeye başlamıştım. Titrek bir sesle fisildadi "yanimda olucak misin peki...