"okul"

179 30 2
                                    

Sen yine her zamanki gibi sütünü bitirdikten sonra voleybol oynamaya çıkacaktın. Namjoon ile beraber maç yapacak daha sonra da derse girecektiniz.

Yine şaşırmadım. Bugün de oynadın.Derse geldiğinde yüzünde hınzır gülümsemeyle sırana oturdun ve elini çenene koydun. Hocayı beklemeye başladın.

Ders başladı.Bitmesine 5dakika kala hoca dersi bitirdi ve sen bir anda arkanı döndün ve göz göze geldik. Ben bunun sadece rastlantı olduğunu düşündüm oysa sen bana bakarak,
"Jimin bu akşam antrenman var. Biliyorsun değil mi" dedin.

Ben de "Evet"
dedim her zamanki umutsuz sesimle.

Bugün yine heyecanlı bir akşam olacaktı.

Koca bir gün geçti. Kaldık antrenmana. Okulun spor salonu kocamandı ve birçok turnuva burada oluyordu. Sen takım kaptanı olarak bizi çalıştırdın. Her ne kadar libero olsam da pasör olmam için çaba sarfediyor beni sevgilinle beraber pasör seçiyordunuz. Oysa benim pasör olmam ya sizin istediğiniz gibi top atamamamdan ya da benim beceriksizliğimden dolayı faciayla sonlanıyordu. Bunu da bırakmıştınız. Takımın liberosuydum.

Maç için sevgilinle takımları ayarladınız. Karma bir takımdık her ne kadar turnuva da kız ,erkek diye ayrılsak da maçı beraber yapıyorduk.

Sevgilinle sırayla insan seçerken beni hep sona bırakırdınız. Yoongi ile ben takımdaki liberolardık. Sen de genelde Yoongi'yi seçerdin. Bugün de sevgilin beni takıma almıştı. Aslında böyle iyi oluyordu. Topa odaklanıyordum. Seninle aynı takımda olsam sadece seni izleyeceğimden büyük ihtimalle takımdan atılırdım.

Maça başladık. Hoseok sizin takımda pasördü. O sana kaldırıyor, sen vuruyor;ben de karşılıyordum. Övünmek gibi olmasın ama hiç fena sayılmazdım.

Maç bitmişti. Kaç defa topunu karşılayıp takımdaki pasöre kaldırdım bilmiyorum ama sen hayranlıkla bana bakıyordun. Bense Yoongi ve Hoseok'la antrenman kritiği yapıyordum. Bir anda yanıma geldin ve
"harikaydın Jimin,çok sıkı çalışmışsın seni bu turnuvada ilk altıya almayı düşünüyorum."

Senin ne dediğinden çok ses tonun beni etkilemişti Jeon Jungkook ama ben yine bu işten zararlı çıkacaktım. Hissediyordum. Hep böyle olurdu zaten...

——————soyunma odası————

Herkes üstünü sesizce değiştiriyordu. Bazıları duş almış saçlarını kurutmuştu. Ben de duştan çıkarken senin de saçlarını kuruttuğunu gördüm. Saçların simsiyahtı. Islak olması seni daha yakışıklı ve karizmatik yapıyordu. T-shirt üstünde o kadar bol duruyordu ki baklavalarını sayabiliyordum. O anda sana sarılmak ve saçını öpmek o kadar çok istedim ki...

Yoongi bisikleti ile yola çıkınca Hoseok ve ben de kafeye gidip bir şeyler içelim istedik. Hoseok ile spor salonunun merdivenlerini çıkarken seni gördüm. Koridorun en sonundaki odaya gidiyordun.Yanına gelmek istedim ama yapamazdım... ben korkaktım. İyi ki de gelmemişim sevgilini öpüyordun. Belki de onu yatağa atacaktın? belki onu sevecektin? Belki de onu okşayacaktın. Her ne yaparsan yap keşke bana da o gözle baksan...

Keşke ben de o kadar şanslı olsam...

end•jikookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin