♡2♡

3.3K 145 26
                                    

Elimde telefonla odanın bir köşesinden diğer köşesine gidip geliyordum.

Ne yazabilirdim ki?

O esnada telefonum tekrardan titredi. Telefonu açtığımda gördüğüme şok oldum!

                            Jeong-guk: Lisa, bunu bana nasıl yaparsın?

lalalalisa_m : Anlamadım! Jungkook biz senle hiç bir şey yaşamadık ki?
(Görüldü)

                  Jeong-guk: Cidden mi?

lalalalisa_m : Bak, hiçbir şey anlamıyorum.
(Görüldü)

                  Jeong-guk: Benim Lalisa. Chou Tzuyu!

lalalalisa_m : Tzuyu! Nasıl?
(Mesajınız iletilemiyor)

       Jeong-guk tarafından
                   engellendiniz             

lalalalisa_m : Tzuyu! Bekle!
(Mesajınız iletilemiyor)

Ne yapacaktım şimdi? Yatağımın bir köşesine oturdum. Gözlerim doldu. Tzuyu ile daha yeni tanışmıştım. Chaeyoung Unnie bizi yeni tanıştırmıştı. Tam arkadaş olduk...

Kafamı dizlerime koydum ve ağlamaya başladım.

"Özür dileriz. İşlerin bu kadar büyüyüceğini bilmiyorduk."dedi Jisoo Unnie.

"Aynen. Bak lisa konuşursunuz olur. Lütfen bu kadar ağlama."dedi Jennie Unnie.

Ayağa kalkıp üçüne birden sarıldım. O esnada telefonum titremeye başladı.

"Alo?"diyerek açtım telefonu. Sesim titremiş olacak ki karşı taraf bunu anladı.

"Lisa? Noldu, neyin var?"dedi Yang Başkan.

"Duygusal bir film izledikte kızlarla."

"Herneyse. Playing with fire için Dans Pratik çekilecek. Bir saat sonra pratik odasında olun."

"Tamam."dedim. Telefon kapandıktan sonra telefonu cebime koydum.

"Kızlar. Hazır olun. Bir saat sonra dans pratik çekicez."dedim. Hemen hazırlığa başladık.

1 SAAT SONRA...

Dans pratik çekmem için yerlerimizi aldık.

-- 3,2,1 kayıt!

Fazla terledik. Chaeyoung Unnie yere yatmış uzanırken Jisoo Unnie tavuk sipariş ediyordu. Jennie Unnie ise Yang başkanla konuşuyordu. Bende telefonumu açtım ve tekrar mesaj atmayı denedim.

lalalalisa_m : Bilmiyordum, özür dilerim.
(Görüldü)

Ne! Görüldü mü?

                  Jeong-guk : Neyi bilmiyordun?

lalalalisa_m : Özür dilerim yanlış kişiye mesaj atmışım, pardon.
(Görüldü)

Derin bir nefes verdim.

"LALİSA!"

İki metre öteye sıçramamla Jennie Unnie'nin gülme seslerini duydum. Arkamı döndüğümde yerlerde kahka atıyordu.

"Komik değil!"

"Telefona öyle dalmıştın ki-"

"Eeeee?"

"Ne eee?"

"Dalmıştım ki?"

"Haaa... Anlamadım!"dediğinde elimi anlıma hızlıca yapıştırdım.

Arkamdan Jisoo Unnie'nin "Olley!"diye bağırmasıyla irkildim. Arkamı hızla döndüğümde beş kova dolusu tavuk gördüm. Tabi bir saniye olmadan tavuklar bitti.

"Kızlar ben bir lavaboya gidiyorum. Midem çok bulanıyor."dedi ve ağzını tuta tuta koştu.

"Tabi o kadar yerse..."diye iç çekti Chaeyoung Unnie. Aynanda hepimiz güldük ve benim telefonum titredi.

Jeong-guk : Tzuyu adına özür dilerim. Konuşmak istiyorum, tabi izin verirsen?

Jeong-guk : Görüldü bir cevap değil. Evet mi hayır mı?

Jeong-guk : Bunu evet olarak kabul ediyorum.

       


Ne yapacaktım şimdi ben?





LİZKOOK -- SEE U LATER BOYHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin