harry'nin bütün gün morali bozuktu. güzel hava sinirini bozuyordu, ayrıca iş arkadaşları ve gün içinde yaşanan olaylar. şu an sadece yatağına yığılıp bir daha hiç kalkmamayı istiyordu.
geçmişte el ile olanların yine ortaya çıkıp bir problem olması onu huzursuz etmişti. ve ayrıca louis'nin ona böyle davranması da.
oysa louis hoşuna gitmişti. bir şey bilmeden çıkışmak yerine olayın doğrusunu araştırmış olmasını dilerdi.
akşam eve geri döndüğünde, tek istediği rahat bir duş almaktı. kısa zaman içinde sıcak suyun altına girdiğinde bütün kaslarının gevşediğini hissetti.
duş aldıktan sonra üzerine rahat bir şeyler giydi ve bir şeyler yemek için uyuşukça mutfağa yöneldi.
----
harry ocağın önünde düşüncelere dalmışken telefonu titredi. bildirim sesiyle yemek kaşığını bir kenara bıraktı ve telefonunu eline aldı.
eleanor: onu engellediğinden beri senin hakkında konuşuyor -.-
harry: yani?
eleanor: pisliksin harry. gerçekten.
harry: ne yaptım yine?
eleanor: varoluşun beni sinirlendiriyor
harry inleyerek kafasını arkaya attı. eleanor'u da engellemeyi düşündü, böylece birazcık kafasını dinleyebilirdi.
ama onun yerine vereceği cevabı düşündü.
harry: neden ona sadece gerçeği söylemiyorsun
eleanor: o zaman sana geri döner
harry: louis senin değil, eleanor.
harry son mesajı yazdıktan sonra telefonu kapattı. bu olay onu geriyordu.
bu yüzden ocağı kapatıp anahtarlarını aldı ve sinemaya doğru yola koyuldu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
texts (larry stylinson)
FanficLouis'nin sıkılıp en iyi arkadaşının cep telefonunu çaldığı bir hikaye. Çeviridir.