seventeenth

382 103 19
                                    

eskiden çok fazla kitap okurdum. hayattan umutluydum, mutluydum.

bir de mutlu sonlara inanıyordum.

oysa ki hayat hiç de kitaplardaki gibi değilmiş.

hele ki aşk, o pembe romanlardaki gibi değilmiş hiç.

Aşk, Min Yoongi'nin bana öğrettiği gibiymiş.

kitap okumuyorum artık.

şarkı dinliyorum onun yerine.

şu kulağını kesen adamın adı neydi? onun parçalarını dinliyorum.

hem unuttuğum zaman üzüleceğim sözleri de yok hem de aynı anda birçok duyguyu hissedebiliyorum. bence sanat dediğiniz şey böyle bir şey olmalı.

istediğim an istediğim anlamı yükleyebiliyorum ona. ben mutluysam o da mutlu, ben üzgünsem o da üzgün oluyor.

galiba şarkılarda yaşıyorum.

post-it ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin