Yıldızların Altında - YapBar

Bölüm 8

- Barıııışşşş! Ulan uyansana..
Barış yavaşca gözlerini aralarken, Yaprak da üzerini giymeye çalışıyordu.
*Silkeledi*
- Ya uyansana be!
B: Daha sabah olmadı ne bağrınıp duruyorsun başımda ya..
- Çıldıracağım ya, oğlum uyan noluyor burada.
Başım dönüyor kafamda şimşekler çakıyordu, Barış ise yarı çıplak yatıyor. Dün gece neler olduğunu çok net hatırlıyorum, olanlar rüya gibi bu çocuk da nereden çıktı geldi şimdi? Ah Barış..
BARIŞ;
Yaprak tepemde birşeyler söyleyip duruyor ben ise gerçekten dün geceyi düşünüp gözlerimi açtığımda ona ne cevap vereceğim hakkında kafamda bir şeyler kurgulamaya çalışıyorum.
*hafifçe gülümsedi*
Y: Barıııışş! Uyumuyorsun gördüm şu üzerini giysene ya off rezil..
Yaprak bakmamak için kafasını başka yerlere çeviriyor tedirgin hareketler sergiliyordu.

YAPRAK;
Aniden gözüne çantası ilişti..
- Çocuklar meraktan öldüleeeerrr!
*Telefonuna uzandı ve uçak modunda hâla..*
B: Yaprak bi sakin olsana ya ne oluyor?
*Gözlerini aralayıp üzerinde ki eksik kıyafetleri giymeye başladı*
.. Yani insan uyanır uyanmaz söylenmeye başlar mı yapma lütfen gel bi öp bi okş-
- BARIIŞŞŞ! o sarı saçlarını yolmamı istemiyorsan şimdi ne halt yiyeceğimizi söyle.
B: Ya Yaprak *buruk bir şekilde gülümser*
Bir kerede başkalarını düşünme, bir kere olsun kendini düşün kendi hislerin için birşey yap..
*ayağa kalkar* ya anlamıyor musun yol bu! Benim yolum sana gidiyor seninki de bana.. Bundan neden bu kadar korkuyorsun *düşünür* Ali'yle sevgili olman benim umrumda değil anladın mı ben yaşadıklarımı önemsiyorum!
Barışın söyledikleri karşısında gerçekten silkelenmiştim ve kalbime haksızlık ettiğimi düşünmeye başlamıştım ama bir dakika.. "Ali'yle sevgili olman" mı dedi o?
*Hızlıca ayağa fırlar*
- Ali benim sevgilim falan değil ne saçmalıyorsun!?
B: Ama Ali bana demişti ki..

Ali;
Saat sabahın 5'i ve Yaprak ortalarda yok!
S: Polise gitmediğimize çok pişman olacaksınız!
O: Yarpağım nerelerdesin be zalim İzmir'de kayıp mı oldun :(
G: Eğer Yaprağa birşey yapan olduysa onların tüm sülalesini gelmişini geçmişini sikeyim .... ..... .....
Ceren (Ali'nin sevgilisi): Ya biraz fazla abartmıyor musunuz cidden? Koskoca kız takılmıştır bir yere gelir illa ki.
Herkes birşeyler söylüyor ben idrak edemiyorum, küçük titanım nerelerdesin?
*Ali aniden yerinden fırlar*
- Ben çıkıp biraz daha arayacağım.
O: Ali.. Saatlerdir arıyoruz bir faydası olmayacak abi biraz pozitif düşünelim nolur ya ağlamak istemiyorum yapmayın böyle ha?
C: Bence de Ali bütün gece sokaktaydık zaten!
- Ceren sen git yat istersen ha?
C: Bende öyle yapacağım zaten!

YAPRAK:
- Barış sen Ali'yle mi konuşt- yani anlamadım noluyor? Ali sana gerçekten bizim sevgili olduğumuzu mu söyledi
*kaşlarını çatar*
Güneş yavaş yavaş kendini gösterirken Barış benim elimden tutup şenzonglardan birine oturttu ve o da karşıma geçti.
B: Bak şimdi ben kaza yaptım ve Ali de beni hastaneye getirdi. Bana yolda kaza yapan birini gördüğünü ve onun da tesadüfen ben olduğumu söyledi üstelik de kız arkadaşımdan uzak dur gibisinden bir şeyler söyledi ve onun sen olduğunu söyledi anlatabildim mi Yaprak? Onunla karşılaşmam gerçekten çok büyük bir işaretti ve ardından seni buldum..
Barışın anlattıkları karşısında kafam allak bullak olmuştu, madem böyle birşey var Ali bize neden bahsetmedi? Neden Barış'a sevgili olduğumuzu söyledi? Neden neden nedenn..?
- HA CEREN'İN KAZASI!? ama sen ölmemişsin?
B: Ne?
- Senin çarptığın kız Ceren'di o Ali'nin sevgilisi anladın mı? Ve Ali de nedendir bilmiyorum bunu bizden sakladı!
Barış'ın kafasında herşey oturmaya başlamıştı artık koca bir oh çekip Yaprağın Ali'ye ait olmadığını her seferinde kendine ait olduğuna emin olup sımsıkı sarıldı.
B: İyi ki varsın Yaprak! İyi ki..
*gülümseyip sarıldı*
- Hikayeni çok merak ediyorum Sırık!
- SIRIK -
Barış bunu duymayalı yıllar olmuştu.
*gözleri dolu dolu gülümsedi*
- Barış benim gitmem lazım! *Ayağa fırlayıp çantasını olduğu yerden alır* çocuklar beni çok merak etmişlerdir. Hoşçakal.
B: Hey Yaprak dur bi numaranı bile vermedin? *gülümser*
- Ya Barış yürü git be!
*koşar adımlarla hızla ilerlerken yanlış birşey yaptığına karar verip arkasına bakar*
... Ya tamam yaz hadi of 0546.....
B: Öpüyorum seni prenses görüşürüz
*gülümser*
Sabahın ilk ışıkları gülümsemesine vururken muhteşem görünüyordu karşımda. Kendine gel Yaprak!
- Prensesine de sana da..
                   *Evin kapısına gelir*
-Eveett Yaprak Ayvaz bu durumu onlara nasıl açıklayabilirsin düşün biraz..
*aklına Ali'nin söylediği yalan gelir, yüzü asılır*
- BUNU SANA ÖDETECEĞİM ALİ..
*kapıyı çalar*
Kapıyı açan Oğuz olur ve Yaprağa sarılmayı geç adeta tepesine sıçrar.
O: Yarpağıııımmm nerelerdesin sen?
- Oğuz kuşum dur dur ölücem şimdi
*Oğuz'un arkasından Ali, Sinan ve Gökhan da kapıya fırlar*
S: Hayatım seni çok merak ettik neden yapıyorsun bunu bize kızım iyisin demi?
G: YAPRAK BAK ELİM AYAĞIM TİTRİYOR NEREDE O LAVUKLAR! ....dıt.......
- Ya çocuklar bi sakin olun anlatıcam bi içeriye mi geçsek acabaa uzun yolculuktan gelen madur akraba gibi kalakaldım burada.
A: Yaprak seni çok merak ettik. *sarılmak için eğilir*
- Çekil Ali!

                    • BÖLÜM SONU •

🔐 Kuşlarıımmm Şeriniz yeniden yazöaya başladı biraz paslanmışım be toparlayacağız umarım beğenirsiniz öpüldünüz..❤