Bir aydır düzenli olarak geldiğim evin önündeydim yine. Kapı açıldığında Lottie boynuma atladı. Kollarımı beline sarıp gülümsedim.
"Merhaba hayatım." birlikte salona geçtik.
"Louis yolda. Diğerleri parka gittiler. Bana da bu oyuncak yığınını toplamak düştü." gülümseyip yanağını okşadım.
"Hadi sana yardım edeyim de çabuk bitsin."
"Olmaz Louis beni öldürür. Özellikle söyledi. 'Eğer Harry gelirse ona hiçbir şey yaptırma. Bakıcınız değil o sizin. Hizmetciniz hiç değil.'" dedi Louis'yi taklit ederek gülüp omuz silktim.
"Söylemezsek bilmez. Hadi toparlayalım şunları." kafasını sallayıp oyuncakları toparlamaya başladı. Ona yardım edip tüm oyuncakları toplamasını sağladım. Kapıdan ses geldiğinde hemen koltuğa oturup Lottie'ye göz kırptım. Kıkırdayıp son oyuncakları odaya götürdü.
"Selam Harry." gülümseyip el salladım.
"Selam."
"Geldiğinden beri hep oturuyor musun?"
"Evet. Oturmamam mı lazımdı?"
"Tam aksine oturan lazım. Yolda Gemma ile karşılaştım. İşe geç kalmıştı."
"Her zaman geç kalır zaten bir şey olmaz."
"Senin onu bırakmadığını söyledi."
"Arabası serviste. Bende kendi arabamı vermeyi teklif ettim kabul etmedi. Bende kendi başının çaresine bakmasını söyledim." güldü.
"Sinirden kızarmıştı."
"Onu işe bıraktığını söyleme." omuz silkti.
"Bıraktım." dedi.
"Keşke iyice geç kalıp kovulsaydı. Bir daha gece çok içmemeyi öğrenirdi." Gülüp yanıma oturdu.
"Louis ben çocuklara bakıp geliyorum."
"Çok geç kalmayın." Lottie evden çıktığında Louis iyice koltuğa yayıldı. Ona dönük bir şekilde oturdum.
"Gece uyumadın mı?"
"Çok değil." kaşlarımı çatıp ona bakmaya devam ettim.
"Neden?"
"Rüyamda annemi gördüm. Bir şeylerin farkına varmamı sağladı."
"Ne gibi?" gözlerini açıp bana baktı.
"Birisine nasıl teklifte bulunacağımı konuşuyorduk. Onu ne kadar sevdiğimi görebildiğini anlattı bana. Sonra bende uzunca düşündüm. Haklı olduğunu fark ettim. Tek sorun ona nasıl açıklayacağımdı. Onu da hallettim sanırım." Ne söylediğini pek algılayamadan gözlerine baktım.
"S-sen birisini seviyorsun?"
"Evet. Ne o sevemez miyim ben birisini?"
"Elbette seversin. Kim olduğunu merak ettim doğrusu."
"Neden bu kadar safsın ki?" kaşlarımı kaldırdım.
"Anlamadım. Bu durumun benim saflığımla ne alakası var?"
"Boşver. Anladığın zaman tekrar konuşuruz." yanımdan kalkıp mutfağa gitti. Bende peşine takıldım.
"Açık konuşursan anlayabilirim. Bana salak muamelesi yapma."
"Salak muamelesi yapmıyorum. Az önce söylediğim şeyleri düşünürsen ne demek istediğimi anlarsın." su içip tekrar salona doğru yürüdü.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Collision | Larry | 4-Shot
Hayran Kurgu"Aynı günde ikinci defa aynı kişiyle mi çarpıştım yani?"