bölüm 0.5 - ifadeler

163 39 44
                                    

Tanık(lar):
Park Danbi +
Choi Myungdae +
Kim Yiseung +
Lee Chohee +
Choi Hyunshi -
Kim Joonmyeon -
Kim Jongdae -
Park Songhyun -
Choi Yieun +
Kim Jeonwoo +
Song Yijoon +
Choi Jiyeon +
Yu Gwanghyun +

Sanık(lar):
Byun Baekhyun +

Park Danbi

43 yaşında, çalışmayan bir kadınım. Choi Myungdae adında 23 yaşında olan bir oğlum var. Ölen annemin oturduğu apartmanın beşinci katında kocam Choi Hyunshi ve oğlum Choi Myungdae ile birlikte ikamet etmekteyim.

Olay gününün sabahı saat öğleden önce on birde ailemle beraber kahvaltı ettim. Eşim bir günlüğüne dinlenmek adına işinden izin almıştı. Oğlumun da belli bir saate kadar dersi yoktu. Bu yüzden o günü film günü yapmaya karar vermiştik. Aldığımız filmleri DVD'ye yerleştirerek çalıştırmış, patlattığım mısırlarla beraber filmleri izlemeye başlamıştık. Oğlum bir süre telefonuyla ilgilendi, ikinci filmin ortasındaydık. Ona birlikte zaman geçirirken şu zımbırtıdan uzaklaşması gerektiğini söyledim. Bana daha önce hiç görmediğim, öfkeli bir bakışla baktı bir anlığına. Sonrasında bakışları hemencecik düzeldi. Muhtemelen okuldaki arkadaşlarından birine kızmış olmalı, diye düşünerek üzerinde fazla durmadım. Bana dersinin olduğunu, hemen çıkması gerektiğini söyledi. Biz de babasıyla onaylayarak gitmesine izin verdik.

İkinci film bittiğinde içime bir çeşit huzursuzluk hâkim olmuştu. Saat öğleden sonra beşe doğru evden çıkarak üst katta oturan annemin evine gitmek için merdivenleri çıkmaya başladım. Asansör doluydu. Annemin katına ulaştığımda asansörün kapısının açık olduğunu, annemin de elleri titreyerek kapıyı açmaya çalıştığını fark ettim. Acelesinin nedenini sorduğumda "Ne acelesiymiş?" diyerek beni geçiştirmeye çalıştı. Onunla konuşurken beni duymuyordu, öyle ki kapıyı suratıma kapatmıştı. Ben de annemin bu davranışına kızdım, tek kelime etmeden asansöre binerek kendi katıma indim. İçeri girdiğimde eşim ne olduğunu sorsa da tek kelime etmedim. Sinirli bir şekilde yaptığım hızlı bir temizliğin ardından salonda oynayan üçüncü filmin bitişine yetişmiştim. Filmden bir şey anlamasam da en azından kafam dağılmıştı. Dördüncü filmi beraber izlerken oğlum eve geldi. Saat öğleden sonra dokuz olmalıydı. Onu fazla umursamadan filmi izlemeye devam ettik. Film bittiğinde annemden hala ses seda çıkmadığını fark ettiğimde ister istemez endişelendim. Evdeki yedek anahtarı ve Myungdae'yi yanıma alarak annemin katına çıktım. Kapıyı açıp içeri seslenmeme rağmen annemden ses gelmiyordu. Myungdae'ye salona bakmasını söylerken kendim banyoya ilerledim. Kapıyı açar açmaz karşılaştığım manzara korkunçtu. Küvetin içi kıpkırmızı bir sıvıyla dolmuştu ve annemin boğazında bir kesik vardı. Bir ara baygınlık geçirmiş olmalıyım. Polislerin ne zaman geldiğini, ne zaman ambulansa bindirildiğimi hatırlamıyorum. Gözlerimi açtığımda kendimi hastanede bulmuştum.

***
Choi Myungdae

23 yaşında bekâr bir gencim. Seul'deki saygın üniversitelerin birinde Bilgisayar Mühendisliği bölümünde eğitim görüyorum.

Olay sabahı annem olan Park Danbi, beni saat öğleden önce on bir sularında uyandırdı. Babam olan Choi Hyunshi ile beraber kahvaltı ediyorlardı. Yanlarına giderek herkese günaydın dedim. Kahvaltı sırasında okula gidene kadar onlarla beraber film izlememi istediler, beraber bir aktivite yapmamız gerekiyormuş. Ben de filmin bana zararının olmayacağını düşünerek onları onayladım.

Birinci filmi başından sonuna kadar izlemiştim ancak ikinci film sırasında bölüm grubundan gelmeye başlayan mesajlar yüzünden kısa bir süreliğine telefonuma bakmam gerekmişti. Bu sırada annem beni gördü ve bu zımbırtıdan derhal uzaklaşmamı söyledi. Ben de ona şöyle bir baktım ve başımla onaylayarak telefonu masanın üzerine bıraktım. Bir süre sonra saati fark ettim, saat öğleden sonra beşte dersim vardı. Bunu dile getirerek ikisinden de onay aldıktan sonra odama ilerledim. Zaten hazır olan, içinde defterlerim ve kalemliğim bulunan çantamı sırtıma asarak evden çıktım.
Üniversiteye giden otobüslerden birine bindim, üniversitenin önünde indim. Öğretim görevlisi Yu Gwanghyun'un Bilgisayar Teknolojileri dersine girdim. Derste olduğuma dair imza attım. Ders iki saat sürmüştü. Dersten çıktıktan sonra büyükannemi arayıp bir şeyler isteyip istemediğini sordum. Markete gidecektim, onun da istediklerini almak mantıklı olurdu. Bana bir şey istemediğini söylediğinde ısrarlı bir şekilde bana her şeyi söyleyebileceğini söyledim. En sonunda telefonu iki tarafın da anlayışıyla kapattık. Arkadaşım olan Lee Chohee ile buluşmaya gittim. Onun yanına vardığımda saat öğleden sonra yediyi gösteriyordu. Yanında geçirdiğim üç buçuk saat boyunca havadan sudan, bazı politik konulardan sohbet ettik. Onun yanından ayrıldığımda saat öğleden sonra on buçuktu. Eve vardığımda ise saat öğleden sonra on bire geliyordu.
Eve girdiğimde annem bir telaş içindeydi. Anneme ne olduğunu sorduğumda büyükannemin onunla en son üç saat önce görüştüğünü ve büyükannem hakkında endişelendiğini söyledi. Ben de büyükannemin evine gitme teklifinde bulundum. Teklifi bunu bekliyormuş gibi hemencecik kabul etti. Büyükannemin evine girer girmez seslenmemize rağmen büyükannemden ses yoktu. Annem bana salona bakmamı söyledi. Ben salona giderken o sanki bir şeyler biliyormuş gibi banyoya ilerledi. Annemin yanına büyükannemin salonda olmadığını söylemek için giderken annemin yerde baygın bir şekilde yattığını gördüm. Büyükannemin de kanlar içinde yatması midemi boğazıma kadar getirmişti. Annemi kaldırabilecek olsam da desteğe ihtiyacım vardı ve çapraz alt katta oturan Bay Kim Yisung'a hızlı bir şekilde durumu anlattım. İlk başta içtiğimi ve sapıttığımı düşünse de benimle geldiğinde durumun nasıl olduğunu kendi gözleriyle gördü. O polisi ararken ben banyonun kapısını kapattım, kolonya ile annemi ayıltmaya çalıştım ama annem bir türlü uyanmadı. Ambulans da çağırmak durumunda kaldık. Ambulans ekipleri annemi sedyeyle binadan zar zor da olsa çıkarttıktan sonra polis ekipleri belli başlı soruları sordu. "Siz geldiğinizde burada biri var mıydı?", "Sizden başka biri bu durumun farkında mı?" gibi sorulardı bunlar. Sorulara cevap verdikten hemen sonra evden çıkıp hastaneye gittim. Annem uyanana kadar başında bekledim. Annem uyandığında polis memuru ile beraber buraya ifade vermeye geldik.

iliovasìlema // chanbaek.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin