HAYATIMIN EN KÖTÜ SAHNESİ

35 8 1
                                    

Hastaneye geleli on beş dakika oldu. Çıldırmak üzereyim,ağabeylerim beni babamın olduğu koridora  sormuyorlar. Kızlar yanımda ama hiçbir şeyi hissetmiyorum sadece bu oturduğum zemin ve ben vardım. Gözlerim, ağlamaktan beter olmuş durumda. Sanki bütün bunlar hayatın  bir oyunu "sen bu zamana kadar hep mutlu oldun biraz da üzül," diyordu hayat Baba. Baba mı neden bir insan vurur? Anlam veremiyorum. Düşünmekten beynim patlayacak. Çisil yanıma gelip bir şeyler söyledi ama anlamadım bile. "Hayal gel dışarı çıkalım az hava al." Yasemin beni kolumdan tutup kaldırdığında bile duvardan farksızdım. Kızlar benim için endişeleniyorlar, farkındayım ama bir şey  yapamıyorum. "Çağla!" Çağla kapıda bana doğru koşuyordu. "Üzgünüm Hayal!" Hüngür hüngür ağlayarak bana bir şeyler söylüyordu ama anlaşılmıyordu. "Ne yapıyorsun Çağla!," Çisil Çağla'ya sunmasını söylüyordu ama neden? "Hayal bunu sana alışveriş merkezinde söylemeliyim. Belki bu şekilde olacaktı yine ama en azından agabeylerine söylerdin. Onlar bir çözüm bulmaya çalışırdı." Çağla gerçekten üzülmüştü ve diğerlerine ağlamaya başlamıştı. Yasemin bana kollarını sımsıkı sararak her şeyi anlatmaya başladı. Sanki söyleyecekleri şeyler için beni sakinleştirmek için sarılmıştı. Ne olabilir? Bu kadar ağlamalarına sebep olan ne? "Hayal biz Bulut'u bir marketten çıkarken gördük. Belinde bir silah olan ve siyah takım elbiseli bir adam, Bulut"a para verdi." E ne vardı bunda? Bana Bulut'un kötü birisi olduğunu söylemeyecekler herhalde. "Ee bu kadar mı? Şaka mı yapıyorsunuz, ne bu tavırlar?" Ben sustum,onlarda sustu bir şey söylemiyor veya bir belirti vermiyorlardı sanki söyleyeceklerini kafalarında tartışıyorlardı. En sonunda Çağla konuşmaya başladı, "Hayal ben Bulut'un senin ismini geçirdiğini duydum." Bulut mu? Şaka yapıyor olmalılar. O benim 13 yıllık arkadaşım her ânımız birlikteydi onun bana ihanet etmesi olağan bile değil. "Bulut öyle bir şey yapmaz. Başka bir konudur, Hayal her anlamda kullanıla bilir değil mi? O yuzden ben değilimdir o." Ada önüme geçerek sinirli bir şekilde "Ha öyle mi? Öyle olsa bile Bulut'un silahlı kişilerle ne gibi işi olabilir, neden onlardan para aldı? Bir düşündün mü?," dedi. Ada haklıydı ama ben bunu kabul etmek istemiyorum. O benim her anımda yanımda oldu. Ben onu seviyorum."'Hayal'i buraya getir. Bende sana daha çok para vereyim biliyorsun o sen ne dersen yapıyor.' Hayal bunu duydum. O pisliğin ağzından bunlar çıktı." Olamaz, bunlar kesinlikle olamaz. Bana öğle bir şey yapamaz. O da beni seviyor, biz ikimiz söz verdik ayrılmayacağız diye, sır saklamayacağız diye. Soğuk zemine oturdum ve düşünmeye başladım. Kimse beni buradan kaldıramazdı, kimse benimle iletişim kuramazdi çünkü ben şu an kendimi asıl olarak dış dünyaya kapattım. Hayatımın en kötü sahnesi ve ben ne yapacağımı bilmiyorum. Sanki bir anda dünya bana sırtını dönmüş yapayalnız kalmış gibi hissediyorum. "Hayal," kızlardan biri bana sesleniyor ama kim olduğunu bilmiyorum. Kafamı kaldırıp kim olduğuna bakmadım bile, sadece orada oturup ne olacağını düşündüm. Bulut yüzünden mi oldu, babam Bulut yüzünden mi vuruldu? Beni kim bulmak istiyor? Bulut bana neden böyle bir şey yaptı? Işte bu soruların cevabını bulmam lazım. Kızlar beni kaldırıp hastanenin içine götürdüler ve bir koltuğa oturttular. Çağla ve Yasemin babamın durumunu sormak için yukarı gittiler, Ada ve Çisil ise bana bir kahve almak için kantine indiler. "Pardon?" Hiç tanımadığım bir erkek sesi duymamla beraber kafamı o tarafa çevirdim. Artık her yere paranoyak olmuştum "o Bulut'un konuştuğu kişilerden mi," diye. "Buyrun?" Karşıdaki kişi bana bakıp gülmemek için zor duruyordu sanki, sinirlenmistim hem de baya sinirlendim. Ben burada kafamdakiler ile uğraşıyorum, bu gelmiş karşımda gülüyor. "Pardon beyefendi, komik bir şey mi var?" Kendini toparlayıp "özür dilerim birini hatırladım," dedi sadece. Buna cevap verirdim ama gerçekten bitmiş durumdayım. "Bu odadaki kişiyi tanıyor musunuz?" Karşımdaki odayı işaret ederek bir soru sordu. Ama duymadım. "Yeniden sorar mısınız?" Yeniden sorması için bir şey söyledikten sonra yeniden ağzında bir şey geveledi ama hiçbir şey anlayamadım. Kalbim acımaya başlamıştı. "Ah!" Nefes alamıyorum. Kalbim çok hızlı atıyordu ve nefes aldıkça sanki bıçak saplanıyordu. Yanımdaki çocuk beni ayaga kaldırmış lavaboya götürüyordu ve bir şeyler söylüyordu ama hiçbir şey anlayamıyordum. Bilincim kapanmak üzereydi, bacaklarım beni tutmuyor ve hiçbir şey duyamıyordum. En sonunda kendimi yere bırakıp düştüm, bilincim kapanmadan sadece bir kaç saniye önce şunları hissettim. Kafamın altındaki kollar ve kızların bana seslenişleri.

(Ateş'in gözünden)

Hadi ama ciddi misin? Kafede çarpıştığım kız şu an kollarımın arasında. "Hayal!" Arkadaşları sandığım kişiler hızla kızın başına toplandılar. "Ne yaptın?" Ne! Ben mi? Kız ağlayarak bana vurmaya başladı. Diğer arkadaşları ise ona yardım ediyorlardı. Ne kendimi açıklayabiliyordum ne de bunlar bir şey söylüyorlardı sadece bana vuruyorlardı. "Hayal'den ne istiyorsun, ailesinden ne istiyorsun?" Bir dakika, yoksa bunlar...

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Apr 13, 2019 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Ay Ve Gece Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin