Engelimi Sevdim

Yoğunbakımdaki Dostluklar

Yoğun bakımda ilk geldiğim gibi değilim desem yüzde otuz payı var. Ben artık sağlıkçı Arkadaşlar edinmişim haberim yokmuş bir Aile daha elhamdülillah.

Kalbim seninle ne kadar talihsizlik yaşanır bilmiyorum ama bu son olsun. Sen de bırakma kendini, bak ben iyim demenin özgüvenini dille getirmek o kadar çok zor ki, bacaklarımı kestiler de pek inanasım gelmiyor, rüyanın tabirinden çıkmaz olmuş bir güçlü bedeni daha çok güçlü azimli zihnine bir ışık yaksanız , bir kez daha iyisin sen, güçlüsün sen demenin vakti olduğunu bile sanmıyorum. Gücüm tükendi, ruhum havada , karada geziyor.

DUA ☆☆☆
çare vardı, çare neydi, çare sendin aşkım .? yüreğimin garantisini almadan ellerine teslim ettim. Bileklerimi kadar senin vicdanına devir teslim ettim. Aşk benim için dünyanın en güzel şeyi, çünkü Aşık olmuştum. Yüreğime toz pembe tozları kondu. Uyuyamıyorum, sabah dörtte uyudum, sabah altında uyandığım geceleri, günleri ayları saysam. Tekrar aşık olacak mısın işitmeyen sağ kulağımı, hep Karadeniz olan sağ zeytin ağacı gözümü, hiç bir zaman güzel olmayan, düz olmayan, gülünce tamamen sola kayan yüzümü seveceksin dimi? !
Sevsene şuan için yeni bir o kadar da acısının sancısı vurdu beynime oksijen almayan bedenime. Artık sakat kalmışım yürüyemiyorum. , hissettim hissetmeyen, kaskatı bacaklarıma da anlat vicdan azabını. ..
Birdir, ikidir, üçtür, belkide yüzdür. Bırakıp gitmek ne kadar çok gözü yaşlı bir kadına sevdayı rezil ettin. Ellerinde hala öldürdüğün aşığın kanı var Sevmiştim Sevgilim.
Sahiden sen aradığın zaman nasıl bir his?
Yatağımda uzanmış yatıyorum. Gelen arama aylardır beklediğim ,özlediğim en güzel ekran görüntüsü, kaydını alsam yeter. Açtığımda ☆☆☆
☆☆☆Alo*
☆☆Nasılsın Ceylan.!?
☆☆☆konuşamıyorum, boğazımda bir o kadar hıçkırıklara boğulmuş nefesimin sesine cevap veremiyorum. Halim Paşa gönlüm doruklarda hey acının umutları yitirip yine bir ışık mı? Bu arayan Sevmiştim , Sevgilim denilen gerçeği değil rüyamda görsem ahtınız olsun. Bir haftalık mutluluk hormonuna itina etmezdim.
Ağladığım yerde gülüyorum, karmakarışıgım.
☆☆☆☆☆Titreyen sağ elimin baş baş parmağına aç şu telefonu, beklediğin an değil mi? Diyemedim. Zafere giden gönlüm olduğunu sandım. Elenen bedenin acısı hala müptelayım. İşte bu yüzden evren benimle oynuyor. !
☆☆☆Açtığım en güzel yeşil telefon simgesi ve aşık olduğum bir ses, özlediğim tek sesin! **Nasılsın iyi misin Ceylan ? Mesaj atmışsın dediğin yerde hiç olmadı, hiç müsait bir an değildi onca gün ve onca saatlerin çivisi çıkmış gibi duyarım birden. **
☆☆☆☆Titreyen, doğrusu boğazıma kadar ağladığım anı hangi özenle kelimelere döksem bahtım şaşkın ki,
**iiyyiiimm sağol sen nasılsın demeye verdiğim anda ...*☆Hiç yalan söyleyemiyorsun diyen bir genç adam sen ilk defa söyleyemediklerimi duydum. Napiyorsun bana dediğim kendi iç sesimle.
☆Evet ya evet iyi değilim. !*☆Bacaklarımı Hissetmiyorum. , anla işte yürüyemiyorum. ☆*sanırım hem gülüyorum, hem ağlıyorum. Konuşurken kolumla gözlerimi sildiğim anda hiç bir şey olmamış gibi telefonda bİr dakikalığına süren konuşma işte artık kapatmam lazım. Ambulans çağırdık. Sağlıkçılar geldi. Serüvenini hiç bilmediğim anını aylar sonra anca yazabildim. Korkakça belki de çekingen tavırlarımın dibinde asıl yatan şey hala yürüyen insanlardan çok faklı olduğumu idrak etmemiş. Şehir efsanesi olacak şekilde yazarım seni de bir kitap sayfasına demiştim. Genç adam sen artık gelsen de, gelmesen de bunun önemi hiç yoktur. ama laf aramızda iyi ki aradın.
İyi değilimdir. Keşke bilmediğim tavırların, görmediğim seni bir kere de olsa sarılsaydım. Her şey bitecekti. İşte öyle birşey rüyamda bile görmedim. Aşk bir yabancının araması ve ondan sonrası iki yıl süren saygı, sevgi, ilgiye bir kereligine de olsa senle çay içmek, sigara yakmak nasip olmadı. Aslında başa dönelim. Telefonda konuşurken fazlasıyla Sevmiştim seni. Bizimkisi sınav şuan yaşadığım Apayrı imtihandır. Gözlerimi silerken. Artık ambulansla hastaneye geldiğim zaman anladım ki hem engeli, hem eskiden beri yanımda taşıdığım özürlü raporunu hissettim. Söyle sen benim gönlüme kaç şiir okur, kaç sevda yazarsın. Aslında hiç bir şey için üzülmüş hepten benim sağlığımdan önemli değilmiş. Gece geç saatlere kadar bekletilirken acaba kul hakkını mi yemişim dedim. Hiç bir zaman diliminde düşmeyen şükür bundan sonra isyan olmasın istedim. Ama Nalet olsun şeytanın fısıltılarıyla çok yüreğim haykırdı büyük büyük ağladı. Neden ben! ?
Şimdi hiç yeri değil, ne yaptım ben. Kimin günahı, Allahım affet beni ama yüzüme bakmadın dedim. Ya Rabbil Alemin, ya Muhammed salavat. Beni duy! Ömrümün sakatlığı yıkar benim canımı.içime su serpilmiş gibi hissettim sen ararken, ama kırgınım sana. Sevmek için ölmek, canından, sağlığından olmak demek olmamalı böyle hastalıklı kuralları sevmedim. İşte bazı hikayeleri yazmamak daha iyiyken yazıyorum. Çok utanç verici düşüncelerimi çürüttüm. Ben bir engelli olacağım, ben bir yürüme engelliyim. Günde yüzlerce kez dile getirmek doğru değildi, daha çok sol kulağıma fısıldar 'ceylan sen Allah tarafında gözetleniyorsun, seviliyorsun, düşünsene senden memnunum diyor. İnşAllah  diyorum. Birde bu halimle bir delikanlının aklindayım. Sevdiğim ailemin duaları kabul olur dilerim. Ya zaten hastayım, korkarım isyan olmasın Rabbime. Öyle böyle artık hastanedeyim. Sanki bütün gündem beni anlatıyor gökyüzüne, yıldızlara evet evet yıldızlara çok zalimlik ettiler, ay tutuldu yarınına benim hayatım tutulmadı. Gökyüzünde çok sırım vardır. Şehrime düşen yıldırım oldu. Korkarım, korkuyorum bir daha yıldızlarla sohbet etmeye insanlar gibi değildiniz sanmıştım. Ama büyük ama fazla abartıyorum konuşmayacağım bir daha dediysem yaşarım.
Sedyeye alınmak hiç böyle güzel olmamıştı. Baş rolünü yaşıyorum. Yan rolünü önceki ben yaşamışım. Durun biri bakıyor bana biraz daha fazla birileri bakıyor gözlerimin içine atom parçalar gibi bakıyorsunuz, ve hiç kaçırmıyorum o ceylan gözlerimi, arada sağanak arada güllik gülistanlık anlarımda tebessümle baktığımı görenler yüzünüz gülüyor sanki.  Ama bu günlerin tadını çıkarmak benim yaşam zevkimde var ki, bulutlar hep olmaz olmamalı bunu hep dedim, yaşadım. Kendi kendime yaşam kurallı edinmiştim. Aylar süren günleri hissettim.  Yaz okulu artık sen unut beni.  Aslında böyle bir biyografisini yazan ikinci el yazar olmak hayalim değildi aldığım hayat tecrübem verdiğim sınav bir şey anlatmaya çalıştım gözlerimin içine baktım. Birinde hep gözyaşı diğerinde gülümseme sevgisi, acıdı diyemiyorum. Öylece oturuyorum birazdan beni ambulansa alıp Kütahya'ya sevk edecekler, bekliyoruz, sat geç oldu sabaha kadar ağrılardan gözlerimi kapatmadım. Uyusam ve uyansam şaka denilse adak adarım diyordum.
Hep şarkılar söyler, şiirler yazar, şiirler okurdum. Önce cemal Süreyya, sonra Ahmet Arif bu böyle uzar giderdi. Gönlüme razı olsun gönlüm diye
Siz gönlünüzce yaşayın,bazen romantik film izler gerçekten var mı böyle aşk, sonra da kendime bakardım. Olsada bize uğramaz derdim aklıma geldi. Transferez hastalığı da zormuş be kardeşim diyecektim. Diyemiyorum. Kimseyle konuşmamak nedir sosyal medya ile ilgili hiç bir şey duymak, görmek istemiyorum. Yoğun bakımda bunları hissettim. Günde on beş kez sağa sola döndürebilir misiniz Naci abi,nöbetçi sağlıkçı abimiz. Sizlerle tanışmak benim için bir şereftir. 
Sen bir mucizelerle yaşayan iğne deliği doldurmayacak dediğim hayatı nasılda abartılı yaşamışım. Herkesin dilinde o empati şu iyi olacaksın sözlerini şöyle çarpa çarpa yaşadım ben biliyorum. Ben hissediyorum diyorum. Ömrüme nasip olsun iyileşmek canım acıyor.  Mapushane yapmışım buraları her saat sevgilisinden ayrılmış ergen gibi hallere düşecek durumumu gördükçe, düşündükçe içime sinmedi gülmek için çok uğraştım yemin ederim ki, tutmadı kursağımda kaldı bu gençlik ve bu yaşımı böyle hayal etmemiştim diyorum. Bütün insanların gözlerine bakarak ben engelliyim ben zaten özürlü yaşadım, yaşıyorum. Bu bir hayat biliyorum. ama sizler öyle bir bakıyorsunuz, ağlamadan hıçkırık tutmadan edemiyorum. Varsa yoksa yorgana bağladım bedenimi kefenin şarkısıyla dolanan bu yirmi üç, dört, beş yaşımdan nefret ettiğim oldu.  Gözler yalan söylemez, fakat kaçırıldı mı? O gözler samimidir. Kim derdi ki ceylan gibi koşan ceylan yatağa yapışık, hiç bir kişisel ihtiyacını karşılayacak halde olmayan afedersiniz, sondası ve bezini bile değiştiremiyorsan sen koskocaman bir hiçsin dedim. Utanarak, ağlayarak o anları yaşadım. Şehrime baktım. Dışardan gelen kuş sesleri gidin gidin siz benim  iyi olmam için geldiniz biliyorum. Yüreğiniz sızlıyor. Ben yaşayan ölüyüm.sonra bir daha gelmeyen güvercinler lütfen gelin çok özür diliyorum sizden acımdan ne dediğimi bilmiyorum ama sizde beni böyle sınamayın. Ömür boyu unutmam dediğim çok şeyi unuttum. Seni unutmamak için yazıyorum.

Bu can seninle yaşıyor biliyor musun sevgilim diyemiyorum. Kendi adıma özgünüm ama  bunlar hepsi özlemekten olmuş doktorun dediği gibi, çok düşünmek, sağlıksız beslenmek, çok özülmek. Sanırım haklı psikolojikolarak hiç iyi günler geçirmedim. Canım sevgilim diyordum. Ama bu bitmişti benim için sözde.  Gözlerim yollarını bekledi, bekledi. . . Gelmedi hiç bir şekilde, zaman görmedim seni. İsmini seviyorum. Bu yazımı ailemle paylaşacağım çünkü anlatacağım dediğim gibi böyle saklambaç gerekli değil, ömrümde ilk defa bir sevmek bir sevilmek nasip olunca kendimi kaybettim. Çok sevdim. Kendi canımı yakacak kadar sevdim. Ama biliyor burdayım. Ama gelmiyor, gelmedi. Sadece yanımda sevgilim can hayatım hülya vardı. Anne uzakta, baba zaten  ayrı yerde, gelen gidenimiz bi biziz.  Seviyorum seni imtihanım. En güzel kavgam. Teşekkül ederim. Sadece bir ceylan bir hafta geçirmek zordu be sedyeden tavanlara baka baka bitti bu uzun yolculuk. Ben koskocaman bir tığ kadarım. Bakar mısınız düştüm acı çekiyorum. Allah beni duyar gibiyim. Nöroloji Yoğun bakim benim için bir staj yeri gibi geldi iyi not alırsam memnun olur Allah benden. Herkese haber verildi. Ceylan felç geçirdi. . Yoğun bakımda bol bol dua edin. Yasin okuyan olursa okusun haberi Ana şehrime Batman'a duyuruldu. Sason ve köyüm Aydınlık köylünün beni kucaklamak istediğini istedim. Sağolsun herkes.

Güneş doğar doğmaz ben kendime geldim. Sabah olmuş saat dört çeyrek geçiyor. Serumler, iğneler bitmeyen ağrı kesiciler ve durmadan değiştirilen idrar torbası bakıcılar ve bağıra bağıra konuşan hemşireler siz gerçeksiniz.
Gününün en büyük şeyi, acısı tarihi bitiyor. Gözümün nuru gönlümün efendisi bir ayaklarım vardı onları da kaybetmek istemiyorum demiştim. Ama bununla imtihan edilmek üzereyken canlı kum torbasını hissettim. Hep gözyaşı hep yürek yangını hiç mi güneşin güzeli yüzüme dokunmaz dediğim şekilde, şehrime koşsam ve tutsa çocuk gibi sevdiğim yanımı. Duyguların hiç dilli yoktur. Sus pus etti bu his bunun bir acısı da var çok kırık dökük şehirler olmuş Suriyenin ölümü gibiyim. .
Baktım etrafıma herkes yürüyor. Bunlar neden yürüyor. Yürümek ve koşmak neden beni sevmedi. Halbuki Basketbol oynardık, yürürdük hep içimden geldiği gibi konuştum. Kalkmam lazım. Ceylan asla düşmemeli yeri değil, vahşi bir mekandaymışım gibiyim. Gözlerimi sil sil bitmedi yanaklardan süzen tuza bastırılan kalbim,
   Ben güçlüyüm. Ben güçlüyüm. Dedim defalarca ve güçlü oldum. Gücümle,Açımla buluştum. Yardım almadan sağa sola dönemiyorum. Gözlerimin nemi Karadeniz mevsimi dilimde dua ve tövbeler.yüzümü görsem düşüp her yeri yara bere çocuk gibi hiç bir şeyim yok hepinizden iyim profilini çizeyim dedim. Çizdim. Başardım. Gönül bu beni dinler, yoksa nerden gelir bu dirayet.