SAKURO --chapter 1--

Mevsimlerden Yaz..

Kışın geçişi ve yazın gelişiyle tarlamızın inanılmaz güzellikleri gözler önüne çıkmıştı. Pembe begonviller, japon bahçemiz ve benim çok sevdiğim lale tarlamız bütün güzellikleriyle,misk kokularıyla ortalığı ele geçirmişti. Eteğimi savura savura dans ediyordum bahçemizin etrafında. Bu akşam ailemizin müzisyen üyeleriyle geleneksel japon kutlaması yapılacaktı. Japon çiçeklerinin açtığı ve sonrasında yazın kutlaması. Hazırlıklara bir an önce başlamalıydım. İlk önce çiçek özlerinden bir kurabiye yapacağım, seramızdaki bambu mobilyaları temizledikten sonra çorba yapıp daha sonra bitki çaylarıyla büyük kaplara görsel bir şölen yaratması için gerçek çiçekleri su üzerine koyacağım. Böylelikle gelenekselliği daha iyi ifade edebilirim. Babaannemin bahçeye gelişiyle onunla dans etmem bir oldu..

- Güzel kızım yine ne kadar enerjik, hep böyle güzel ve enerjik ol benim güzel kızım.

Babaannem 75 yaşında olmasına rağmen yüzünde bir tane bile kırışıklık olmaması şaşırtıcıydı. Çünkü yeşillikler içerisinde ve organik bir hayat yaşamıştı. Ben ve babaannem her gün çiçekleri sulardık ve sonra babaanneme makyaj yapardım, çok eğlenirdik. Babaannem benim hep başarılı olmam için öğütler verirdi. İleride çok iyi bir müzisyen olacaksın kızım ve çok yakışıklı, sana aşkı öğretecek, gerçek aşkı yaşatacak bir adam çıkacak karşına derdi. Evet babaannemin dedikleri çıkacak biliyorum çünkü, spesifik güçler ailemizden bize miras kalan nadir öğretilerdendi..
Babaannem yarım saat içinde etrafı toparlayıp bambu kulübemize gelmemi söyledi. Elinde her kokuda tütsü, esans ve bitkiler, ailemizden bize yadigar gelecek kartları vardı. Babaannemden başka kimse o kartları ellemeye cürret edemezdi yoksa başımıza lanetli şeyler gelebilirdi.