#Ömer b. Abdulaziz'in mevlâsı Muzâhim Ömer b. Abdulaziz'in karısı Abdulmelik'in kızı Fâtıma'dan naklettiğine göre Fâtıma der ki:
"Bir gece Ömer b. Abdulaziz uyandı ve dedi ki:
- "Bugün acaip bir rüya gördüm."
Fâtıma: "Canım feda olsun uğruna, onu anlatsana."
Ömer b. Abdulaziz: "Sabah olmadıkça anlatamam."
Sabah olunca mescide gitti, namazını kıldı ve özel odasına girdi.
Yalnızlığını fırsat bilerek:
-"Haydi gördüğün rüyayı anlat" dedi.Ömer b. Abdulaziz:
"Geniş, yeşil bir yere çıkarıldım. Orada yeşil bir bahçe içerisin de gümüşten
yapılmış bir saray gördüm. Birisi saraydan kafasını çıkarmış avazının çıktığı
kadar bağırıyordu:
"Muhammed b. Abdullah b. Abdulmuttalip nerede? Rasûlullah nerede?
Rasûlullah çıktı ve saraya girdi.
Sonra biri daha çıktı. Ömer b. Hattab nerede? diye bağırdı. Hz. Ömer de saraya
girdi.
Sonra biri daha çıktı. Osman b. Affan nerede? Ali b. Ebî Talib nerede? diye
bağırdı onlar da saraya girdiler.
Birisi daha çıktı ve Ömer b. Abdulaziz nerede? diye bağırdı, bunun üzerine ben
de kalktım saraya girdim.Ashabın etrafinı çevirdiği Rasûlullah'a selam verdim. Kendi kendime nereye
oturacağımı düşünürken babam Ömer b. Hattab'ın yanına oturdum.
Rasûlullah'ın sağında Ebû Bekir, solunda ise Hz. Ömer oturuyordu. Dikkatlice
bakınca Rasûlullah'la Ebû Bekir arasında birinin oturduğunu gördüm.
Ebû Bekir'le Rasûlullah arasında oturanın kim olduğunu sordum. O, İsâ b.
Meryem'miş.Gizli bir ses bana: "Ey Ömer b. Abdulaziz! Benimle onun arasında gizli bir nur
vardır, bu sana engel olduğundan o bağı göremezsin" diyordu.
Sonra saraydan çıkmama müsaade edildi. Saraydan çıkarken Osman b. Affân:
"Bize nusratını gönderen Allah'a hamd olsun" diyerek arkamdan çıktığını,
Hz. Ali'nin de Osman'dan sonra: "Beni bağışlayan Allah'a h amd olsun" diyerek
çıktıklarını gördüm.#Saîd b. Ebî Arube Ömer b. Abdülaziz'den şunu nakleder:
Ebû Bekir ve Ömer'i Rasûlullah'ın yanında otururlarken gördüm.
Selam verdim ve yanlarına oturdum.
Baktım ki Ali ve Muâviye bir odaya kapatılıyor. Bir müddet son ra:
"Kabe'nin Rabbi'ne hamd olsun sorgulanmam güzel geçti" diyerek Hz. Ali
çıktı.
Hemen arkasından da:
"Kabe'nin Rabbi'ne hamdolsun affolunduk" diyerek Muaviye çıktı. (3)#Hammad b. Ebî Haşim anlatıyor:
Adamın biri Ömer b. Abdülaziz'e geldi ve:
-"Sağında Ebû Bekir, solunda Ömer ve iki adamın davasına bakmak üzere seni
Rasûlullah'la beraber gördüm.
Rasûlullah sana dedi ki:- "Haydi Ömer b. Abdulaziz, Ebû Bekir ve Hz. Ömer gibi hükmet'! dedi
Ömer b. Abdulaziz böyle bir rüyayı gerçekten gördüğüne dair adamdan yemin istedi.
Adam da yemin edince,
Ömer b. Abdulaziz ağlamaya başladı.#Sâlihlerden biri anlatıyor:
Ebû Bekir Şiblî'yi rüyamda Rasate meclisinde her zamanki yerinde oturuyor gördüm.Üzerinde güzel bir elbise vardı. Yanına vardım, selam verdim ve oturdum.
Ona dedim ki: "Dostlarından sana en yakın olan kimdir?"
Ebû Bekir Şiblî: "Allah'ı zikretmeye düşkün, Allah'ın hakkını koruyan ve
O'nun rızası uğruna yarışta en hızlı olandır" dedi.(3)
Umulur ki bu rüyada Ali b . Ebî Talible Muâviye b. Ebû Süfyan arasındaki çekişmeyi sona erdirmeye yönelik
büyük bir işaret vardır. Yüce Allah birincisine (Hz. Ali'ye) cennetle hükmetmiş, ikincisini ise (Mu âviye)
affederek her ikisini de cennete sokmuştur. Ayet-i celilede bu: "Onların göğüslerindeki kini çıkarıp atmışızdır.
Şimdi onlar birbirinin kardeşleri olarak köşklerde karşı karşıya oturur, sohbet ederler"
(Hicr 47) şeklinde ifade edilmiştir.