*Damnum* "Bileklerime sweatshirt'ünden kopardığı parçalarla bandaj yaptı. Gözlerim dolu dolu onu izliyordum. Sonra, takıldık her gencin yaptığı gibi. Babamın ölümünden sonra pek dışarı çıkmıyordum. Eski arkadaşlarımı görmemde yardımcı oldu, onlarla aramı tekrar eski haline getirdi."
*Mortem* " Ve sen onu yalnız bıraktın."
*Damnum* "Bırak bitireyim."
*Mortem* " Tamam."
*Damnum* "Sonra ara sıra görüşür olduk, sonra mesajlaşır, sonra.. kesildi iletişimimiz. Merak ettim ama zamanım yokmuş gibi geliyordu. Arayacakken başka bir iş çıkıyordu. Ya da ben öyle sanıyordum. Bir anda bu hesap karşıma çıktı. Postlara bakarken onu görünce duraksadım. Fotoğraf tumblr'dan ama kelimeler ondandı. Onun cümleleri. Onun kokusu. Önce rastlantı dedim. Sonra mesaj attığımda tek tik olduğunu gördüm. Kabuslarım oldu. Sana yazdım bende. Fake bir hesaptan. Öğrendim ki, doğruymuş. Gitmiş buralardan. Ben kendimi aşağıda sayarken o benden de aşağıdaymış. Ben ona acele etmesini söylerken, ben ona yetişememişim. Ben maviye dönecekken o maviye dönmüş. Ve ben yetişememişim. Ben Beth. Onun deyimiyle papatya. Ve gidiyorum, aşağıya. "
ŞİMDİ OKUDUĞUN
listen before i go
Short Story*Damnum* "Selam, ölüm." *Mortem* "Hikayeni bekliyorum." ---------------- ~13 May 2019