I. Bölüm | KİTAP!

69 8 7
                                    

İlk kitabımın ilk bölümü Elif0Nur0 'a ithafendir...

"Pardon beyefendi fakat o kitabı 1 hafta içinde getirmeniz gerekiyor. Sizin malınız mı lan bu? Bana hiç bakmayın öyle bir durum olursa ben gerekeni yapıp çok güzel ilgilenirim." dedim sert bir tonla.

"Lütfen hanımefendi. Hanımefendi demeye dilim varmıyor ama neyse," dedi son kısımları sessiz söyleyerek. "Bu kitabı almam gerekiyor bakın 2 hafta içinde geri getiricem." diyerek dediğime karşı çıktı. Sen kimsin lan? Sanki kütüphane çalışanı ben değil kendisi.

"Hay Allah'ım ya. Olmaz diyorum olmaz. Şartlar öyle. Ben kurallar neyse onu konuşuyorum. Aldığınız bir kitabı 1 hafta içinde getirmeniz gerekir." diye dellendim en sonunda. Allah'ım alt tarafı harçlık biriktirmeye çalışan bu kuluna neden avukat muamelesi yaptırıyorsun?

Karşımdaki adam kara kara düşünmeye devam ederken birden yüzünde bir sırıtma oluştu ve sonra konuşmaya başladı.

"Peki o zaman. Biraz sonra yapacağım şey için çok üzgünüm." dedi ve bir anda kütüphane çıkışına doğru koşmaya başladı.

Ne yaptığını anladığımda direk arkamı dönüp kitapları düzenleyen Ümit'e bağırdım. "Ümit benim yerime kitap çıkışlarını sen yap acil bir işim var!" diye bağırdım ve bende kütüphane çıkışına doğru koşmaya başladım.

"Kaçma! Gel lan buraya!" diye bağırdım arkasından. Aramızda 1-2 metre kalmıştı ki bir anda sağ tarafımdan gelen bir çarpışma şiddetiyle yere yapıştım. Kafam kaldırıma girmişti resmen. Sonrası zaten karanlık...

*******

"Kafası kaldırıma çarpmanın şiddetiyle sert bir darbe almış. Uyandığında geçici veya kalıcı hafıza kaybı yaşama ihtimali var fakat eğer şanslı ise sadece şiddetli bir baş ağrısı ile kurtulabilir." sözlerini duydum bir anda. Kulaklarım duyuyor fakat neden olduğunu bilmediğim bir şekilde ne gözlerimi açabiliyordum ne konuşabiliyordum ne de hareket edebiliyordum.

Biraz sonra kapının kapanma sesini duydum. Sonra da bir kaç adım sesi. Odada başka kim vardı ki?

Biraz daha çabanın ardından gözlerimi açabildim. Kafamı hareket ettirdiğimde çıkan sesi duyup bana döndü ve gülümsedi. "Uyanmışsın?"

"Sen kimsin? Ayrıca ne oldu bana?" dedim ve bir kaç saniye sonra her şeyi hatırlayarak gözlerimi kocaman açtım.

"Yakaladılar mı o adamı?" diye sordum. Anlam veremez bir şekilde kaşlarını çattı. "Hangi adamı?" dedi ve hatırlamaya çalıştı.

"Ne demek hangi adam ya hani bir adam vardı, ben adamı kovalıyordum. Sonra bana bir araba çarptı." dedim. Son cümleyi duyunca gözlerini devirdi ama sonra sırıtmaya başladı. "Sana araba falan çarpmadı. O anı çok iyi hatırlıyorum bana çarpıp düştün." dedi.

"Neyse çarpmış bir şeyler işte. Benim o adamı bulmam lazım." dedim ve bağladıkları saçma serum şeysilerini çıkarmaya başlayacaktım ki beni durdurdu.

"Hop dur bakalım. O adamı boşver şimdi. İyi misin sen onu söyle."

"İyiyim bir şeyim yok benim." dedim ve uzandığım yerden kalkmaya çalıştım. Kafamı kaldırdığım anda başıma doğru bir ağrı akın etmeye başladı. "Ah!" dedim kafamı tutarak.

Benim kalkmaya çalışan halimi görünce "Ne inatçısın ya," diye söylenerek omuzlarımdan tutup geriye yasladı. "Adamı bulucaz merak etme hatta ben bulucam." dedi. 'Emin misin' der gibi bir bakış attım. O da gözlerini devirdi ve "Ya sen bana güven. Bulucam o adamı." dedi.

Küçük CivcivimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin