"Ed?"
"Cherry? Cherry! Bay Cherry! Lütfen beni evinize alın"
Cherry yanıma eğildi ve alnıma elini koydu. Gözleri büyüdü ve beni kucağına aldı.
"Tanrı aşkına bana doğum gününde ortalıkta olmamamı söyledikten sonra sabaha kadar kapımda uyuduğunu söyleme!" Sesi sertti. Hafifçe sırıttım. "Tamam söylemem."
"Senden gözümü ayırmamam gerektiğini bilmeliydim." Arabasının arka koltuğuna beni yatırırken söylendi.
"Hayır. Bu zamana sana bakan sadece bendim. Çok eziğim değil mi?" Karnım ağrıyordu ve ağlamaya başladım.
"Bana baktığını bilmem için benim de sana bakmam gerekiyor biliyorsun ya."
"Bu gerçek mi?"
"Cidden ismimi bilmiyor musun?"
"Bilmem bilmiyor muyum?"
"Belki de seni kapımda bırakmalıydım."
"İsmin zor tamam mı? Ne yapabilirim?"
"Sen cidden ismimi bilmiyorsun!"
Ben Edward Murphy ve komşum Bay Cherry'i seviyorum.
Evet.
On sekizinci doğum günüm berbattı. Ama bunun sorumlusu tamamen bendim. Doğum günümün sabahı karnım ağrıyordu çünkü geçmişimden sorumlu tutup kovduğum komşumun kapısında yatmıştım. Bu garip, evet. Yine de mutluyum. Hiç hediye almadım veya pasta yiyemedim. Yine de bu Japon adam beni hastanaye götürürken onu seviyorum.
Bay Cherry ismini bilmiyorum ama seni seviyorum.
Ve hep yanımda kalman için elimden gelen her şeyi yapacağım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
murphy's birthday | bxb
Short Story[✔️] tamamlandı | bxb Beyaz teninde kirazları taşıyor, saçları bir meleğin kanından içmiş gibi. Gözleri her zaman gülümsüyor ve bakışları sanki ardımı görüyor. Küçük bir adam olduğumu düşünüyor ve beni gölgesinde tutuyor. Ben ise sayılı günlerde ona...