O an hissettiğim duygu korkuydu. Gözlerinin ve beden dilinin bana karşı öyle yapması beni korkutmuştu.
Bana bakmasının bir kaç saniye ardından kapı sesini duydum. Bunu fırsat bilerek hızlıca ellerimi Jungkook'un göğsüne koyup kendimi geriye ittim. Tek hamlede üstünden kalkıp kapıya koştum. Kapı kolunu tutarken nefes nefeseydim,ve yanakların yanıyordu.Bu olay gerçekten utanç vericiydi.
Kapıyı açıp gelen Hoseok'a gülümsedim. Tüm enerjik haliyle gülümseyip selam verdi.
"Ne haber dostum?" O içeriye geçerken bende cevap verdim. "Gayet iyiyim,yani iyileşmeye çalışıyorum." Elini omzuma koyup destek verircesine sıktı. Beraber içeriye geçip koltuklara oturduk.
Taenın yüzüne dahi bakmıyordum. O öyle baktıktan sonra bakmam utanç vericiydi,tanrım!
Hoseok yan koltukta oturan Tae'ya dönüp huzursuzca güldü."Ne haber görüşmeyeli CeyKey?" İkiside isteksizce birbirinin yüzüne bakıyordu. Sanki pek de iyi anlaşamıyorlar gibiydi.
"Gayet iyiyim Hoseok,sen görüşmeyeli nasılsın?" Hoseok hyung yutkunup başını salladı. "Ben de iyiyim."
Ortam iyice gerilmeye başlayınca araya girdim.
"Hoseok hyung b-" cümlemi hızla böldü "Sadece Hoseok diyebilirisin." Başımı olumlu anlamda salladım."Bir ara Danbiyi mi getirsen? O güzel kızı görmeyi çok istiyorum tekrar." Gamzelerini gösyerecek kadar güldü. O küçük gamzeleri bile çok şirindi.
"Bir ara getiririm." Başımla onaylayıp parkeleri izlemeye başladım. Başka yapacak bir şey ki?
Benim için çok uzun ama normalde 2 dk gibi bir süre sonra Hoseok ayaklanıp mutfağa yürüdü.
Gittiği an yan gözle Taehyung'a baktım. Öylece dışarıya bakıyordu. Başımı biraz daha kaldırıp yan profilini izlemeye başladım. Az önceki utanmam gitmiş değildi ama yinede biraz daha iyiydim utangaçlık konusunda.Ben onu izlemeye dalmışken,evet tam olarak dalmıştım,bir anda başını çevirdi. Yerimden sıçrayîp hemen gözlerimi kaçırdım. Kesinlikle kızarmamıştım!
İçimden kendime bildiğim bütün küfürleri ettim,dalıp gitmek nedir ya! Daha fazla rezillik etmemek adına hızla yerimden kalkıp en büyük adımlarımla mutfağa ulaştım.
Hoseok'a kısaca selam verip götümü tezgaha yasladım,ellerimi destek için kenarlara koydum.
"Ne yapıyorsun?" Arkası dönüktü ve ne yaptığını kestirmiyordum. Bana dönüp elindeki yemek kaşığı salladı. "Birazdan missler gibi kokacak,müthiş bir kek yapıyorum. Pirinç kekimin canı çekmişti de o gün.." başımı salladım.Sanırım hayatımda karşılaştığım en güzel kalpli insanlardan birisiydi Hoseok. Her kese,hiç bir ayrım yapmadan,tüm sevgisini verebilecek birisiydi. Bu kadar enerjiyi nereden buluyordu bilmiyordum ama öyle güzel pozitif enerji salgılıyordu ki insan istemese bile etkilenirdi.
Popom acıyınca ellerimle daha fazla destek alıp kendimi tezgahtan yukarıya çektim. İyice kurulup aşağıya doğru ayaklarımı sallandırdım. Yanımda duran meyve kasesini önüme çekip kucağıma koydum. Hem elime aldığım çilekleri ağzıma atıyor hemde Hoseok'u izliyordum.
"Hoseok." Bir an çıkan otoriter ve kalın ses sıçramama neden oldu.
Elimdekileri kenara koyup başımı sese çevirdim. Tabii ki Taehyung'un otoriter sesiydi.
Sesi olduğunda kalındı ve korkutucuydu. Gözlerimi kırpıştırıp dikkat kesildim. "Ben gidiyorum." Sesi olduğundan kalındı,gözleri normalinden daha koyuydu.
Hoseok başını sallayıp tekrar işine döndü.
Bana kısa bir bakış atıp arkasını dönüp gitti.
Düşüncelerimden kurtulmak amacıyla başımı iki yana sallayıp kâseyi tekrar elime aldım.Saatler sonra kapı açılıp kapanma sesi gelince merakla oturduğum koltukta kalkıp kapıya koştum. Jimin'e tamamen halsiz,bitkin ve üstüne topallayarak bana yürüyünce döndüm kaldım. İstemsizce ağzımdan kıpırtı kaçınca elimle ağzımı kapattım. Bana gözlerinden ateşler fışkırarak bakınca hemen yanına gidip elimi omzuna koydum. "Ne oldu sana böyle Jimin-sshi?" Hâlâ kıkırdamaya devam ederken bir adım atıp yüzünü buruşturdu. "Ne mi oldu,bir de soruy'-" sözünü kesen şey Hoseok'un cümleyi tamamlamasiydi "Yoongi yine üst üste tur yapmış."
Jimin hariç ikimiz kahkahalara gülüyorduk. "Gidin başımdan." Elini bizi kovarcasına sallayıp odasına doğru yürüdü. Bense çoktan yere çökmüş her adımından garipmsesler çıkarmasına gülüyordum. Hadi ama bu hali görülmeye değerdi. Hâlâ yerdeyken kalın sesi duydum "neden bu kadar gülüyorsunuz,komik olan ne?" Zorla gözlerimi açtım. "Yoongi yine yapıcağını yapmış." Hoseoka kısa bir bakış atıp bana döndü.
Neden şimdi bana piç smayl atmıştı? Yüzündeki hoş olmayan gülüşle son kez bana bakıp oturma odasına kayboldu. Ben şokla gözlerimi açmış arkasından bakıyordum. Neden şimdi böyle bir şey yapmıştı ki?
Slm,ve bb!
Çok sitresliyim! Yarın büyük bir sınav var!
Bir dua alırım.Bundan sonra bölümler hızla gelmeye başlar,okullar bitti sayılır. Okula gitmiyorum zaten. Uff!
Yarın sınav var!
Bu kitap üstünde yoğunlaşmayı düşünüyorum. Seviyorum.
Oy verir mısınız? Olmazsa bile yorum yapın? Düşünceler benim için çok önemli. Her şeyi yazabilirsiniz.Bb
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DESIRABLE DARK RED {vkook\\taekook}
VampireTerk ediyordum burayı. Doğup büyüďüğüm şehri terk ediyordum. Öz babamı bulmadan gidiyordum mesela. Yeni bir hayata uçmaya çalışıyordum. Kalbim yanarken unutmaya çalışıyordum. Nereye gideceğini bilmeden gidiyordum. Ne yapacağımı bilmeden gidiyordum. ...