...Koşmaya başladım çünkü onu her gördüğümde heyecanlanırdım bi nedenim yoktu,HAYIR ONA AŞIK FELAN DEĞİLİM!!! Ona aşık olduğumu iddia edenlere gerçekten sinir olurdum ben ona aşık değildim! O benim kardeşimdi sadece biraz yakışıklıydı o kadar.
En sonunda kollarını açtı ve bende kendimi kollarına bıraktım. Sıkıca sarıldık,kafamı omzuna gömdüm,saçımı okşadı ve "özlemişim minik serçe" diye fısıldadı. Giray tabiki bu lakaplada dalga geçerdi. Giray'a sinir olmamak elde değildi ama moralim bozukken ve mutsuz olduğum zamanlarda beni gerçekten güldürmeyi başarırdı. Burak'da Büşra'nın yanına gidiyordu ki Büşra çocuğu sertçe itti. Burak afallamıştı.
Büşra'dan...
Burak bana doğru geliyordu napıcağımı bilemedim ve onu sertçe itmek zorunda kaldım. Amacım onu incitmek değildi. Gelip kolumdan tuttu ve sıktı.
Burak: Napıyorsun kızım sen! Kafayı mı yedin?"
Büşra: Burak şuan olmaz gerçekten amacım bu değildi. Özür dilerim!
Burak: Bu burda bitmedi haberin olsun.
Burağı kendimden uzaklaştırmak zorundaydım çünkü duraktaki taş erkekler bize bakıyordu Burağı sevgilim zannetmelerinden korktum. Sonuçta yavşicaklarsa da sevgilim sanarlardı ve yavşamazlardı vs...
Sonradan saçma bi düşünce olduğunu anlayıp Burak'ın yanına gittim ve yanağına küçücük bi özür öpücüğü kondurdum. Sinirle baktı ama üzgün olduğumu görünce yanağındaki kocaman gamzesini çıkardı ve gülümsedi,bende ona gülümsedim.
Tatlıya bağlamıştık...Selin'den...
İşte otobüs geliyordu,son bi arkama dönüp duraktaki liseler arası rock festivali posterine baktım. Ve bütün lisenin durakta olduğunu gördüm küçük çaplı bir şoktan sonra birinin beni çekiştirdiği hissettim ve dönüp baktım Kerem beni otobüse bindirmeye çalışıyordu ve herkes bize bakıyordu. Şöfor amca ise durmadan kornaya basıyordu. Otobüse bindiğimde herkesin bize tuhaf tuhaf baktığını fark ettim. Bi yere oturduk ve Kereme "herkes bize bakıyor" dedim.
Keremde "sorun yok güzelim sakin!" dedi ve rahatlamama sebep oldu.
6-7 dakika sonra otobüs okulun bi kaç adım gerisindeki durakta durdu ve tüm otobüs indi.
Evett çok güzel,daha okula gelmeden bütün okula rezil olmuştum...
Okula doğru yürürken;
Kerem: Giray nerde lan?!
Burak: Al iştee.
Selin ve Büşra: En son kimin evindeydi??? Bizimle değildi!
Burak: Valla ben dün evdeydim.
Burak,Selin,Büşra: KEREMM!
Kerem: Hay si! Çok pardon.
Selin: Susmasaydın ağzına vururdum!
Kerem: Biliyorum güzelim. Siz girin ben ders başlamadan Girayıda alıp gelirim.Kerem dönüp gitti bizde okula girdik. Baya büyük bi bahçesi vardı. Kocaman çardaklar vardı. Çimenlik alandı. Basket potası ve karşılıklı kaleler vardı.
Herkes birbirinin üstüne koşuyor,atlıyor ve sarılıyordu. Bizde ortada dikiliyorduk Burak "içeri girelim" dedi. Büşra dönüp siz girin ben gelirim dedi. Bende başımı salladım.Belli ki yeni insanlarla tanışacaktı. Burak'la içeri girdik sınıfı bulup en arka sıraya oturduk. Konuşmaya başladık o sırada zil çaldı ve sınıfa Keremle Giray girdi. Kerem Giray'a parmağını sallıyordu sonra bizim olduğumuz yeri işaret edip oturmasını söyledi. Giray hala gülüyordu. İkisinde gelip önümüze oturdu. Büşra iki kızla kol kola girdi içeri. Yanımıza geldiler. İki kız sevgililerdi galiba.
Kızların birinin saçları kazıtılmıştı ve her yerinde (yanaklarında bile) piercing vardı. Kızın adı Zeynepmiş.
Kübranın saçları ise rastalıydı. Kirpikleri benden uzundu. Biraz koyu tenliydi.
Bu sırada Kerem Burağı kaldırıp yanıma oturdu ve konuşmaya başladık.
Burak Giray'ın yanına geçti. Büşrada tek oturuyordu. Tam o sırada tek gözü morarmış bi çocuk girdi ve Büşranın yanına oturdu. Hoca daha gelmemişti. Ve her okulda olduğu gibi yavşak,sevimsiz,kavgacı,100 kat fondötenli tayfa girdi sınıfa. 5 kişilerdi. Yanımıza geliyorlardı ve gözleri Kerem ve Burak'taydı.
Büşra o sırada yanındaki çocukla konuşuyordu şimdiden kaynaşmış gibilerdi.
Kereme döndüm ve oda bana bakıp sakin olmamı söyledi. Ben ona karşı koyamıyordum maalesef. Kızlar geldiler ve tip tip bi bana bi Kereme bakmaya başladılar. En sonunda Kerem "buyurun"dedi. Evet biraz sinirlenmiştim sonuçta sadece gitmelerini söyleyebilirdi. Kızlardan en önde yürüyen grubun başı olmalıydı ki konuşmaya başladı.
"Selamm! Ben Duygu." Elini Kereme uzattı.
Kerem bi anda benim elimi tuttu. Şaşırmıştım. Kız "tamam memnun oldum" dedi ve dönüp gitti. Tayfası bir süre bize baktı. En sonunda sinirlendim ve "gidin artık" dedim. Kızlar kötü kötü bakıp,dönüp Duygunun yanına gittiler. Almıştık başımıza belayı belli ki...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GECE
ChickLit5 kişilik bir AİLEYİZ biz,birimize bulaşan hepimize bulaşmış olur! Yeni lise, hayatımızın hatası mı olmuştu yoksa dönüm noktamız mı?!