Puck koridorda hızlı adımlarla yürürken ne olduğunu zaten biliyordu. Herkes ona bakıyor ve baştan aşağı süzüp kendi aralarında fısıldaşmalara başlıyorlardı. Evet, bu skandalın başrolünde o vardı. Şimdi bu kadar hızlı bir şekilde diğer başrolü arıyordu.
***
“Kapa çeneni J.I.B” Santana kitaplarına biraz daha sıkı sarılıp yüzünü buruşturdu. Jacob sabahtan beri peşinden ayrılmıyordu ve Santana onun sorduğu soruları anlamıyordu.
“Sert oyunda oldukça iyisin. Bunu neye borçlusun?” son soruyla arkasındaki oğlana döndüğünde burnunun dibinde bir mikrofon buldu. Yarım adım geriye attı ve ondan uzaklaştı. Tam bir şey demek için ağzını açmıştı ki kolunun tutulup çekilmesiyle yarım kaldı.
“Ne yapıyorsun?” Puck endişeli görünüyordu. Aslında kendisi için endişeli değildi. Etrafa bakınıp tekrar Santana’ya döndü.
“Nasıl oldu anlamadım.” Santana hala ne olduğunu anlamamış, kaşlarını çatmış Puck’a bakıyordu “seks görüntülerimiz internete sızmış” Santana şaşkınlıkla kaşlarını kaldırdı ama bir şey diyemedi. Dikkatle onları izleyen ve aralarında konuşan kalabalığa baktı.
“Sildiğini sanmıştım” diyebildi fısıltıyla.
“Kamerada kalmış. Jacob hafta sonu aldı kamerayı” başka bir şey söylemesini beklemedi Santana. Onu bırakıp arkasını döndü ve yürümeye başladı.
***
Rachel dolabına yaslanmış elindeki kâğıtta dün gece yazdığı şarkının sözlerini mırıldanıyordu. Ama yanına Mercedes gelince hemen kâğıdı dolaba attı ve kapağını kapatıp kocaman sahte bir sırıtışla kıza döndü.
“Santana’ya çok üzülüyorum. Kim bilir ne haldedir?” Rachel omuzlarını kaldırıp indirdi ve arkadaşının koluna girdi.
“Aslında hak ediyor” Mercedes yanındaki kızın söylediği şeyle bakışlarını ona çevirdi. Rachel şaşkınca ona bakıp ne olduğunu sordu.
“Böyle düşünmen çok mantıksız Rachel. O bizim arkadaşımız ve yaşadığı şey çok zor. Kim böyle olsun ister ki?” Rachel sessizliğini korumaya karar vererek hızlıca bir nefes aldı ve önüne döndü.
***
Santana herkesten uzakta kalmak istemişti. Şimdi bu boş spor salonda oturmuş sadece bakıyordu. Koridorda yürüdüğü zaman herkes onun hakkında konuşuyordu. Önceden kimse ona bir şey bile soramazken, şimdi kimse umursamıyordu. Zaten antrenmanı da kaçırmıştı. Sue onu bu sefer kesin mahvedecekti. Ayak sesleri duydu ve başını kaldırıp yanına baktı.
“Ne işin var burada?” dedi sadece. Blaine onun dediğini duymamış gibi yanına oturdu ve salona baktı.
“Biliyor musun?” dedi Santana’nın kendisine anlamamış gibi baktığını biliyordu “ bu salonda büyüleyici görünüyorsun. Orda diğer kızlarla dans ettiğinde. Ama sen daha çok dikkat çekiyorsun” Santana gözlerini devirdi yanındaki oğlana baktı. Ama bir şey demeden önüne döndü. Bugüne kadar doğru düzgün konuşmamışlardı.
“Seni anlıyorum aslında” Blaine’in dediği şeyden sonra Santana alayla gülüp gözlerini devirdi “biliyorsun ikinci sınıfta geldim buraya. Önceki okulumda senin bu olayın aynısını yaşadım” Blaine ona bakmadan başını eğdi ve konuşmaya devam etti. Santana da ona bakmıyordu.
