_brntylk_'e ithafen yazılmıştır
Spor salonuna geldiğinde soyunma odalarından birine girip üstündeki hırkayı çıkarttın ve oradaki dolaplardan birinin içine koydun. Çantanı da dolaba koyduktan sonra odadan çıktın ve koşu bantlarından birine doğru yürümeye başladın.
20 dakika sonra...
Koşu bandını durdurdun ve dikkatli bir şekilde yere indin.Yanında duran su termosunu eline alıp içerken salondan içeri giren kişi dikkatini çekmişti.Bu Wonho'ydu.Onunla burada tanışmıştınız,tanıştığınız zamandan beri hiç iletişimi kesmemiştiniz ve bu seni sevindiriyordu.
Bu düşünceler zihnini meşgul ederken hızla elindeki su termosunu yere bıraktın,o sırada Wonho yanına gelmişti bile:
-Selam güzellik
Tatlı bir şekilde gülümseyerek seni kendine çekmesi ve sarılması seni de gülümsetmişti,hayır sevgili değildiniz sadece yakın arkadaştınız.Wonho'nun sana karşı bakış açısını biliyordun bu yüzden aşkını içinde tutmayı tercih etmiştin,hissettiğin her şey tek taraflıydı.
Sen tekrardan düşüncelere dalmışken Wonho ile birbirinizden ayrıldınız. Wonho sana baktı,bu dalgın ve üzgün halini görünce kaşlarını çattı:
-(Adın) iyi misin?
Boğazını temizleyerek kendine gelmeye çalıştın ve ona baktın:
-İyiyim
-Emin misin?
-Evet eminim.Gerçekten bir şeyim yok
-Peki o zaman,ben çantamı bırakıp geliyorum
-TamamWonho çantasını bırakmak için yanından uzaklaştığında derin bir nefes aldın ve koşu bandına tekrar çıktın.
2 saat sonra...
Wonho ile birlikte neredeyse bir saattir bu kafede oturmuş sohbet ediyordunuz.Sen ise fırsattan istifade yüzünü ezberlemek istermişçesine ona bakıyordun.En sonunda Wonho bunu fark etmiş olacak ki bu haline güldü:
-(Adın) tekrardan daldın,gerçekten iyi olduğuna emin misin?
Hemen kendine çeki düzen verdin ve boğazını temizledin:
-Sadece biraz yorgunum,dedim ya bir şeyim yok
-Bence iyi değilsinWonho aklına bir şey gelmişçesine sırıttı ve konuşmaya devam etti:
-Akşam yemeğine çıkmaya ne dersin?
-Akşam yemeği mi?Dedin şaşkınlıkla.Wonho gülümsedi:
-Evet,akşam yemeği.Hem moralin bozuk gibi duruyor.Kafanı biraz dağıtmak için akşam yemeği iyi bir seçenek gibi duruyor
Bir şey diyememiştin.Endişeyle dudaklarını ısırdığında Wonho konuştu:
-Ne dersin?
Wonho beklenti içinde sana bakarken hayır demen mümkün değil gibi görünüyordu.Sen:
-Olabilir,neden olmasın?
Dedin biraz utanarak.Wonho mutlu bir şekilde gülümsedi:
-O zaman seni saat sekiz gibi almaya gelirim
-Bana uyar***
Saat 20.00
Wonho saat tam sekizde kapının önündeydi.Sende onu kapının önünde beklediğin için onu bekletmemiştin.
Üstünde mini bir elbise olduğu için bir yerinin açılmamasına dikkat ederek ön koltuğa oturdun ve yavaşça kapıyı kapattın. Wonho'ya baktığında hayran bir şekilde sana baktığı gördün,bu seni gülümsetmişti.Wonho: