Evet yine ben ve yine sıradan bir gün.
Sıkıcı!!!
Okula gitmek için hazırlanıyordum üstüme kırmızı askılı bir bluz
(Bu arada kırmızı en sevdiğim renk.) altıma da siyah bir pantolon, saçımı da salık bırakmıştım ve evet hazırdım son olarak çantamı da alıp aşağıya inmeye başladım, dışarıya çıkıp arabama bindim ve annemi aradım
Annem bir tasarımcı babam ise mimar dı bu yüzdende gittiğim her yerde beni tanırlardı ama ne annem ne de babam ayrı olmalarına rağmen beni pek umursamazlardı. Birden annem telefonu açınca
Ben "alo"dedim ve ardından annem
"Ne var Jessica"dedi umursamazca Bende "Okula gidiyorum haber vermek istedim" dedim. Annem oflayıp "tamam"dedi ve yine yüzüme kapattı.
Ben buna alışkındım bu yüzden pekte umurumda değildi, bir başkası olsa yüzde yüz sinirkırizi geçirirdi.
Ama benim umurumda bile değildi.
Liseyi bitirmiştim hatta ve hatta konservatuar bölümünde 2. seneme başlıyordum.
Arkadaş kısmında da çok şanssızdım. Sadece Kyle vardı. Bu sıkıcı düşünceleri boşverip tek dostum olan Kyle'yi aradım.
Kyle benim (erkek olarak) arkadaşımdı ve çok yakındık. Ben bunları düşünürken
Kyle telefonu açtı. "N'aber Jessica" dedi bende "iyiyim, sen?" Dedim
"ben fakülteye gidiyorum seni de alayım mı"dedi
"hayır ben geliyorum fakültede gö-"(görüşürüz) diyecektim ki
"okula yeni bir çocuk gelmiş" dedi ben anlam veremeyerek
"iyi tamam da ben ne yapabilirim ki?" dedim oda hemen
"offf gelince anlatırım"dedi ve ben hemen ardından kapattım.
Nerdeyse on dakika sonra fakültenin önündeydim.
Okula girer girmez bi uğultu hissettim herkes (özellikle kızlar) o, yani yeni çocuktan bahsediyordu.
Sarah ve isabel yanıma koştu, yakın arkadaşlarım olmasalarda okulun bütün dedikodusunu bana taşırlardı.
Hemen anlatmaya başladılar ama dinlemek istemediğim için onlara "kızlar daha sonra, derse gecikiloyum" dedim ve saatime baktığımda gerçektende derse geç kaldığımın yeni farkına varmıştım. derse girdim boş bulduğum bir yere oturdum çünkü ben herzaman tek otururum.
Arkadaki kız, arkadaşına
"Jake benim yanıma oturacak" dedi. "Demek Jake" dedim içimden
"yeni çocuğun adı Jake" tabi bunu da içimden söylemiştim.
Profesör içeriye girdi ama salak çocuk hala ortada yoktu, dudağım tam yukarı doğru kıvrılacakken bir çocuk içeriye girdi. Ve bam suratım düştü.
Çocuğu baştan aşağıya süzdüm saçları ve gözleri simsiyahtı,
Bayağı kaslı ve yapılı, yüz hatları belirgin ve inkar edemiceğim ama hiç ilgilenmeyeceğim şekilde yakışıklı biri.
Profesöre baktı ama hiçbirşey söylmeden sinsice bir gülüş
takındı sadece
(inanamıyorum resmen profesörü takmadı.) ve gözleri açık yeşil gözlerimi buldu ben gözlerimi usulca onun üzerinden çektim, boş olan sırama Baktım ve yanıma oturmısın diye dua etmeye başladım. Ama bana doğru yürüdüğünü göz ucuyla gördüm. Ahh bana doğru yürüyor!!!
Biliyorum ilk bölümler hep sıkıcı olur ama sonraki bölümlere bayılacağınıza eminim
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARANLIĞIN İÇİNDE
Teen FictionO, Jessica Brown bütün hayatının yalan olduğuğunu, insanların hiç ama hiç göründükleri gibi olmadıklarını hatta ve hatta kendisinin bile aslında göründüğü gibi olmadığını öğrendi ve bundan sonra... HAYATI ÇOK AMA ÇOK DEĞİŞECEK.
