6.Bölüm "Ayin"

8 0 0
                                    

'Bu kızıl saçlı kıza neden gıcık oldum bilmiyorum ama içimde öyle bi his vardi işte neyseeee.'

James ve kızılın yanında gelen iki kişi daha vardı kumral koyu tenli mavi gözlü olan kız bana doğru geldi ve sıcak kanlı bir şekilde elimi sıktıktan sonra. "Ben beatrix" dedi ve gülümsedi gözleri denizlerden daha maviydi sanki sanki içine baktığında kaybolacakmışsın gibi geliyordu. Bende gülümsedim ve aynı samimiyetle "Bende Jessica, memnun oldum." Dedim. Bir diyer kumral saçlı uzun boylu ve 'dur dur dur burda kesiyoruz gerçekten uzun bu çok uzun.' Kahverengi gözlü çocuk da bana baktı fakat pek umursamaz birine benziyordu ama yine de bana elini uzattı ve "Benim ismim de Martis." Dedi ve ben tam ağzımı oynatacakken "Biliyorum jessica. Memnun oldum." diyip hemen geri çekildi ben şaşkın şaşkın onlara bakiyordum.

Kızıl saçlı kıza doğru döndüm ve "Merhaba."dedim gülerek evet içimde pek sevemesem de yanılıyo olabilirdim değil mi? Yani herşey hissettiğin gibi deģildir sonuçta.

Gözlerini Jake'den ayırmak zorunda kaldığı için devirdi ve umursamaz ve isteksiz bir tonla "Bende İrithel." Dedi ve Jakeye geri dönüp "Ayini nerde yapıcaz hadi gidelim de öğrenelim bir an önce."dedi. 'Ne ayini ya? ' neyden bahsediyordu İrithel? Jake kaşlarını çatarak İrithel'e döndü ve "Herşeyi daha yeni yeni öğreniyor ayin diyorsun İrith biraz sakin ol ve anlayış göster daha hiçbirşeyden haberi bile yok."dedi. O an Jake'den böyle bir tepki beklemiyordum gerçekten. Ama bi yana da haklıydı ne ayini yapıcaz anlamadim ve kafam cidden çok karıştı kurt adamlar cadılar vampirler veee kanatlar havada uçuşuyordu. "Hadi gel Jess içeri geçip konuşalım herşeyi tek tek anlatacağız." Dedi ve hafif tebessüm etti.

Bende onun yanından adımlayarak yürüdüm salona gidiyoduk ya daaa oturma odasina tam hir fikrim yoktu.

Neyse gelip oturduk ve büyükçe bir masa vardı önümüzde Jake aramızdan gitmişti ve kızıl saçlı kız bana hala kötü kötü bakıyordu bakışlarından rahatsız olsam da bisey söylemedim ya da yapmadım. Ama o diğer arkadaşlarına dönerek " Mixed'ın bu olduğuna eminmisiniz ha." Dedi alaycı bir tavırla. James hemen söze atladı ve "Ben eminim İrith." Dedi ve devam etti "Hem nerden çıktı bu sana kim yorum yapma hakkı verdi?" Dedi.

'Açıkcası beni savunması hoşuma gitmişti ama böyle çıkışmasını da istemezdim sonuçta onlar arkadaş değil mi? Ben ise yeni gelmiş biriyim ve ben bile emin değilim ne olduğumdan ne olduğumu geç acaba tahmin ettikleri kişimiyim ben ondan da en az Irithel kadar şüpheliyim ya neyse.'

Jake elinde renkli kristallerle geri döndüğünde pembe ve kahverengi olanı James'e, kahverengi olanı Beatrix'e, kahverengi ve kırmızı olanı Martis'e ve son olarak kan kırmızısı diğer kırmızılardan farklı olanını da İrithel'e verdi. Kendi elinde de üç renkli taş vardı kırmızı, pembe ve kahverengi masada bıraktığı siyah taşa ise kimse dokunmamıştı.

Jake bana bakarak "Taşı eline al" dedi ve ben tereddüt etsem de elimi taşa yaklaştırdığım an taştan ışıklar saçılmaya başladı fakat ben elimi korkudan geri çekmiştim bile. James tebessüm ederek "Korkma güzelim, devam et. Zaten ben sen olduğuna çok emindim."dedi. James'in bu tavrı beni gerçekten çok iyi etkiliyordu. Bu sefer tereddütsüz bir şekilde taşı elime aldım ve o an taşta birsürü renkli ışık çıkmaya başladı. Geçti ve renkler yerine oturduğunda gerçekten çok farklı ve çok muazzam birşeyi elimde tuttuğumdan emindim. Çok güzel duruyordu.

Işte taş

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Işte taş

Herkes bana ve taşa şaşırarak bakıyordu kimse bunu beklemiyormuş gibi geldi bir an. James bana hayranlıkla bakarak "Sen nasıl birşeysin böyle?" dedi. Ben kafamı bilmiyorum anlamında salladığımda 32 dişini göstererek gülümsedi bana ve o sırada Jake kaşları çatık bir şekilde bize doğru bakarken "Hadi şimdi beni iyi dinliyorsun Jess tamammı?" Diye sordu kafamı olumlu anlamda salladığımda "Güzel." dedi ve anlatmaya başladı "Beatrix has kurtadam soyundan geldiği için kahverengi taşı aldı, James cadı ve kurtadam olduğundan pembe ve kahverengi, Martis'de vampir ve kurtadam olduğu için kırmızı ve kahverengi taş, ben de 3 ünün karısimi oldugumdan kırmızı, kahverengi ve pembe son olarak Irithel Vampir soyunun en safı olduğu için kırmızı onda. Hepimiz ayin odasında taşlarımızı önümüzdeki taş tutacaklarına koyuyoruz, ortada ise sen durucaksın biz sözleri söylerken sen gözlerini kapatıcaksın ve hiçliği düşünüceksin yani hiçbirşeyi düşünmiyeceksin, bu biraz zaman alabilir ama bugun Petricx senin yeteneklerini kim olduğunu öğrenmemizi söyledi. Biz bunları yaparken yeteneklerini sesli bir şekilde ayin odasından duyacağız.
Anladın mı?" Dedi ve ben "Anladım." demekle yetindim ama Jakenin de aklını karıştıran birseyler vardı.

Elimdeki taşa baktı ve çatık olan kaşlarını daha çok çattı "Ama bu taşın böyle olmaması gerekiyordu. Yani bunun benimkigibi bir taş olması lazkmdı bu kadar çok renk ne demek oluyor peki bilmediğimiz şeyler mi var?" dedi James'e dönerek James'in de aklı karışmışa benziyordu fakat "Aşağıda öğreneceğiz kardeşim." dedi ve hepsi beraber ayağa kalktığında bende onlarla birlikte ayağa kalkmıştım. Aşağa doğru gittiğimiz sırada merdivenler simsiyahtü 'böyle merdiven mi olur ya görmüyoruz etmiyoruz şimdi birinden biri düşse ne olucak acaba yani çok merak ediyorum' diye düşündüğüm sırada James ve Jake aynı anda gözlerime baktılar ve yine aynı anda sırıtıp önlerine döndüler.

O sırada Batrix kulağıma eğildi ve "biraz yavşlasana." dedi tam o anda adımlarım yarımlandı ve dediğine uydum, merakla gözlerine baktım.

"Bilmediğim bir sebeple sana çok ısındım neden bilmiyorum ama James ile aynı fikirde olduğuma sevindim. Fakat James anlarsın ya biraz çapkındır." dedi ve sırıttı. "Hadi gidelim de bizi bulamayıp birbirlerine girmesinler değilmi Jess."
Dedi sözlerinden sonra 2, 3 saniye duraklasam da yoluma devam Ettim.

Onların yanına vardığımda Beatrix'in söylediği çapkın kelimesi aklıma geldi. 'James anlarsın ya çapkındır. Bu ne demek oluyordu açıkcası bana samimi gelmişti fakat şuan pek bir tereddütte kalmıştım acaba samimi değilmiydi James?'

Tam o sırada James'in kaşları çatıldı "M" şeklini aldmıştı. Onun da bir cadı olduğunu zihnimi okuduğunu unutmuştum bir an için. Yutkundu ciddileşti ve bana dönerek "Düşüncelerinde pek haklı değilsin Jess." dedi, yoluna devam etti ve Beatrix'e kötü kötü baktı, bende yola devam ettim.

Ayin odası olduğunu tahmin ettiğim büyükçe bir odaya girdik. Jake dışında herkes yerlerine gitmiş ve daire oluşturmuşlardı Jake bana dönerek "Söylediğim şeyleri unutmadın dedeğilmi?" Diye sordu bende "Evet taşı koyacağım ve hiçbirşey düşünmek yok." Dedim.

Jake sırıttı ve "Güzel ninja." Dedi ve o da keni yerine geçerken bende herkesin ortasına geçtim taşımı tıpkı onlar gibi yerine koyduğumda elim bir anda çok sıcaklamıştı. Ve hızlıca geri çektığımde herkes bana baktı ben yok bişey tarzı kafamı salladıktan sonra eski hallerine geri döndüler.

Ben hiçbişey düşünmemeye çalışıyordum o an. Nasil yapacağımı ise gerçekten bilmiyordum. Artık başlamıştım ve yaklaşık 15 dakika geçmişti hala hiçbirşey olmamışken tam odaklandım ve o an bişeyin beni havaya kaldırdığını farkettim ve gözlerimi açmaya yeltendim ama yapmamam gerekti bunu biliyordum biraz daha yukarı çıktıktan sonra.

"Mixed"  diye korkunç bir ses yükseldi kulaklarım patlayacak gibiydi. Tam o an yere çakıldığımı hissettim büyük bir acı ve sonrası karanlık...




Bölüm uzun zaman sonra geldi fakat okunma az olduğundan yazamadım..

Sevgilerle...🌹

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jun 08, 2021 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

KARANLIĞIN İÇİNDE Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin