12. Bölüm (Tanrım Yine Mi?!)

958 92 76
                                    

Yoksa... Gerçekten olabilir miydi?

~~~~~~~~~~~~~~~~~~

Sabah kalktığımda sersem gibiydim. Dünden kalmaydım. Tanrım... Hala etkisinden çıkamadım. Ama daha önemlisi bunu neden yaptı? Diğer kızlar gibi benimlede mi oynamak istiyor? Yoksa beni gerçekten sevmeye mi başlamıştı? Beynim bu iyi ve kötü sorulara cevap vermezken hala yatakta yattığımı farkettim ve kalkıp elimi yüzümü yıkadım

O sırada kapım çaldı ve içeri Virgo girdi. "Hime, sizi kahvaltıya bekliyorlar."

"Teşekkürler Virgo." Bu sefer annemin elbisesini giydim saçımı tarayıp kapıya yöneldim. Ama kapıyı açtığım an Natsu'nun göğsüne çarptım. Anında kızarıp başımı yere eğdim. Ama Natsu'nun çenemi tutup kaldırmasıyla tüm utancım geri geldi. Üstüne bir de elleriyle elimi tutması bu utancımı ikiye katladı


"Kahvaltıdan sonra senle bir şey konuşabilir miyim?"

Başımı salladım ve yana bakmaya başladım. Gözlerine bakamıyordum. Baktığım anda o an aklıma geliyor. Uzun süre bu şekilde kalmamız biraz garibime gittiği için Natsu'ya baktım. Ama o ise bana kaşlarını çatmış bir şekilde bakıyordu. 'Ne oldu?' diye soracağım sırada kafamdaki peruğun çıkıp yere atmasıyla şoka uğradım

"Bundan sonra bunu takma tamam mı?"


Ağzım açık şekilde başımı salladım ama bu şaşkınlığım iki katına çıktı. Çünkü bir elimi bırakıp diğerini daha sıkı tutup yürümeye başladı. Benide arkasında sürükleyerek hafif koşmalı şekilde yürümeye başladı. Tanrım, bunca zaman yüzüme bile bakmayan adam, iki gündür bana kıymetlisi gibi davranıyordudavranıyordu. Demek mucize denilen şey bu

Kahvaltıdan sonra

Kahvaltıdan sonra Natsu yine aynı şekilde elimi tutup beni odama götürdü. Odaya girdiğimde yatağa bakmamla şok olmam bir oldu. Bana bir sürü elbise almıştı. Ama itiraf etmeliyim çok güzellerdi. Onun istediği elbiseyi giydim. Şu anda ise bahçede çardakta oturuyorduk


(Medya giydiği elbise)

"B-benle ne konuşmak istiyordun?"

"Lucy... Beni... Affedebilir misin?"

Ağzım yarı açık şekilde dediklerini idrak etmeye çalışıyordum. O gerçekten bunu mu istemişti? "E-eğer telafi edersen neden olmasın"

"Gerçekten mi?!"

Bunu öyle bir coşkuyla söylemişti ki gülesim geldi. Ama ciddiyetimi bozmadım. Taa ki Natsu bana bozdurana kadar. Bir anda elimi tuttu ve kendiyle beni ayağa kaldırdı. Ve... Sımsıkı sarıldı. Dur ne? Sarıldı mı?! Kan yüzüme hücum ederken ben daha karşılık veremeden buraktı ve çenemden tutup yaklaşmaya başladı


Tanrım yine mi?!

Unutulmuş Kraliçe (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin