SIKINTILI |Texting|

SIKINTILI |25

Selaam minnak ailem 20 bine adım adım.

Bu arada okuyan sayısıyla etkileşim sayısı birbirine yaklaştığı zaman ben şu sınır olayını kaldıracağım, umarım olur.

85+ vote
95+ yorum

~~~

Sinirden kuduracaktım çünkü Atakan karşımda bana resmen hesap soruyordu ve ciddi ciddi cevap alacağını düşünüyordu.

"Bak Başak sevdiğin kim bana söylemelisin. Şu zamana kadar neden bana söylemedin?" dediğinde sonunda suskunluğumu bozdum.

"Bak Atakan biz seninle hiç yakın olmadık. Önceden veya şimdi hiç olmadık. O yüzden bunları sorman mantıksız değil mi?" dediğimde sinirle ağzında kısık sesle bir şeyler mırıldandı.

"Başak her şeyin bir zamanı var bu hayatta. Demek ki seninle yakın olmamız gereken an şu an." diye konuştuğunda güldüm.

"Nasıl bir yakınlık? Sahte sevgililik olayı mı?"

Masada bana doğru yaklaştı. "Gerçek sevgililik olmasını mı isterdin?" dedi ve göz kırptı.

Kalbim..

Ne kadar onun karşısında güçlü durmaya çalışsam da her mimiği, konuşması, tavrı beni bir fena yapıyordu.

Kendime gelmeye çalışıp ben de ona yaklaştım. "Ben birtek sevdiğimle gerçekten sevgili olmak isterdim." dediğimde gülerek arkasına yaslandı.

"O kim Allah aşkına söyle de senden kurtarayım çocuğu." diye homurdandı.

Hah haspam.

"O kadar aptal ki farkında değil sevgimin, neyse bu konuyu geçelim. Peki sen Atakan benle sahte sevgili olduktan sonra okulda nasıl başka sevgili yapacaksın?" dediğimde sırıttı.

"Neden yapamayayım Başak?" dediğinde dudaklarımı büzdüm.

Başımı iki yana salladım. "Sıkıntılıyı bulmak için benimle sevgili rolü yapacaksın. Bulana kadar bütün kızlar sıkıntılı değil mi senin için? Hepsine o gözle bakacaksın."

Elleriyle başını ovuşturdu. Ben ovsaydım ya Atakan be.

"Şu sıkıntılı kimse hakkımda çok şey biliyor. Benim hakkımda bildiği yetmiyor gibi, çevrem hakkında benim bile bilmediğim şeyleri söylüyor. Mesela senin sevdiğin biri var. Kim ben bilmiyorum ama o biliyor." dediğinde kaşlarımı çattım.

Rol vakti.

"Nasıl biliyor ya? Benim kimi sevdiğimi Ceren hariç kimse bilmiyor."

"Valla Başak hanım artık çocuğa nasıl bakıyorsan dışarıdan anlaşılıyor demek ki. Çocuk nasıl bir körse." dediğinde onu onayladım.

"Tam bir salak kendisi tam bir salak." diye konuştum.

Yine ağzında bir şeyler mırıldandı.

Ve ben yine duyamadım, az bağırsana ya.

"Neyse Başak hadi kampüs buraya yakın zaten gidelim, boy gösterelim. Zaten kız heryerde gibi hissediyorum." dediğinde güldüm.

Tam karşında.

Birlikte kafeden çıktığımızda telefonuyla uğraşmaya başladı.

O sıra cebimdeki telefon titredi. Sanırım sıkıntılıya mesaj atmıştı.

Kampüse geldiğimizde o oturdu, ben de tuvalete gideceğimi söyledim.

Telefonu açtığımda gelen bildirim ile kafam karıştı.

@atakanfalan: Kampüse gel de gör bakalım Başak ile neyiz.

Sarılacak mıydı?

Kampüsün çok kalabalık olduğunu düşünüp mesaj yazmaya başladım.

@sıkıntılıyım2: Kampüsteyim Atakan ama yanın boş?

Telefonu titreşimden çıkarıp tamamen kapattım.

Atakan'ın yanında sandalyeye oturduğumda bana öyle bir baktı ki, bir şeyler olacağını belli eder gibi.

"Başak özür dilerim, sana bunu haber vermediğim için." diyip ellerini yanaklarıma koydu, dudağını dudağımın kenarına götürdü.

Öpmüyordu. Temas yok denilecek kadar azdı. Dışarıdan öpüyor gibi gözüküyordu emindim ama sadece dudağımın kenarında dudağı vardı.

Ben gözlerimi şok içinde açmışken o da gözlerime baktı.

Sonra dudaklarını dudağımın kenarına hafifçe bastırıp çekti.

Öpmemişti, hafifçe dokundurmuştu.

Sanki öpmüş gibi heyecanlanmama ne demeli peki?

Şu an gözlerindeki bana o bakışı ne peki?

O da mı rol?

~~~

O da mı rol bee?

Yalnız ilk defa bir kitabımda dudaktan öpme konusuna girer gibi oldum normalde yazmıyorum böyle sahneler ama her şeyin ilki vardııır.

S ı k ı n t ı l ı y ı z.