Arkamı Lou olmasını umarak dönmüştüm ama hayır o değildi.Bu Stefan'dı.Yanıma gelip bana sıkıca sarıldı.Bende karşılık verdim.Omzunun üstünden baktığımda Louis'İn bana yaşlı gözlerle baktığını gördüm.Stefan kulağıma
- "Eleanor'la sadece arkadaşça oturduğumuzu sanıyordum ama o Louis'i kıskandırmak için yapıyormuş.Hem Lou onu sevmiyor."
-"O zaman neden sinirlendi Stefan? Neden! " Yüzüme baktı
-"Çünkü eğer insanlar ben ve Eleanor'u beraber görüp çıktığımızı düşünseydiler Lou'nun itibarı kalmazdı herkes Eleanor'un Louis'i kullanıp attığını düşünürdü." Aslında haklıydı.Tam Lou'nun yanına gidecekken.Onun bize doğru geldiğini gördüm.Hemde...Hemde Eleanor ile el ele geliyordu.Herşeyin bi açıklaması vardı ama bunu açıklamasını yapamazdı.Resmen karşımda el eleydiler.Yanıma geldiğinde
-"Size Stefan ile mutluluklar.Bu zaman kadar seni hep üzüp ağlattığım hiç mutlu edemediğim için üzgünüm Ash." Ne! Stefan ile mutluluklar mı?
-"Sen neyden bahsediyordun Louis?Stefan ile mutluluklar mı?"
-"Stefan'ın zaten seni sevdiğini biliyordum.Sende seni bu kadar üzdüğüm için artık onunla olmaya kara vermişsin.Sizi sarılırken gördüm." Bi dk Stefan beni mi seviyordu.? Stefan'a sorarcasına baktım.Evet anlamında kafasını salladı.Olamaz.Stefan Lou'nun en yakkın arkadaşıydı.Bunu ona nasıl yapmıştı.Sonra Louis'e döndüm
-"Sanırım artık sende Eleanor'u seviyorsun.Buraya kadar mıydı bana yine yalan söyledin hani hiç ayrılmayacaktık." Kahretsin! Yine gözyaşlarımı tutamamıştım.Louis bana bakmadan
-"Evet Ashley.Sanırım buraya kadarmış.Seni sevdiğimi sanmıştım.Ama yanılmışım." Son olarak ona sarılmak istedim.Koştum ve boynuna atladım.O da ağlıyordu ama belli etmiyordu.Kokusunu içime çekip kulağına fısıldadım -"Bunu yapmak zorunda değilsin.Mutlu olabiliriz." -"Üzgünüm ama artık bu imkansız." Benden uzaklaştı.Ve hiç arkasına bakmadan Eleanor'la gittiler.Stefan' a döndüm ve bana -"Evet şimdi herşeyi biliyorsun ve ne düşünüyorsun?" diye sordu -"Ne hakkında?" Bide bununla mı uğraşacaktım.Daha yeni erkek arkadaşımdn ayrıldım.Sahiden ben şimdi Louis ile ayrılmışmıydım? Şimdi biz dye birşey yoktu.Güçlü kalmalıydım.Stefan bütün düşüncelerimi böldü. -"Ash biliyorum Louis'i seviyorsun ama belki biz de deneybiliriz?" Stefan ve ben mi? Bu hayatta düşüneceğim en son şey bile olamaz.Onu seviyordum ama sadece arkadaşça.Ben hala Louis'e aittim.Ama o gitmişti.Beni bırakıp gitmişti.Sonra Stefan'a -"Bak Stefan bilmiyorum.Hem daha az önce erkek arkadaşımdan ayrıl-" Cümlemi tamamlamadan hıçkırıklara boğuldum.O anda hemen eve doğru koşmaya başladım Stefan ise arkadam bunu düşün Ash diye bağırıyordu. LOUİS'İN AĞZINDAN Onu bırakıp gitmek zorunda kalmıştım.Ama buna mecburdum.Keşke o cafeye Ashley'i götürmeseydim.Hem o zaman onları görmezdim.Onları görünce sinirlendim çünkü eğer paparaziler onları böyle yakalarlarsa Eleanor Louis'i kullanıp attı şeklince haber çıkardı.Keşkke bunu ona anlatabilseydim.Ama eğer onu terk etmeseydim Eleanor ona zarar verecekti.Evet Stefan ve Ashley dışarda konuşurken Eleanor yanıma gelip beni hala sevdiğini ve eğer onunla olmazsam Ashley'e zarar vereceğini söyledi.Ona birşey olmasına katlanamazdım.O benim herşeyimdi.Onu kendimden soğutmam lazımdı.Attığım twitlerde verdiğimi röportajlarda onu sevmediğimi ima edicem.Böylece onu kullandığımı düşünüp benden nefret edecek.Eğer etmezse daha çok acı çekerdi. ASHLEY'NİN AĞZINDAN Eve geldiğimde kendimi yatağın üstünde buldum.Gözyaşlarımdan bütün kumaş ıslanmıştı.Ve biraz sonra kapı çaldı.Açmaya gittiğimizde karşımda Melike vardı.Şu an ona ve Demi'ye çok ihtiyacım olduğu için onu görür görmez boynuna atladım.Melike bni teselli etmeye çalışıyordu.Sonra içeri gitttik.Zayn ona herşeyi anlatmıştı.Ardından Demi'de geldi.Ve olanları anlatınca ayağa kalktı hem evin içinde dolanıyor hemde bana bağırıyordu -"Ben sana ne demiştim?.Erkeklere gven olmaz!! En başındn ona güvenme bu çocuklar böyledir kızları oyuncak gibi görürler!Şimdi ne yapıcaz? Sen tekrar eski günlere döneceksin.Ben yine seni her gün barlardan mı toplayacağım!! Ya kendi-" Melike ayağa kalkarak sözünü kesti -" Kes sesini Demi ne halde olduğunu görmüyor musun?" Demi birden bana baktı.Kızarık gözlerle ona yalvarırcasına bakıyordum.Kafamı eğdim.Yanıma geldi ve eğildi.Parmaklarıyla ona bakmamı sağladı -"Ben çok özür dilerim Ash.Sadece böyle üzülmeni istemiyorum." Ona sarıldım.Birden aklıma twitter geldi.Hemen onu açtım ve kızlarla kahkaha atarken fotoğrafımızı çekip koydum.Onlar ne yaptığımı daha anlamamıştı.Fotoğrafın altına da mutluyum ve artık hep mutlu olacağım yazdım.10-15 dk sonra istediğim olmuştu ve Lou fotoğrafımı görüp bi twit attı.Hayatımdaki en saçma ve en büyük hata sevdiğimi sandığım birine seni seviyorum diyerek 1 yılımı boşu boşuna onu özleyerek geçirmemdi, yazmış.Şimdi kalbim hiç olmadığı kadar kırılmıştı.Bana yaptıklarına bile katlanırdım ama bana nasıl hayatımdaki en büyük hata derdi.Ondan intikamımı almam lazımdı.Hiç beklemediği birşey yapacaktım.Kızların yanıa geötim televizyona Zayn çıktı Perrie ile bir barın önünde öpüşüyordu.Melike donup kalmıştı.Telefonu ona uzattım ve aramasını söyledim.Aradı Zayn açtı ve Melike bağırmaya başladı -"Lanet olsun sana nasıl güvendim,zaten en başından beri bana olan aşkın yalandı dimi?" Biraz bekledikten sonra -"Hayır sus sakın birşey söyleme bitti herşey bitti anladım mı beni bay kendini beğenmiş!!" 2 YIL SONRA Size intikamımı alacağımı söylemiştim.Hatırladınız mı? O günlerin üstünden iki yıl geçti.Size herşeyi anlatmalıyım.O günden sonra sürekli Stefan'la görüştük ve Lou'nun intikam planı aklıma gelincede onunla çıkmaya başladım.Evet aslında onu kullandım.Biliiyorum bu kötü birşey ama Lou için değer.Stefan ve Lou görüşüyorlardı ama biz çıkmaya başlayınca kavga ettiler.Lou alkol ve sigaraya başladı ama sonra Eleanor sayesinde o kötü günlerimi attlattım die açıklama yaptı.Ama ben hala sürekli alkol aldığını biliyorum çünkü Lou bir kere başlarsa kolay kolay bırakamaz.Her defasında Eleanor'u ne kadar sevdiğni dile getiriyor ki artık bunlar beni rahatsız etmiyor.Bende her gün Stefan ile fotoğraflarımı twittera koyuyorum.Kıskandığını biliyorum her fotoğrafımızdan sonra beni sevmediğini ima eden twitler atıyor.Bunlarada alıştım cvp bile vermiyorum. Sabah kalktım.Bugün one directionun burada imza günü varmış.Gazeteden öğrendim ama Stefan'la yemeğe gicektik.Hemen onu aradım -"Hey Stefan günaydın" -"Günaydın aşkım.Bişey mi oldu?" -"Yok ayır birşey olmadı.Sadece bügün yemeğe gelemicem.Özür dilerim bana kızdın mı?" -"Hayır tabiki yrn görüşürüz." -"Görüşürüz aşkım seni seviyorum." -"Bende seni." Aslında bazen Stefan'dan hoşlandığımı düşünüyorum çok tatlı.Ama ben tabiki Lou'yu seviyorum. One Direction birazdan hayranlara imza vermek için karşımızda olacaktı.Onu 2 yıldır televizyon haricinde görmemiştim.Heyecandan kuduruyorum.SOnra telefonuma msj geldi.Gizli numaradan. " Burada olacağını,beni asla bırakamayacağını biliyordum :) xx" yazıyordu.Off bu kacıncı.2 aydır hep bu gizli numaradan seni özledim,seni seviyorum affet beni Stefan'ı sevmediğini biliyorum lütfen ayrıl beni üzme gibi msjlar alıyorum.Ama fazla kafama takmamıştım.Kimseye birşey söyleyemedim.Şimdi ise...1 dk benim buraya geleceğimi kimse bilmiyor.O zama bu...Tanrım bu Louis'ti zaten nasıl tahmişn edemedim.Beni hala sevdiğini biliyordum ama bana msjlarında bunu söylemesi çok hoşuma gitmişti.Gözyaşlarım akmak üzereydi.Hadi ama bu kadar sulu göz olmalı mıydım?O anda sıranın bana geldiğini anladım.Beni görünce bilmişlikle gülümsedi.Ardından özlemle gülümsedi ve -"Beni unutamadın dimi aynı sni unutamadığım gibi." Yine beni kullanmasına izin veremezdim. -"Hayır sadece imza almaya geldim." ALayla gülümsedim.Buna bozulmuştu.Cebinden yarım bir fotoğraf çıkardı.Bu bizim fotoğrafımızdı.İlk çıkmaya başladığımızda bunu ikiye bölüp asla yanımızdan ayırmicaz diye söz vermiştik.Masanın üzerine koyu ardınan bilekliğni gösterdi. -"İkisinide yanımdan ayırmadım." O anda elim direk cebime gitti.Fotoğrafın yarısı bendendi ve bende hiç yanımdan ayırmamıştım.Masanın üzerine koyu fotoğrafları birleştirdik.Liam,Zayn,Harry ve Niall dikkatle bizi izliyordu.Bana bakıp gülümsedi -"Peki ya kolyen?" Boynumdan çıkardım ve ona gösterdim.Bunlar bilerek yapmamıştım.Sadece içimden bi ses sürekli yapmamı söylüyordu.Bu sese karşı koyamadan istemsizce yapmıştım tüm bunları ve bana -"Sende yanından ayırmamışsın çünkü beni seviyorsun." dedi ona doğru eğilip kulağına fısıldadım -"Hayır.Kendini bu kadar önemseme bunları seni sevdiğim için taşımıyorum buraya sadece canını yakmak için getirdm.Ben Stefan'ı seviyorum ve ona aidim." Acı çektiği belliydi.Yapmak istediğimde buydu.Onu böyle görmekten nefret etsemde bunu yapmak zorundayım.Ve bunları hiç yanımda ayırmamıştım,onu sevdiğim için ayırmamıştım, söylediklerince haklıydı.Ardından beni bileğimden tutarak çekiştirdi.Arabay bindirdi.Dİrenmiyordum çnkü bana zarar vermeyeceğimi biliyordum.Karanlık bir yere geldik.Ormanda galibna heryerde ağaç vardı beni zorla arabadan indirdi.Tamam şimdi korkmuştum. -"Louis,Louis ne yaptığını sanıyorsun neden buraya geldik.Kafayı mı yedin! Bana cevap ver." Tam o an beni yere fırlattı ve cebinden bıak çıkarı.Tanrım üstüme geliyordu.Ve birden...
![](https://img.wattpad.com/cover/11358609-288-k894921.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
I miss you (louis tomlinson )
Fanfictionİki aşığın hikayesi acı ve sevmek .... MERHABA :) Yeni kapak için BayanWebo'ya çok teşekkürler .Çok güzel olmuş.Okuduğunuz için Teşekkürler ;)) <3 <3