3.Bölüm

192 15 0
                                    

Tam o and bir sürü flaş patladı.Lou aniden geri çekildi.Bizim öğrenilmememiz lazımdı yoksa hayran kaybederlerdi.Şimdi ne olcaktı.Onu tekrar kaybedemezdim...Sadece birbirimize bakabiliyorduk.Biliyordum.Beni yine bırakacaktı.O anda bileğimden tutup sürüklercesine beni sahne arkasında soyunma odasına götürdü (sapık değil merak etmeyin :D).Ellerimi tutup gözlerime baktı.Şimdi yapacağı şey yüzünden özür diler gibiydi.O bakışı biliyordum.Bunu yapmak istemiyorum ama affet beni lütfen bakışıydı.Anlamıştım.Tekrar gidiyordu,tekrar terk ediliyordum.Beni arkasında bırakıp yoluna devam edecekti ve belki yine beni günlerce,haftalarca,aylarca arayıp sormazdı.Belki unutamayacaktı ama arayıp sormayacaktıda.Ben şimdi onu nasıl unutacaktım.O günleri tekrar yaşamak istemiyordum.Yalvarırcasına            -"Louis,lütfen bunu yapma." Arkasını döndü elini bırakmıyordum.Bana baktı.           -"Ashley,herkes öğrenicek..." Ağlamaya başlamıştı.Zaten o da ağlamaklı konuşuyordu.Elini bıraktım.Gitmesine iizin vermeliydim.Arkasına bakmadan koşmaya başladı.Sahneye çıktı.Odadaki televizyondan izliyordum.Mikrofonu aldı.Konser bitmiştir.Herkese iyi geceler dedi ve çocuklara gelin işareti yapıp içeri girdi.Yanıma gelmesini bekliyordum.Kapı açıldı.Hızla kapıya döndüm ama o değildi.Kahretsin,o değildi.Gelen Zayn,Melike ve Demi'ydi.Demi hemen beni yerden kaldırdı.Yerden mi?Yerde olduğumu bile bilmiyordum.Ağlamaktan şişmiş gözlerimle Zayn baktım.          -"O gitti mi?" Zayn de yanıma geldi elimi eline alıp          -"Ash, ben üz-" Cümlesini bitirmesine izin vermeden odadan çıktım tam arka taraftan çıkarken flaşlar yeniden patladı.Aldrış etmeden kapıyı açtım.Ve flaşların ardında siyah bi araba gördüm.O anda telefonuma msj geldi.Yabancı numaraydı.Ben Lou arabanın içindeyim.Beni gördüysen hemen buraya koş  yazıyordu.Koşmaya başladım.Arabaya bindim.Çok hızlı gidiyorduk.Ona baktığımda sinirli gözükmüyordu.Sahile gelmiştik.Arabayı durdurdu ve            -"Bana kızdın mı?"             -"Neden bunu bana yapıyorsun?Bide veda etmek için mi getirdin beni buraya.Biliyorum herkes bizi öğre- " İşaret parmağını dudaklarıma götürüp susmamı söyledi.            -"Ne! Sana veda etmek mi sen neyden bahsediyorsun Ashley?Sana daha az önce seni bir daha hiç bırakmayacağımı söyledim.Hem seni bırakamam o günleri tekrar yaşayamam."            -"Ama,b-ben beni orda bıkarınca ve bana öyle özür dilercesine bakınca gideceğini sandım."            -"Asla böyle bişey yapmicam biz hep mutlu olacağız."            -"Konseri bu yüzden mi yarıda kestin?"            -"Evet.Ve Zayn'le kızlara sana bakmalarını söyledim.Yanına geldiler mi?"            -"Evet." Ona sarıldım hemde sıkıca hiç bırakmayacak gibi.Sonra kulağıma fısıldadı:            -"Biraz soğuk oldu sanırım.Seni eve bırakayım mı?" Arkama yaslanınca            -"Eğer sen ve çocuklarda gelirse olur" Gülüyordum.O da gülümsedi.Bu gülümsemesini çok seviyordum.            -"Tabii neden olmasın çocukları arayayım." O an aklıma Zayn'in Melikeye bakışları geldi ve bende Melike'yi aradım.Hemen açtı           -"Selam.Melike nerdesin?"            -"ASHLEY! Nerdesin sen ? Kiminlesin,iyi misin? Bi anda nereye kayboldun ?" Hepsini tek nefeste söylemişti.            -"Şştt.Ben iyiyim Melike.Lou ile birlikteyim.Uzun mesele boşwer.Birazdan eve bana gidicez çocuklarda gelicek sizde gelin."            -"Çok sevindim.Tamam zaten Demi yanımda" Hoşçakal deyip telefonu kapattım.Lou da konuşmayı bitirmişti.            -"Aşkım ben seni eve bırakayım sonra çocukların yanına dönücem biraz işleri varmış onları halledip gelicez" Bana aşkım mı demişti.Bu pek Louis'e göre bir hareket değildi.Yüzümde anlamadığım bi gülümseme oluştu.O da yüz ifademe güldü.Elimi tuttu ve arabayı sürmeye devam etti.Eğer bu bi rüyaysa hiç uyanmak istemiyordum.Sonsuza kadar.           Sonunda  eve gelmişttim.Lou yanağıma küçük bir öpücük kondurdu ve             -"Yarım saate geliriz." Bende onu aynı şekilde öptüm ve            -"Bekliyor olacağım" Eve girdiğimde Demi ve Melike evdeydi.Sanırım Demi yedek anahtar Demi'deydi.Hemen yanıma geldiler.Herşeyi anlattım.Sonra Melike'ye takılmadan edemedim.           -"Zayn'in sana bakışlarıda gözümden kaçmadı yanlız"  Kıpkırmızı olmuştu.Devam ettim

      -"Sende ondan hoşlanıyorsun dimi."           -"Hayır ya bu nerden çıktı şimdi."Demi'yle birlikte ayağa şarkı söyler gibi            -"Aşıksın" demeye başladık sonunda kulaklarını elleriyle kapatıp             -"Tamam ya belki biraz" dedi o anda kapı çaldı.Çocuklar gelmişti.Lou benim yanıma oturdu.Çok özlemiştim onlarıda.Koyu bir sohpete daldık.Lou inkar edecekti birlikte olmamızı ama herşey albüm satışları içindi.O sırada            -"Kimsenin karnı acıkmadımı ya ben çok acıktım" Niall'ın sözümü kesmesini beklerken sadece            -"Ben pek aç değilim.Evde yedim yedi" Vay canına Niall acıkmamamştı.Ama pek fazla üstnde durmadık.Ben mutfağa birşeyler hazırlamaya giderken Zayn'ide bana yardım etmesi için çağırdım.            Mutfakta onun ağzını arayacaktım.Zaten içerde de Melike'ye bakıp duruyordu.Dolaptan birşeyler çıkarırıken o da tabakları hazırlıyordu            -"Eee Zayn şu yeni kız çok tatlı dimi?"            -"Ha? Kim" Salağa yatıyordu.Ama ben anlamıştım.            -"Hadi ama kimden bahsettiğimi çok iyi bliyrosun."Bana döndü ciddi bir tavırla            -"Tamam Ash.Sen yabancı değilsin ve bana bunu yardım edebilecek ttek kişisin.Ben Melike'den sanki hoşlanmaya başladım.Ama ona nasıl açılacağımı bilmiyorum.Sence ne yapmalıyım?" Bu soruyu sormasını bekliyordum zaten.Ona yardım edecektim çünkü o da Louis ve benim ilk randevumuzu ayarlamıştı.            -"Tamam şöyle yapalım.Ben Melike'nin yardımına ihtiyacım olduğunu söyleyeyim.Sonra o gelince bişey bulup içeri giderim.Sende o sırada ona açılırsın olur mu?           -"Tamam hadi çabuk ol." Heyecanlanmıştı.Çok komik hareketler yapıyordu sanırım sakinleşmek içindi.Zaten bu çocuğu hiç anlayamamıştım.            İçeri gidip Melike'yi çağırdım.Demi biraz bozulmuştu.Sonuçta kaç yıllık arkadaşımı değil yeni tanıştığım birini çağırmıştım.Ama birşey demedi.Onun arkasından mutfağa gittim.Girer girmez ikiside kıpkırmızı olmuştu.            -"Benim tuvalete gitmem gerek.Birazdan gelirim." Tuvalet mi? Başka birşey bulamamış mıydım? Neyse hemen içeri gittim ve onlara anlattım.Şaşırdılar.Bekliyorduk çünkü hepimiz neler olacağını merak ediyorduk.                                    ZAYN'İN AĞIZINDAN            Onu görünce sanki kalbim yerinden çıkacakmış gibi oluyordu.Nasıl söyleyecektim.Ama bir yerden başlamalıydım.Sandalyeye oturup yemek hazırlamasını izledim.Sonra birden            -"Çok güzelsin" Birden ağzımdan çıkıverdi.Neden söyledim ki bunu ben? Off ya beni terslerse.           -"Teşekkür ederim" Çok tatlı gülüyordu.Yanına gittim            -"Şey Melike.Ben birşey merak ediyordum.Acaba erkek arkadaşın var mı?"            -"Hayır.Ama senin galiba kız arkadaşın var çünkü sabah magazin haberlerinde sizi el ele gördüm." Off bunu biliyordu.Ama biz Perrie ile sadece Little Mix'in başarısı için çıkıyorduk.            -"Şey, evet ama-" Daha evet diyip onaylamamla sanki yalanlamamı bekliyormuşta ben doğrulayınca yıkılıp, daha fazla dinlemek istemiyormuşçasına geçiştirdi ve           -"Baksana zaten önemli değil! Yardım ette şunları içeri taşıyalım!!!" İyide bu bana neden bağırmıştı şimdi?Anlamadım ama daha fazlada üstüne gitmek istemedim.                               ASHLEY'NİN AĞIZINDAN            İçerde Louis'in yanına oturdum.Onlarada anllattım çok şaşırdılar.Ama Lou'nun yüzünde garip bi ifade vardı sanki birşey söylemek istercesine ve sonra             -"Ashley benden sonra, erkek yani başka biri oldu mu?" Başımı omzuna koydum.            -"Hayır tabii ki Lou senden başka kimse olamaz." dedim.Ama sanki söyleyeceği bu değildi.Neler oluyordu?                                                   LOUİS'İN AĞIZINDAN            Ona artık bunu söylemeliyim.Saklayamazdım.Eğer benden değil başka birinden öğrenirse bana daha çok kızardı.Ama nasıl söyleyeceğimi bilmiyordum.Hemde benden başka kimseyle bir ilişki yaşamamışken... 

I miss you (louis tomlinson )Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin