Yıkık dökük bir bodrum katına girdiler upuzun bir merdiven vardı. Kardeşilerini hemen görmek isteselerde korktukları için yavaş yavaş adımlarla merdivenden çıkıyorlardı.
Lucy tatlım ağlama yanıma gel birşey olmayacak.
Her duvarda garip garip yazılar ve resimler vardı. Küçük tek hücreli odalar vardı Colt delikten baktı. Bir kadın deli gibi sallanıyordu odanın içinde. Yaklaşık altı yedi küçük oda vardı ve hepsinde bir insan kalıyordu. Ürperticiydi kardeşlerini bulsalar bile nasıl kurtarcaklardı ki... Önlerine çıkan her kapıya giriyorlardı. Artık adamın ne yapacağı umurlarında bile değildi tek istedikleri Emmayı canlı bir şekilde bulmaktı. kocaman bir kapı vardı üstünde siyah bir şekilde "Rick in Oyunu" yazıyordu. Sonra kapı açıldı.
Hey meerhaba ahmaklar oyuna hazırmısınız?
patttttttt..
Lucy ve Colt gözlerini açtıklarında karanlık bir odadaydılar.
Lucy; Hey colt burda mısın?
Colt; evett evett buradayım of tanrım...
lucy: ne yapacağız Colt elimiz kolumuz bağlı...
Bir anda ışıklar açıldı. Emma yerde eli bağlı yatıyordu. lucy; aman tanrım emma burda coltt.. Emma gözlerini yavaşça açtı.
lucy: sen iyimisin emmacımm? kim bu adam ne yapacak bize?
karşımızda bir hopörlorden ses geliyordu. " evet beni iyi dinleyin. Şimdi sizinle bir oyun oynayacağız, şu önünüzdeki saati görüyorsunuz değil mi? üç saat içinde Colt sen, parmağını keseceksin, Ve Emma mı yoksa Lucy nin mi yüzü güzel karar vereceksin karar verdikten sonra yüzünü parçalayacaksın , Ne güzel değil mi herşey abiğinizin elinde deme kızlar hahha?
Lucy;heyy sen piskopatmısın gerizekalı bırak bizi?
Colt; Nediyorsun lan sen eline ne geçecek?
Emma delice ağlıyordu.
COLTun GEÇMİŞTE YAPTIĞI HATALAR BAŞINA NELER GETİRECEK?