Taehyung ilk kez bu kadar heyecanlanmıştı. İşte sonunda bekledi gün gelmişti. Mutluluk kapısını çalmaya başlamıştı. Tek yapması gereken kapıyı açıp onu içeri almaktı. Ardından kapıyı kilitlemeliydi ki bir daha dışarı çıkmasın!
Avuçları terliyordu, başı ağrıyordu ve yiyecek tırnağı neredeyse kalmamıştı.
Yanında oturan Jimin'e baktı. Jumgkook'la görüntülü konuşuyorlardı. Belki bir gün Bogumla görüntülü konuşup birbirlerine karşı 'seni çok özledim' gibi cümleler kurarlardı. Bunu düşünmek bile kalbine iyi gelmiyordu. Kafasını uzatarak Jiminin omzuna kafasını koydu. Ekrandan gözüken Jungkook'a selam verdi. İlk zamanlar Jungkook'dan pek haz etmemişti. Daha doğrusu Jiminle çıkmaya başladıklarında. En yakın arkadaşını elinden almış gibi hissediyordu. Düşüncesi hala değişmemişti. Jimin Jungkookla o kadar fazla zaman geçiriyordu ki biraz da olsa elbette kıskanıyordu.
Dediğim gibi kıskanma durumu hala devam etsede Jungkook'u seviyordu. Jimin onunla mutluydu ve bu Taehyungu da mutlu ediyordu.Sabahtan beri hiçbir şey yememişti ve bayılacak gibi hissediyordu. Ayağa kalkarak mutfağa doğru adımladı. Köşede uyuyan Yeontan'ı görünce gülümsedi.
Onu sahiplenmesi belki de verdiği en iyi karardı. En zor zamanlarında onunla zaman geçirmiş, kafasını dağıtmıştı. Küçük dostu sevgisini her zaman hissettiriyordu.Buzdolabının kapağını açınca pek de umduğunu bulamamıştı. Şuan Jiminin evindeydi ve Jimin yılın her dönemi diyette olduğu için dolabı sadece meyvelerle ve bir kaç çeşit sıvıyla doluydu. Köşede kalmış elma poşetinden bir elma seçerek yıkadı. Büyük bir ısırık alarak salona geri döndü. Jimin görüşmesini bitirmiş televizyon izliyordu. Bir yandan da su içiyordu. Belki de günde 4 şişe su bitiriyordu ve bu onun için hala yeterli değildi. Taehyung 1 bardak bile içmek istemiyordu oysa ki. İşte en yakın arkadaşların böyle zıt noktalarının olması Taehyunga her zaman tuhaf gelmişti ama yanında olunca en mutlu hissettiği kişi Jimindi.
Jimin arkadaşını görünce gülümsedi
"Elmalarımı sakın bitirme domuz! Kabız olmuşum elma yemem gerekiyor."
Dedi. Taehyung yüzünü ekşiterek koltuğa oturdu
"Bu gereksiz bilgi için teşekkürler"
Jimin gülümsedi.
"Ee anlat bakalım. Heyecanlı mısın?"
Taehyung yarım bıraktığı elmayı yanında ki sehpaya bıraktı. Hemen bağdaş kurarak tamamen Jimine döndü.
"O kadar heyecanlıyım ki anlatamam! Birlikte sinemaya gideceğiz ya. Çok romantik değil mi?"
Jimin arkadaşının tavırlarına şaşırmıştı. Aşk insanı nasıl da değiştiriyordu!
"Daha geçen gün Jungkookla buz pateni yapmaya gittik diye kusan Taehyung'a noldu? Ki buz pateni çok daha romantikti bu arada!"
Taehyung büyük bir kahkaha bahşetti arkadaşına. Jimin dostunu böyle gülerken gördükçe gözlerinin içi parlıyordu.
"Nasıl yapacağım bilmiyorum ama sanırım bu akşam ona açılacağım. Olacaksa olsun artık!"
Jimin kafa salladı
"Bence de uzatmaya gerek yok. Söyle gitsin. Hem sanırım o da senden hoşlanıyor. Yani ben öyle düşünüyorum."
Taehyung iki elini kafasının altına koyarak başını koltuğa yasladı
"Hoşlanıyor mudur cidden?"
"Yani sanırım"
Dedi Jimin. Taehyung şuan o kadar tatlıydı ki ellerini saçlarına götürmeden edemedi. Yavaşça karıştırdı karşısında oturan koca bebeğin saçlarını. Utandığından yanakları kızarmış, gözleri daha da küçülmüştü.
"Hadi uyu biraz. Hem daha çok var. Akşam çok yorulacaksın belli"
Taehyung gözlerini kapattı. Jimin gülümseyerek ellerini yumuşak tutamlardan çekti ama Taehyung mızmızlanmaya başlayınca yeniden okşamaya başlamıştı. Halinden pek de şikayetçi değildi ama söylemeden edemedi
"Aptal..."
❤❤❤❤❤❤❤
Diğer bölüm sinema hadi bakiyiiimmmm
Yazdığım en ciddi bölüm bu herhalde amk slşskcşwk
Vmin sevenlere de inceden ucundan bir armağan bırakmış olayım.
Sizleri seviyorum
My Ex okuyun gözünüzü seviyim
Hadi eyw
Öpüyorum gözlerinizden❤
ŞİMDİ OKUDUĞUN
[sope]+[jikook] +[namjin] ▶Ünlü bir piyanist olan Yoongi ve sıradan bir arkaplan dansçısı Hoseok . 🌟tamamlandı