BLACK BALANCE

BLACK BALANCE ( 5 )

{ BLACK BALANCE ( 5 ) }

" Hemen ambulansa alın "

Hemşire , Chen'i işaret etti ardından sedyeyle birkaç kişi daha geldi . Chen , bedeninin soğuk sedyeyle birleştiğini hissettiğinde insanların konuştuklarını duydu .

" Ne olmuş öyle ? "

" Kolları hep yanmış "

" Ay çocuğun gencecik yaşta yaşadıklarına bak "

Chen , bu kişinin kendisi olmaması için dua ediyordu . Korkudan gözlerini daha sıkı kapattığında tanıdık bir ses duydu . Bu kurtardığı çocuğun sesiydi .

" O iyimi ? "

" Şimdilik hayır ciddi zehirlenme var ama umarım iyi olacak "

Hemşire , çocuğa soğuk bir şekilde söylediğinde kendisinin Ambulansa girdiğini anladı . Biraz kıpırdanmaya çalıştı ama hiçbir şey hissetmiyordu ta ki birisi elini tutana dek . Sıcak elini soğutan bir çift el duruyordu elinin üzerinde . Chen , kaşlarını çattığında o kişi konuştu .

" Chen merak etme çok iyi olacaksın ben buradayım "

Bu ses fazlasıyla tanındıktı . Chen , aklından o deli adamın olduğunu düşündü ama o her konuşmanın içinde ' Ben senin köpeğinim ' diyordu .

" Ben senin Köpeğin Xiumin'im "

Xiumin , Chen'in elini daha sıkı tuttuğunda Chen , içinde geçirdi ' İşte bu da bana kapak olsun ' . Ambulans birkaç dakika sonra durdu ve hızlı bir şekilde sedyeyi çıkardılar . Birden elinde ki soğukluk gitmişti Xiumin , onun elini bırakmıştı . Chen elini - hafiften - oynattı . Fakat yine de elini tutmamıştı . Burnuna o hiç sevmediği koku geldiğinde - tipik hastane kokusu - içeriye girmişlerdi . Chen , kendini iyice yalnız hissetmişti . Şu anda kimsesi yokmuş gibi hissediyordu ve bu korkunç bir duyguydu . Chen'i sedyeyle odaya götürdüklerinde Xiumin , sadece alt katta bekliyordu . Chen'e birşey olmaması için iyi şeyler düşünmeye çalışıyordu .

}{ }{ }{

" Ziyaret edebilirsiniz "

Hemşire , Xiumin'e gülümseyerek söyledi . Xiumin , oturduğu ve uyumak üzere olduğu yerden kalktı . Hemen merdivenleri uçarak Chen'in odasına vardı .

" Chen ... "

" Seni özledim "

Chen , hafiften gülümseyerek söylediğinde Xiumin , birden duyduğu şeyle donmuştu . Baş parmağıyla ' Ben mi ? ' diye işaret ettiğinde Chen , yavaşça kafasını salladı . Xiumin , arkaya baktı , kimse yoktu . Kafasını kaşıyarak konuştu .

" Tabiki de ben . Başka kim olacak "

Xiumin , aptal aptal gülerken bu sefer Chen , konuyu dağıttı .

" Acıktım Xiumin "

" Hemen yemek ... Dur bir saniye ne dedin . Xiumin ? "

Xiumin , yine baş parmağıyla ' ben mi ? ' diye işaret ettiğinde Chen , yine kafasını salladı .

" Tabiki de ben . Başka kim olacak . "

" Xiumin acıktım "

" Ah peki , ne yemek istersin ? "

Xiumin , Chen'in yatağının ucuna oturdu ve ince bir ses tonuyla sordu . Chen , biraz - uzun bir süre - düşündükten sonra cevap verdi .

" Canım çok ... Çubukta sosli çekiyor "

" Çubukta sosis mi ? Hemen alıp geliyorum iyice dinlen ^_^ "

Xiumin , Chen'in yanağından öptüğünde hızla odadan kaçtı . Evet , kaçtı çünkü orda kalsaydı Chen , onun ağzını burnunu dağıtabilirdi .