İyi Okumalar
/Yazardan/
"Ne yani arkadaş olmak istemediğini söyleyip seni öptü mü?!"
Kızaran yanaklarını tuttu ve "Daha kaç kere daha izah edeceğim sana? Böyle oldu işte!" Bu gidişle yanaklarının sıcaklığından bayılacaktı.
"Daebak, bak sen küçük tavşana."
"Daha geçen gün fetüstü lan."
Chaeyoung ile Jin'in arasında geçen konuşma ile gözlerini devirdi Lisa. İyice saçmalamaya başlamışlardı.
"Yah! Benden önce sevgili yaptığın için tekmeleneceksin Lisa!"
"Aynı şey Kook için de geçerli. Güzelce dayak yiyecek!"
Lisa elini sertçe masaya vurup ikilinin irkilmesini sağladı. "Birincisi, yapmadığım bir şey yüzünden asla dayak yemem Unnie. Biz sevgili değiliz ne saçmalıyorsunuz?"
"İkincisi ise madem çok sevgili istiyorsunuz adaylarımız tam da buraya geliyorlar." Lisa'yı duyan ikili hızla arkalarını döndüler ve gelen Jimin ile Jisoo ikilisi ile karşılaştılar.
İki gün önce boyattığı uzun kızıl saçları ile kırmızı bluzu ve siyah eteği, boynunda olan şirin kolyesi ile tam bir melek gibiydi. Küçük ama dolgun olan dudaklarına sürdüğü kırmızı ruju kalp gibi gülümserken adeta 'Ben buradayım' der gibi bağırıyordu.
Jimin ise dünden kalma görünüşü ile bile insanları kendine hayran bırakıyordu. Dağınık sarı saçları ve -muhtemelen- aceleyle giyindiği siyah t-shirt ve pantolonu ile yine de harikaydı.
İkisi kampüse girdiği zaman tüm bakışlar onlara dönmüştü. Gerçi kim olsa dönerdi. Çünkü onlar Kim ve Park kuzenlerdi.
Kim Jisoo; namı diğer Jisoo. Park Jimin'in kuzeni olup etrafta iyilik meleği olarak bilinirdi. Bulunduğu ortama neşe saçar, varlığını hemen hissettirirdi. Jimin'in aksine ise karşı cinsine pek sıcak yanaşmazdı. Erkeklerin sadece kalp kırıcı olduklarını düşünürdü. Bu tezini de Jungkook ve Jimin tamamlıyordu.
Park Jimin; Jimin adı ile de bilinen klasik playboy tipi. Uçkuruna düşkün olmasının yanı sıra aslında kızlara çok değer verir ve onları el üstünde tutar. Bu yüzden herkese mavi boncuk dağıtır gibi bir izlenimi vardır. Bunun aksine yakınlarına karşın oldukça kibar ve yumuşaktır. Onu kızdırmadığınız sürece etrafta tüy topağı gibi yuvarlanır.
Her neyse, konumuza dönelim.
İkili kampüse girdikleri an, Jimin ile Rose göz göze geldi. Rose şaşırdı. Evet Jimin ile eskiden yakınlardı fakat bu uzun bir zaman önceydi. Artık Jimin onunla muhattap bile olmuyordu.
Abartılı bir şekilde göz devirdi ve önüne döndü. Lisa yanılıyordu. Evet, belki Jimin onun ilk zamanlarda tanıdığı Jimin olsa ondan hoşlanabilirdi. Fakat iş işten geçmişti.
İşler Jin için ise tam tersiydi. Jisoo ile takıldığı arkadaş grubu vasıtasıyla tanışmışlardı ve yakın olmamalarına rağmen ona vurulmuştu. Şimdi ise üç buçuk yıllık platonik bir ilişki içerisindeydi. Jisoo'ya deliler gibi aşıktı.
"Selam Lisa, nasılsınız?"
"İyiyiz Jisoo sizden naber?"
"Bizden de iyi. Otursak sıkıntı olur mu? Biraz sıkıldık da." Rose ise Lisa'nın onaylamaması için adeta gözleri ile yalvarıyordu ona.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
[Eυρнояια]あLιsκοοκ
Fanfic"Eυρнояια, kendini aşırı derecede mutlu hissetmeye denir." Çilekli_Muz: Bir oyun oynayalım mı Jeon? jUnGgUk: Sen de kimsin? Çilekli_Muz: Bana cevap verdin. Bunu evet olarak kabul ediyorum Gguk Texting×Instagram Cover by: @Gahashira 2019|©haneullius