3

599 94 11
                                    

Kendini biraz sakinleştirdikten sonra korka korka bebeğin yanına gelir ve uygulamayı açar. Bu sefer şu soruları sorar:

'Adını merak ediyorum. Adın ne?'

'Çocuk musun yoksa genç ya da yaşlı mı?'

'Neredesin? Yani bebeğe bağlı mısın? Yoksa...ımm... neredesin?'

'İyi biri misin?'

'Beni seviyorsun değil mi? Ha ha ha.'

'Mutlu musun yoksa üzgün mü?'

'Ne yapmak istersin?'

'Evde seni rahatsız eden bir şey var mı?'

Luhan'ın aklına başka soru gelmez ve üstünü değiştirip biraz hava almak için dışarı çıkar. Geldiğinde sorularla eşleşen cevaplara bakar.

'Adını merak ediyorum. Adın ne?' - Sehun

'Çocuk musun yoksa genç ya da yaşlı mı?' - Genç

'Beni seviyorsun değil mi? Ha ha ha.' - Sevdim

'Ne yapmak istersin?' -Yaşam

'Evde seni rahatsız eden bir şey var mı?' - Su

Artık Luhan tamamen satıcının bir yalancı olduğunu anlar ve Jongin'in gerçekten bebeğe musallat olmuş bir hayaleti satın aldığına içten içten küfür eder. Cevapları okuduğunda Luhan'ın korkusu azalmaz. Aksine artar. Çünkü adının Sehun olduğunu öğrendiği ruh iyi ya da kötü biri olup olmadığı sorusunu yine cevaplamaz. Luhan onun zaten evdeki davranışları yüzünden pek de iyi biri olmadığını bilse de 'iyi' kelimesini okumak en azından şimdilik kendini biraz da ola iyi hissetmesine sebep olabilirdi. Sehun kendisini sevdiğini söylese de Luhan inanmamıştı.

Yaşam cevabını almak Luhan'ı korkutmaktan daha çok üzmüştü. Sonraki soruya 'su' cevabını da almasıyla Sehun'un ölüm nedenini travmatik bir olay olduğunu düşündü. Kendisine genç dese de belki Sehun çok küçük bir yaşta ölmüştü ve istediği hayatı yaşayamamıştı.

İsteyerek ölmeyen birinin yaşamak istemesi de çok doğaldı. Luhan bunları düşündükçe daha çok üzüldü ve Sehun'u alıp dışarı çıkmaya karar verdi. Sehun'u arabanın ön koltuğuna dışarıyı göre bilecek şekilde yerleştirdi. Önce biraz şehirde turladılar. Daha sonra Luhan yemek  ve tatlı yedikten sonra sinemaya gittiler. Komedi filminin ardından sinema salonun çevresinde gezdiler. 

Luhan kendisine içki aldı ve eve gitmeden arabayla biraz turladıktan sonra eve döndüler. Luhan açtığı müzik eşliğinde içkisini yavaş yavaş Sehun'un karşısında sudan konuşarak içti. O gün Luhan'ın evinde tuhaf hiçbir şey gerçekleşmedi.

Ertesi gün Luhan uyanıp kendine geldiğinde uygulamayı açıp Sehun'un yanında gitti. Önce gecenin ardından ona soru sormadığı için özür diledi. Biraz sarhoş olmuştu ve olduğu yerde uyuya kalmıştı. Pek elinde olan bir durum değildi.

Tatlı bir dille özür diledikten sonra Luhan sorularını sormay başladı.

'Dün nasıldı?'

'Gezmek, sinema izlemek hoşuna gitti mi? Sevdin mi?'

'Film sıkıcı değildi değil mi? Ben çok güldüm. Umarım sen de gülmüşsündür.'

'Çok geveze değildim umarım ama içki içince çenem açılır.'

'Beni korkutacak şeyler yapmazsan bence bu şekilde iyi anlaşabiliriz.'

'İyi anlaşırız değil mi? Anlaşırız, anlaşırız. Bence iyi birisisin.'

Luhan gülümseyerek bebeğe baktı ve saçlarını okşayıp kıyafetini düzeltti. Ardından kendini düzeltmek için banyoya ilerledi.

Duştan çıkıp üzerini giyindikten sonra salona girdiğinde aynada gördüğü görüntü ile şokla kalıyor. Bebeği koyduğu vitrinin yanındaki ayna ıslanmış ve oldukça buğulanmıştı ve aynanın üstünde 'Güzeldi' kelimesi yazıyordu. Luhan aynadaki kelime ile donarak bakıştıktan biraz sonra  aynadaki yazı yavaşça kaybolmuştu. Luhan, Sehun'un dünü güzel bulmasına sevindiğini dile getirirken sesi oldukça titriyordu. 

Aynadaki yansımasından da renginin attığını görmek başını döndürmüştü. Yavaş adımlarla banyoya tekrar gidip ıslanan aynayı ve çevresini silmek için eşyalarla döndüğünde her yerin kuru olduğunu gördüğünde ne tepki vermesi gerektiğini bilemez. 

Ertesi günler ufak tefek şeyler dışında evde garip olaylar olmaz. Luhan, Sehun'a sanki ev arkadaşıymış gibi yaşayan biri olarak davranır. Onunla konuşur. Televizyon izler. Dışarı çıkar. Yemek yer ve bazı günler içer. Luhan'ın korkusu artık çok kalmamıştır ve geceleri rahat bir şekilde uyumaktadır. 

Güzel geçen günlerin ardından Sehun yine evdeki eşyaları oraya buraya dağıtır. Luhan, Sehun'un bu davranışına bir şey dememeye karar verir. Akşam arkadaşları ile buluşacağı için Sehun'un biraz bozulduğunu düşünür ve duş almak için banyoya girer. Duş esnasında kabinin dışında tuhaf bir şey duyar. Duşa kabinin kapısının arkasına sinip kapıyı açar. 

Buğulu aynanın üstünde 'Konuşalım' yazar. Luhan korkuyla bornozuna sarındığı gibi banyodan çıkıp odasına koşar. Odasının kapısı o gelmeden kapanır ve kilit sesi duyulur. Luhan zorlar ama kapı açılmaz. Arkasını dönmeye korktuğu için çığlık atar ve Sehun'dan bunu yapmamasını ister.

Kapının üstünde buğulu bir şekilde 'Lütfen' kelimesi belirince Luhan yine çığlık atar. Kapıdaki yazı kaybolup tekrar tekrar belirir. Luhan eliyle ağzını kapatıp biraz sakinleşmeye çalışır. Telefonunun odada olduğunu belirtip kapıyı açmazsa konuşamayacaklarını söyler.

Luhan cümlesini tamamladığında salondan bir şeylerin düşme sesi gelir. Kapıdaki lütfen yazısı su damlaları şeklinde akarken Luhan durumu kabul edip ayağa kalkar. Bornozuna sıkıca sarılır ve salona doğru girer. Salona girdiğinde yerlere saçılmış kağıtları görür.

22 - KiyomiKaizoku

Water DropHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin