14. Bölüm

3.6K 172 9
                                    

Luhan yol boyunca sinirden sahibi ile konuşmamıştı ama Sehun bunun farkında bile degildi. Söylediği şarkıyla keyifle arabayı sürüyordu. Sonunda araba dar bir sokakta durmuştu. Sehun Lulu'suna döndü ve gülümsedi.

"İnelim mi?"

Luhan içinden sinir kusuyordu. Sanki onun fikirlerini önemsiyormuş gibi birde soruyordu. Luhan kapıyı açtı ve sahibini içeride bırakarak arabadan sertçe indi. Kapıyı öyle sert çarpmıştı ki kendisi bile olduğu yerde sıçradı. Kısa sürede Sehun onun yanına ulaşmıştı. Nazikce Luhan'ın kolunu tuttu ve endişeyle yüzüne baktı.

"Sorun ne Lulu?"

Sehun yutkundu. Luhan içinden lanet okudu ve ona baktı. 'Lulu.' Ah bu isim onu eritiyordu. Siniri tamamen yok olmuştu. Az önceki sert davranışını anormal bırakacak şekilde gülümsedi ve kolunu onun elinden sıyırıp elini tuttu.

"Sorun yok sahip."

Sehun gözlerini kırpıştırdı ve Luhan'ın elini sıktı. Luhan sahibinin rehberliğinde bir binaya girdi ve kapıyı çaldılar. Kapı açıldığında karşılarında sacları düz, alnının yarısını kapatan bir çocukla karşılaştılar. Beyaz tenli ve büyük gözlüydü. Aynı zamanda tombul dudakları vardı. Sevimli görünüşüyle kapıda dikilirken gülümsedi. Sehun gözlerini kıstı ve onu süzdü.

"Jongin evde yok mu? Siz kimsiniz?"

Çocuk başını salladı ve konuştu.

"İçeride. Geçin hadi."

Yumuşak bir sesi vardı. Bu Luhan’ın dikkatini çekmişti. Sehun içeri bir adım attığında Luhan'da onu takip etti. Yanından geçtikleri çocuk özellikle Luhan'ı süzmüştü. Luhan bunu farketmiş ancak umursamamıştı. İçeri geçtiklerinde daha salona gelmeden Luhan aldığı koku ile yüzünü ekşitti. Kedi kokukusundan nefret ederdi. Bu Jongin her kimse kedi besliyor olmalıydı. Lanet koku! Luhan kokunun ardından neyin geleceğini biliyordu.

Hapşurmaya başlamıştı. Engelleyemedigi bir şekilde burnu kaşınıyor ve ard arda hapşuruyordu. Sehun endişeyle yanına yaklaştı ve koluna dokundu.

"Neyin var?! Hasta mı oldun?"

Gözlerini kırpıştırdı ve ilgiyle baktı. Luhan, sahibinin ona yaklaşmasıyla biraz nefes alabilmişti ve nefretle karşısında ona sırıtan çocuğa baktı. Sehun kurdun bakışlarını takip ettiğinde çocuğa baktığını gördü. Tekrar kurduna döndü.

"Sorun ne Lulu? İyi misin?"

Luhan'ın yüzünü inceliyordu. Luhan hâlâ delici bakışlarla karşısındakine bakarken Sehun yutkundu. Çocuk karşısındaki koltuğa yerleşti ve sırıtarak konuştu.

"Kurtların kedilere alerjisi olur."

Gözlerini kırptı ve alayla gülümsedi.

" Şey... Kurdunun yanından ayrılmasan iyi olur yoksa her yere pis kurt bahterilerini yayacak. Yanına yaklaşınca alerjisinin durmasına bakarsak bedensel bağınız tamamlanmış."

Gülümsedi ve yanına yerleşen sahibine baktı. Luhan içinde oluşmaya başlayan dönüşümü engellemek için elinden geleni yapıyordu. Çünkü bu lanet koku onun kurt hücrelerini tetikliyordu.

" Yanında olursan senin nefesini kullanabilir."

Çocuk onu şaşkınlıkla dinleyen Sehun’a aldırmadan sahibine döndü ve onun yanağını oksadı. Jongin sırıttı ve kedisine bir öpücük verdi.

"Hoşgeldiniz."

Sehun ve hayvanına bakıp ve sırıttı. Ayağa kalkıp Luhan'a yaklaştı ve elini uzattı. "Memnun oldum. Umm... Adın neydi?"

Luhan derin bir nefes alarak Sehun'un kolundan destek aldı ve ayağa kalktı. Elini uzatıp onunla tokalaştı ve gülümsemeye çalıştı.

"Luhan. Adım Luhan. Bende memnun oldum.. Jongin, adın Jongin'di değil mi?"

Jongin onaylamak için başını aşağı yukarı salladı ve yerine oturup kedisinin omzuna elini attı. Ortam saçma bir şekilde gergindi. Sehun boğazını temizledi ve küçük kurduna döndü. Görüntüyle neredeyse şoka girecekti. Luhan'ın gözlerinin renkli değişmişti ve alev kırmızısına dönmüştü. Nedenini anlamak için Luhan'ı biraz süzdü ve onun Jongin ve hayvanına hırçınca baktığını farketti. Sehun Jongin ile gözgöze gelince Jongin ona 'neler oluyor?' bakışı attı. Sehun'da ona 'bilmiyorum’ bakışını attığında Luhan'ı kaşları çatık kendisine bakarken yakaladı. Yutkundu ve ona gülümsedi. Luhan her an birine saldırıp parçalayacak gibiydi.

MAGICAL PET SHOPHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin