merhaba sevgili okurlarım neyse ciddi olmaya gerek yok dhwhfehe
kitaba başlamadan önce hiç bu kadar okunma alacağını bilmiyordum 4.4k kişi okumuş hepinize teşekkür ederim.ama bu kadar okunmaya rağmen toplam oylar 100 olmamış daha, lütfen okuyanlar oylarınızı eksik bırakmayın. emeklerimin karşılığıksız olduğunu hisseder gibiyim.
bölüme başlamadan önce size biraz sorular sormak istiyorum..
kitabın gidişatı hoşunuza gidiyor mu ?
kitabı severek okuyor musunuz ?
berk ile gözde sizce nasıl bir çare bulacak ?
berk emirin düşündüğü şeyleri öğrenecekmi ?
iyi okumalar ♥
bir berk ile konuşurken, emir sadece donuk halde durup sanki bir şey düşünüyor gibiydi...gibi değildi.. bir şeyler düşünüyordu.
***
1 kaç saat sonra
gözde'den
****
kapının açılması ile dikkatimi oraya verdim demir ve doruk gelmişti,arkalarından da o yaşlı amca.
yaşlı amca boş sandalyeye oturdu ve konuşmaya başladı "hepiniz hoşgeldiniz çocuklar.bu konuşmayı hepiniz gelince yapmayı planlıyoırdum ve oda oldu"
dediğinde rahatça konuşmaya çalıştım ama ilk kelimelerin den sonra bu çalışmam berbat olmuştu zaten "amca boş yapmadan direk konuya geçer misin ?"
deyip tekrar bakışlarımı berke çevirdim,uyuyordu. tipini yediğim.
her yeri yara olmuştu,babamı kendi ellerimle öldüreceğim.
"arkadaşınız ölmek üzere iken bulunmuş" dedi ve ekledi "arkadaşlarınız beni nereden buldular bilmiyorum ama bende eskiden çok iyi bir doktordum, bilirim böyle vakaları." derin bir nefes aldı ve devam etti, biz ise dikkatlice dinliyorduk.
"aynı bacağından 2 defa vurulmuş,nasıl dayandığını bir türlü anlayamadım,elimden geleni yaptım ama uzun bir süre dinlenmesi gerekecek, yarayı temizledim ve sardım. vücudunda da çeşitli yaralar oluşmuş bir çoğunun ise nasıl oluştuğunu anlayamadım. evine kadar yürüyemez,hala ağrısı çok fazla var ve nasıl erken ayılması için bir kaç ilaç verdim."
dediğinde hepimiz birbirimize baktık ve aynı anda hepimizin bakışı berkin bacağına döndü, çok kötü durumdaydı.
sesli yutkunup tekrar yaşlı amcaya döndüm "canı çok yanıyor m-u ?"
dediğimde "başlarda buraya getirildiğinde baygındı,uyandığında inlemeleri hala aklımda. çok yanmış olmalı,yaraları da mikrop kapmıştı,elimden geldiğince temizledim."
dedi ve ekledi
"gerekli ilaçları vereceğim size hepsini bu poşette hazırladım, sabah akşam bir çay kaşığı içse yeterli olacaktır."
dedi ve elinde ki poşeti elleri titreyerek bize uzattı ve tekrar derin bir nefes alarak ak sakallarını düzeltti ve konuşmaya devam etti "yarasını sık sık temizleseniz iyi olacak,poşetin içinde batikon da var. sargı bezleri koydum bayağı"
dedi ve ekledi "hastanın böyle zamanlarda çok ilgiye ihtiyacı var, zten gördüğümde son zamanlarda çok büyük acı çekmiş olmalı"
demir konuşmaya başladığında bakışlarımız ona döndü "eve nasıl götüreceğiz ?"
"ben burada kalmasını isterdim ama uyandığı andan beri gözde diye birinin ismini sayıklayıp duruyor bana bile çok ağır küfürler etti,durumu kötüleşirse hastaneye götürme ihtimalim yok. sizin bakmanız daha doğru olur,zamane doktorları daha iyi ve kaliteli ben elimden geleni yapmaya çalıştım çocuklar."
hızla kafa salladık hepimiz. "o zaman biz gidelim"
dediğimde yaşlı amca tekrar konuştu
bi susmadın amk
"uyandığında size saldırma ihtimali çok yüksek,siz taşırken bir şey yapmaması için bir iğne daha yapmam gerekiyor büyük ihtimalle 3-4 saate uyanacaktır,endişelenmenize gerek yok"
deyip poşetin içinden iğneyi çıkartıp tüpünün içindeki sıvıyı iğneye doldurduğunda korkmaya başladım,küçüklüğümden beri iğneden korkardım bana yapılmaycak olsa bile.
ama şuan bana yapılıyor gibi hissediyordum.
iğneyi tam batıracağı sırada gözlerimi sıkıca kapatıp ellerim ile kulağımı tıkadım.
kulağımı neden tıkadığımı gerçekten bilmiyordum.
***
bir süre sonra
***
berki arka koltuğa yatırmıştık,kocaman olduğu için resmen arabaya sığmıyordu. demir ile ben en öndeydik. emir motorbisikleti ile gelecekti. doruk ise arka koltukta berkin dizlerini kucağına almış rahat ettirmeye çalışıyordu.
bu aralar onda bir tuhaflık olmaya başlamıştı, sanki berkin uyanmasını hiç istememiş gibi.
umarım öyle değildir.
inşallah ben yanlış anlamışımdır.
demirle konuşmaya karar verdim ve onu dürttüm "demir"
"hı ?" dedi arabayı sürerken
"neden gerçek hastaneye gitmediniz ?"
"doktorlara 2 tane kurşun yarasını nasıl açıklamayı düşünüyordun ? hadi bir taneyi yanlışıkla ateşledik diyebilirdik. 2.de mi yanlışıkla diyecektik ?"
dediği şey çok haklı gelmişti ki kafa salladım.
"iyileşecek değil mi ?"
"iyileşecek"
"dimi ? iyileşcek ?"
"evet dedim ya yenge. " dedi sırıtmaya çalışarak ama gözlerinde ki hüznü gördüğümü biliyordu.
"görebiliyorum demir"
"neyi ?"
"gözlerini"
"ee ne olmuş" dedi tedirgince
"gözlerinde ki hüznü görebiliyorum"
cevap vermedi, bir süre.
"ne yapabilirim abi! kaç senelik arkadaşımız.." dediğinde gözleri nin dolmaya başladığını gördüm,doruğa göz attığımda onunda gözleri dolu bir şekilde berki süzdüğünü gördüm
erkeklerde ağlarmış demek ki..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
zoraki tutsak (+18) #Wattys2019
Teen Fiction+18 içerir ♥ dudağım kanamaya başlamıştı,ağzıma gelen kan tadından anlamıştım "mutlu musun ? " dudağı yukarı doğru kıvrıldı ve ellerini belime dolayıp bana yaklaştı "hiç olmadığım kadar..." *** BEN KİMSEYİ OKUYUN DİYE ZORLAMIYORUM,İSTEYEN OKUR İST...