Yeni bir okul yılı başlamıştı. Hermione her yıl olduğu gibi tüm derslere hazırdı. Sabah erkenden uyandı. Duş aldı. Saçları yine fazlasıyla kabarıktı ama yıllardır buna takılmıyordu. Bu yüzden saçını taramaya bile çalışmadan üzerine dar siyah bir pantolon ve bir t-shirt geçirdi. Sonra yatağını düzeltti. Mutfağa gidip bir şeyler yedikten sonra aklına paralarını bozdurmadığı geldi. Muggle paralarıyla alışveriş yapamazdı. Gringotts'a gitmek için hazırlandı. Bozduğu paralarla kendine yeni okul yılı için gerekli eşyaları alacaktı. Mektupta yazanları tekrar okudu. Yanına ona göre para aldı ve evden çıktı. Yol uzundu ama anne ve babası işe gitmişti bu demekti ki onu bırakacak kimse yoktu. Yürümeye başlayan Hermione yolun düşündüğü kadar uzun olmadığını fark edip bankadan içeri girdi. Tabi ki kalabalıktı ve her zaman olduğu gibi cinler işlerini oldukça hızlı yapıyorlardı. Yani sıra hızlı bitecek gibi görünüyordu. Sıranın ona gelmesine 3-4 kişi kalmıştı. Şimdiden hazırlık yapan Hermione, paralarını çıkardı. Tam 400 doları vardı. Okul için ihtayıcı olandan yaklaşık 150 dolar fazla almıştı yani extra olarak kendine bir şeyler alabilirdi. Bunun üzerine mutlu olan Hermione sıranın ona gelmesini bekledi. Sıra ona geldiğinde işlemlerini halledip bankadan çıktı. Bankadan çıkarken Draco'yu görmüştü. Boyu baya uzamıştı ve oldukça ukala şekilde ona çarpmıştı. Hermione arkasından bağırmıştı, duymasına rağmen cevap vermeyip yoluna devam etmişti. Hermione içinden "Ukala şey! Ya bir insan bu kadar mı aptal olur? Daha özür dilemeyi bile bilmiyor." dedi. Draco ise "Ah Hermione! Kim bilir içinden neler diyorsundur? Gıcık etmek için yaptığımı düşünüyorsundur. Ama amacım başkaydı... Emin ol" dedi. Bankadan çıkan Hermione olanı unutmuştu. Bu yıl için olan eşya alışverişini yaptı ve kendine birkaç şekerleme almak için bir dükkana girdi. Dükkanda yine Malfoy'u gördü. Ve kendine birşeyler almaktan vazgeçti, en azından şimdilik. Yeni çıkan bir süpürge modeline bakıyormuş gibi yaptı. Malfoy'un dükkandan çıkıp çıkmadığını yansımasından izledi ve çıkar çıkmaz dükkana girdi. Birkaç atıştırmalık ve şekerleme aldı. Artan parasını çantasına koydu ve evine gitti. Yaklaşık 2 saat sonra Hogwarts'a gidecekti. Yola 1 saat önce çıkması gerekiyordu. Eşyalarını toparladı ve yerleştirdi. Kedisini de alıp istasyona geldi. 9 ile 10. peronlar arasındaki duvardan geçip olması gereken istasyona ulaştı. Boş bir kabin bulup oturdu; Harry ve Ron'un gelmesini bekledi. Kabinin önünden geçerken Hermione'ye bakan Draco durumu çaktırmamaya çalışsa da dışarıdan bakan biri çok belirgin bir şekilde anlayabilirdi. Hermione "Bir şey mi var? " dedi. Draco ise "Hiiiççç... " diye cevap verdi ama söylemek istediği oldukça farklıydı. "Sen varsın ben varım yetmez mi?" demek isterken söylediği şey sadece "hiiiiççç"ti. Sonra uzaklaştı ve başka bir yere oturdu. Harry ve Ron'u gören Hermione onlara sarıldı. Tüm yol boyunca sohbet ettiler. Yaz tatilinde yaptıklarını anlattılar. Güzel bir yolculuktu. Hermione son 20 dakika kabinden çıktı ve Gryffindor formalarını giydi. Artık tam olarak hazırdı. Tren durdu ve Hogwarts'a girdiler. Yeni okul yılı gerçekten başlamıştı:)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dramione
FanfictionYıllardır birbirlerine düşman olan Hermione ve Draco'nun birbirlerine karşı olan düşünceleri yeni okul yılı değişmişti. Gryffindor ve bir bulanık olan Hermione; Slytherin ve safkan olan Draco'nun yasak aşkı nasıl karşılanacaktı. Hem okul hem de Drac...