Ben şimdi gecenin kör karanlıgında uyumaya calışırken senli düşüncelerle ya sen şimdi yastıgına başını koymuş kacıncı uykundasın bilmem
Saat gecenin üçü uyutmuyorsun yine yavaşca dogacak güneş odama bliyorum yine uyutmayacak sensizlin acımasız fısıltısı karanlık kuyular çinde cıkış bir ışık aramak gibi seni aklımdan söküp atmak acızim cok...
Ben yine ıssız sokaklara acılan penceremden yine en parlak yıldızı sececegim seni anlatacagım birtek o karşlık vermiyor hakaret etmiyor sana çünkü herkez aşkına laik olmayan bir alcak diyor senin için dayanamıyorum kızıyorum cok kızıyorum aglıyorum içten sesiz hiçkırıklarla...
Soguk bir şubat gecesi atıyorum kendimi sokaklara her düşen kar tanesi hafifletiyor acımı arnavut kaldırımlarda taze yagmış karlara basıyorum yavaşca bıraktıgım izler sanki maziyi arkamda bırakmamı saglıyor sanki rahatlıyorum...
Üşümüyorum anlamsız sır sıcaklık sarıyor bedenimi üzerimde son bahardan kalma ince bir yelek aşkın ısıtıyor bedenimi ,kimseler yok sokaklarda bacalarda uzun soba dumanları soguktan kısılmış kendine sıcak bir kuytu arayan masum bir köpek .
Yürümek istiyorum karlar üzerinde sadece, acım diniyor düşen her tane karla.
Kaldırıyorum başımı gök yüzüne bagırıyorum son nefesime dek yağ ey kar yağ al acımı al benden onu al anılarını allahım al canımı (acizim)...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
şiire susamış kurak aşklar
Poesíamerhaba arkadaşlar içten ve tertemiz duyguların en acı haliyle yazıya dönüşmesini sağlayan şiir ile sizlerin begenisine çıktım lütfedip değerli zamanınızı ayırıp ilgilendiniz için en içten duygularımla teşekkür eder şiirli günler diler ve gerçek aşk...