3

228 18 23
                                    

Hoodie, Jack'in omzuna kafasını koyduğu an sinirim tepeme attı ve yanlarına uçar adım ilerledim. Yanlarına geldiğimde Jack hızla Hoodie'den ayrıldı. Karşılarında duruyordum ve Hoodie hızla maskesini alıp takmaya çalıştı... O... Ağlıyor mu?

Yavaşça omuzlarından tuttum ve kendime çektip sarıldım. Ağlamasını istemiyorum, ağlatmak istemiyordum ve onun canı yanıyorsa, benim de yanar. Kafamı omzuna koydum ve gözlerimi kapattım.

Fazla ön yargılı davranıp girişmiştim buraya fakat aslında hiçbir şey sandığım gibi değilmiş. Ej, ona meğer sadece destek-vermese de yaşayabilirdi-veriyormuş.

"Masky, ben iyiyim."

Yavaşça geri çekildiğimde konuşmadık ve sadece bakıştık.

Uzun bir süre.

"Hadi, gidelim artık."

Önden yürümeye başladım. Arkamdan geliyor mu diye arkamı döndüğümde olduğu yerde durduğunu gördüm.

"Umm, beraber yürümeliyiz. Biz ikiziz."

Omuzlarını düşürdü.

"Biliyorum... Biliyorum... Sadece... Yanıma gel ve ayı seyredelim."

Gülümsedim ve hızla yanına oturdum. Yaklaşık 3-4 saattir ayrıyız. Bu bizim için uzun bir süre. Ve böyle ayı izleyeli cidden uzun zaman olmuştu. Yaklaşık 3-4 hafta kadar.

"Masky. Bunu yanlış anlama ama... Sadece soruyorum! Lütfen yanlış anlama! Ciddiyim sadece so-"

"Anladım Hoodie, sadece soruyorsun. Ama soruyorsan sor artık."

Ona döndüğümde yavaşça maskesini burnuna kadar çıkarttı ve bana döndü.

"Büyük ihtimal çıkarımlarda bulunucaksın ama, neyse. İşte, soruyorum."

Ben de psikolojik olarak maskemi çıkarttım ve kafama taktım.

"Seni sevdiğimi söylesen tepkin ne olurdu? Sadece merak, Ej ile de bunu konuşmuştuk, herkese soruyorum. Kişiselleştirme yani."

Ne yani? Cidden şimdi sırf sadece bizim resimlerimizi çizdirip bir anda onları alıp kaçtı diye beni sevdiğini falan mı sanıcam? Yok canım. Daha neler.

"Beni sevdiğini söylesen, benim de seni sevdiğimi söylerim."

Kafasını yukarı attı ve başını sıvazladı. Sonra kafasını tekrar indirdi.

"Öyle değil. Arkadaştan fazlası olarak."

"Bana çıkma teklifi falan mı ediyorsun sen?"

"Ya-Masky-ARGH!"

Hızla ayağı kalktı ve bana döndü.

"Tabii ki hayır! Biz seninle arkadaştan fazlası olamayız. Sadece... Sadece aklımdan geçti ve bunu sana sormak kötü bir fikirdi."

Ayağı kalktım bende hızla. Ne demeye çalışıyor bu? Evet, onu arkadaş olarak görüyorum ama benim bildiğim Hoodie geri adım atmaz. Alt tarafı biraz dalgaya aldım diye... Böyle yapmaz...

"Hoodie, özür dilerim. Senin için bu kadar ciddi bir konu olduğunu bilmiyordum. Ben... Ben sadece bu ciddi ortamı biraz yumuşatmak istedim..."

Önüme geldi ve omzuma elini koydu,yavaşça maskesini geri taktı.

"Başka bir gün kardeşim."

Omzuma iki kez vurdu ve yanımdan ayrıldı. Yanımdan giderken maskem yere düştü. Yavaşça maskemi alıp arkasından gittim.

Dear 'Friend' Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin