***
uyarı
yarı m var gibi ğqpqğdkwğdkq
rahatsız olacaklara önceden duyuru
bir de zaten anlarsınız ama zaman atlatıyoruz;*
iyi okumalar
***
sınava bir ay kalmıştı.
chanyeol ve baekhyun ikilisi gergin ve kaygılılardı. kütüphane ikinci yuvaları halini almıştı, giren çıkan herkesle kanka olmuşlardı. mesela ilerideki koltuklu yerdeki tekli koltuğu evinden mi getirdiği yoksa kiralamış mı olduğu belirsiz olan çocuk, her gün oradaydı ve sherlock holmes serisini büyük bir odaklanmışlıkla okuyordu. büyük ihtimalle poposunun izi koltuk kumaşına çoktan kazınmıştı bile.
baekhyun beyninin zonklamaya başladığını, günün 200. sorusuna geldiğinde idrak etti. kalemi bırakıp gözlerini ovuştururken, bir soru daha çözerse bayılacağından korkmuştu.
bunun yerine karşısında soru çözmeye son sürat devam eden sevgilisini izlemeye başladı.
baekhyun, klişeleri sürekli tadan biri olmamıştı. en azından chanyeol'le aylardır süren ilişkilerinde, her şey gerçek hayat gibi ilerliyordu. ilk sevişmeleri bile oldukça hikayesiz, sadece ikisinin de bunu istemesini anlamaları üzerineydi. chanyeol'ün evinde başlamışlar, annesinin duyma ihtimaline karşı otele giderek geceliğine tutmuşlardı. tabii ki tüm gece sürememiş, baekhyun'un eve geri dönmesi gerekmişti. otel parasını yarı yarıya ödemişlerdi ve doğal bir şekilde ayrılmışlardı.
yeniden düşününce, bu neydi ulan?
baekhyun yeniden düşündüğünde, gerçek hayat kavramından nefret etmişti. o da isterdi tüm gece boyunca sürebilmesini, sabah chanyeol'ün kollarında uyanmayı. belki kahvaltıları bile önlerine geli-
"HAAAAĞAPĞPŞU!"
baekhyun kısa bir iç geçirdi ve fısıltıyla söyledi. "çok yaşa chanyeol."
fakat chanyeol diğer sorusuna geçerken onu duymamıştı bile. hatta hırsından alev almasına ramak kalmıştı geri zekalı herifin.
isteksizlikle önündeki test kitabına bir bakış atan baekhyun, o kadar isteksizce kalemi kavramıştı ki yere düşmüştü. her şey üstüne geliyordu sanki, imdat diye çığlık atmak istiyordu.
telefonunu eline alıp karşısında duran sevgilisine bir umut mesaj yazmaya koyuldu.
hyun: chanyeol
iyi misin
bana baksana bir
lanet olsun tamam mı o sınava
lanet
telefonu sinirle kenara koymuştu. ardından eğilip kalemi almak istediğinde, sinirini yok edecek güzel bir manzarayla karşılaştı.
chanyeol ve chanyeol'ünki.
pekala, klişeleri yaşamıyordu ama bu masa altından yapabileceği ufak yaramazlıklara engel değildi. zamanında chanyeol'ü bunu düşündüğü için iğrenç bulmuştu ama kimin umrundaydı?
kalemi siktir edip dizlerinin üzerine çöktü. diğer herkes o kadar umursamazdı ki fark etmeyeceklerine adı kadar emindi. birazcık sürünerek chanyeol'ün bacak arasına ulaşınca, uzun ve ince parmaklarını sevgilisinin aletine götürdü.
chanyeol şok içinde kafasını kaldırdığında önce baekhyun'u ortalıkta göremedi. sonra da altında hissettiği elin sahibine bakmak için aşağıya doğru bakış attı. saçları dağılmış, dizlerinin üzerinde duran baekhyun, ona susması için işarette bulundu. zaten kütüphanedelerdi, yani, bunu söylemesine pek ihtiyaç da yok denebilirdi.
baekhyun önce yavaş yavaş gezdirdi parmaklarını, masaj yapar gibi ve acelesiz. devam ettikçe elinin altındaki penis gittikçe hareketleniyor, sertleşmeye başlıyordu.
chanyeol ise gerçek anlamda çaresizliğe mahkum olmuştu. başını geriye atarak dilini ısırmış, sessiz kalmaya çalışırken ortaya kabız olmuş gibi bir görüntü çıkarmıştı. baekhyun gittikçe işleri ileriye götürdü, fermuarı açtı ve boxerdan kurtardığı sertleşen penisi ağzına alarak emmeye, başını diliyle yalamaya başladı.
chanyeol, küçük sevgilisini ihmal etmenin bedelini böyle ödeyeceğini bilseydi, kesinlikle bir kez daha düşünürdü. aldığı zevke diyecek yoktu, baekhyun sadece sarılırken nefesini boynuna bıraksa bile etkilenesi geliyordu zaten. tanrı baekhyun'u yaratmakla ustalık eserini gerçekleştirmişti chanyeol'e göre.
baekhyun, chanyeol'ün elinde tuttuğu ve destek olmasını umduğu kalemi kırılıncaya kadar devam etti ve en sonunda chanyeol'ün toparlanıp onu kütüphane tuvaletine götürmesine izin verdi.
tam kırk dakika boyunca giren çıkan tek tük insanlar seslere anlam veremeyip umursamayarak işlerine devam ettiler. sadece sherlock'cu çocuk, kıçını kaldırmayı başarıp tuvaletin lavabosundan gizlice su içecekken sesleri duymuş ve bir sorun olduğunu sanmıştı. ambulansı aramaktan son anda vazgeçmiş olması, zevkten gözleri kayarak sevişen ikili için şükredilecek bir durum olmuştu.
***
mjuanlin hayatıma ithaf
kendisi aradığı smutı bulamadı ama olsun PWKDPWOXĞWOZKWZOS
ve şey diğer bölüm final
ŞİMDİ OKUDUĞUN
pharmacy. ꑕ chanbaek texting
Fanfic+82 614 4: gayo eczanesi whatsapp numarası mı? GayoEcz: Evet efendim, buyrun? +82 614 4: byun baekhyun adında bir çalışanınız hâlâ var değil mi? GayoEcz: Evet, var. Sorun nedir? +82 614 4: ona fena abayı yaktım da yanık kremi soracaktım [150119]...