Old man

1 0 0
                                    

Konuşmasına izin vermeden ayaklandım. Bir anda yanına yaklaşıp, gözlerine bakarak oldukça ciddi bir tavırla devam ettim.

"Ha eğer, yok ben ihtiyaç falan bilmem, sorun çıkarırım, kimse beni tutamaz dersen, inan insanlara acımam ben Jungkook, seni istediğim herhangi birine satarım. Hem de güzel bir paraya."

Nefes alıp parmağımı komidinin üzerinde gezdirdim ve akabinde kollarımı bağladım.

"Ve seni sattığım insanlar sana ne yapacak söyleyeyim mi?"

Korkuyla açılan gözleri ellerimi ardından yeniden gözlerimi bulmuştu. Kafasını hafifçe aşağı yukarı salladı.

"Sertçe sikecekler seni. Bir sürü adam, acımadan birkaç dakikalık zevkleri uğruna acı çektirecekler sana. Sonra da muhtemelen evlerinde getir götür işleri yaparsın."

Gülüp yanına oturdum. Duvarı süzen gözlerim ve baldırlarımın üzerindeki ellerim ile tepkisini bekledim.

Bir süre ikimiz de sustuk. Sessizliği bozan o oldu.

"Ne... ne ihtiyacı?"

Beklediğim soru da tam olarak buydu. 'Ne ihtiyacı?' Güzel soruydu. Hafifçe ona döndüm ve gözlerine kilitledim gözlerimi. Omuz silkerek başladım konuşmaya.

"Aslına bakarsan, benim ihtiyacım senin de ihtiyacın."

Her zamanki gibi çatık kaşları ile gözlerime bakıyordu. Anlamasını ummuyordum. Anlamasa da olurdu ki zaten yakında ne sik olduğunu öğrenecekti.

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Aug 06, 2019 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

ahahahahahWhere stories live. Discover now