Bölüm 21

352 51 127
                                    

"Başkasının sırasında ne yapıyorsun?"

Jia gözlerini büyüterek Sehun'a döndü.Yerinde kıpırdandı

Jongin ses etmeden köşeye sindi ve ikiliyi izlemeye başladı.
Acaba gerçekten Sehun kıskanmş mıydı?Her şeyden çok aklını kurcalayan soru buydu.Öyle olmasını istiyordu.Sehun'un onu kıskanmış olma düşüncesi içinde kelebeklerin uçuşmasına neden oldu.

Jia gülerek Sehun'un koluna vurdu.

"Sıra arkadaşım başka yere taşındı.Bende yeni bir arkadaş bulayım dedim.Neden?"

Sehun Jia'nin kolunu iterek uzaklaştırdı.

"Jongin'in bir arkadaşa ihtiyacı yok.Hele senin gibi bur arkadaşa hiç yok"

Jongin de Jia da şaşkınca Sehun'a döndü bakışları.

"Ne!?"

Jia yüksek çıkan ses tonuyla elini ağzına kapattı. Yerinden kalkarak sehun'un önünde durdu.ellerini beline koyarak

"Çok kötüsün Oh Sehun.Beni bir kenara attıktan sonra mutlu musun?"diye sordu trip atan kız arkadaşı edasıyla konuştu.

Sehun Jia'yı kendinden uzaklaştırıp yerine otururken cevap verdi.

"Evet"

Jia ayaklarını yere vura vura yerine giderken Jongin olanları anlammuahhhzler ile izlemişti.Gözlerini Sehun'un yan profiline dikti

Sehun tok bir sesle sıraya oturup arkalarını masaya uzattı.Kollarını göğsünde bağlayarak gözlerini Jongin'in gözlerine sabitleyip çatık kaşlar ile baktı.

Jongin sehun'un ona neden böyle çatık kaşlar ve donuk bir ifade ile sanki hesap sorarcasına baktığını anlamadı.Kendine hakim olamayıp dudaklarından

"Ne!? Niye öyle bakıyorsun?" 
Kelimeri döküldü.Sesi fazla yüksek çıkmıştı.Etrafına bakınıp kimsenin duyup duymadığına emin olmak istedi.

Sehun hala tek kelime etmeden öylece bakıyordu.Bu sefer gözlerindeki ifade daha korkunçtu.Jongin tedirginlik ile yerinden kıpırdandı.Ara ara gözlerini kaçırıyor sonra tekrar Sehun'un gözlerine sabitliyordu.Öyle tuhaf bakıyordu ki Jongin nefesinin kesildiğni hissetti bir ara.Yavaşça elini göğsüne koyup yumruk yaptı hafif ritimlerle vururken Sehun hala tepkisiz ona bakıyordu.

"Sehun! Niye öyle bakıyorsun ya?"  ses tonu ağlamaklı çıktı

"Yanlış bir şey mi yaptım?"

Sehun kollarını çözüp ayaklarını masadan indirdi .Sırtını dikleştirip dirseklerini masaya koyup parmaklarını kenetleyerek çenesinin altına koydu.Jongin,Sehun'un gözlerindeki koyulugu net görüyordu bu sefer.

"Hayır.Ne yapmış olabilirsin ki?" diye söyledi Sehun.Sesi kızgınlık doluydu.

"Mesela Jia'nın omzundaki eli indirmedin.Sonra benim sana ters ters baktığımı gördüğün halde pozisyonunu hiç bozmayıp üstüne Jia'ya gülümsemedin.Haklısın ne yapmış olabilirsin ki?"

Jongin dudaklarını birbirine bastırıp gülmemek ıçin yanaklarının içini ısırdı.Besbelli Sehun onu kıskanmıştı.
Kıskanılmayı sevdi.

Sonra bir an rahatsız oldu.Arkadaş adı altında sarılıyorlardı,birbirlerini kıskanıyorlardı,birbirlerini koruyorlardı,hatta öpüşüyorlardı.Ama ismi arkadaş...

Böyle bir ilişkiyi ister miydi Jongin? Düşündü. Hayır istemezdi.Kim isterdi ki?
Sevgilim diyemedikten sonra...

Gözlerini hüzün kapladı.Bunu dile getirse miydi? Tepki almaktan korkuyordu.Ya da sehun'un çıkıp ona "onca zaman seninle eğleniyordum.Hiç mi farkına varmadın?"
Demesinden ölesiye korkuyordu.Yüzündeki ifade donuklaştı.Sehun'un peşine öyle bir takılmıştı ki aklı mantığı tamamen yok olmuştu. Düşünce yetisini kaybetmiş sadece kalbi ile düşünüyordu.Belki de Sehun ondan faydalanıyordu.Saflığını kullanıp onunla oynuyordu.Bunları düşünmeyerek hareket etmek onu belkide bir yıkıma sürüklerdi.

ᶜʰᵉʳʳʸ ᵇˡᵒˢˢᵒᵐˢ ᵃᶠᵗᵉʳ ʷᶤᶰᵗᵉʳ/ ˢᵉᵏᵃᶤ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin