İşte şimdi olduğum yerde mıhlanmıştım. Asgarda mı gidecektik gerçekten? Ah bunu bir yandan istiyordum bir yandan da istemiyordum. Onun yüzünü görebilecektim. Ona çok öfkeliydim bana söz vermişti günlerce ağladım, unutmaya çalıştım ama olmadı. Yavaş yavaş toparlanıyordum onu görürsem ne yapacağımı bilemezdim. İçimi bir anda büyük bir heyecan kaplamıştı gözlerim dolmuştu başımı öne eğdim. Thor tekrar dan konuştu
"Büyük bir şenlik var. Sizleri bir kaç haftalığına misafir etmekten onur duyarız."
Ne!? Bir kaç haftalığına mı? Bunu duymamla içimi daha büyük bir heyecan kapladı. Başımı hafifçe kaldırdım Tony bana bakıyordu biliyordu Lokiyi unutamadığımı ve daha bir sürü şeyi biliyordu ve Loki den nefret ediyordu. Ama tek Tony değil Wanda ve Alex de biliyordu. Wandaya kendi isteğimle anlatmıştım ama o pislik zihnimi okumuştu. Yüzümü buruşturdum ve kafamı dağıtmaya çalıştım. Yüzüm saten beyazdı daha da beyazlaşmıştı ve gözüm dolmuştu. Ve Thor tekrar konuştu
"Hazır olduğunuz da gidebiliriz." demişti ve en geç yarın gidecekmişiz(!)
Odama doğru hızlıca yol aldım hızlıca kapımı kapatıp kilitledim ve yatağıma atlayıp kafamı yastığa gömdüm. Gözüm den yaşlar akıyordu hıçkırmamak için kendimi sıkıyordum ama dayanamadım.. Bir süre hıçkırarak ağladım ve istemeden uyuya kalmıştım...
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
İşte korktuğum an gelmişti çok heyecanlıydım hep beraber toplanmış Asgarda gidiyorduk Lokiyle olan anılarım geliyordu aklıma. Beraber kitap okuduğumuz günler hiç gitmiyordu aklımdan. Ama ne bekleyebilirdim ki o Fesatlık Tanrısı onun sözüne güvenmiştim mal gibi. Şimdi de kendime kızıyordum. Ve Alexin gözlerini kendi üzerim de hissedebiliyordum. Ve birden Thor bağırdı
"Haimdall bizi ışınla!" Ve birden ayaklarım yerden kesildi.
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Tek gözümü yavaşça açtım siyah tenli zırhlı bir adam gördüm bu Haimdall dı. Diğer gözümü de açtım ve etrafa göz gezdirdim. Her yer altından dı ve mükemmeldi. Sonra yenilmezlere göz gezdirdim. Bruce
"Bu harikaydı dostum!" demişti. Evet güzeldi ve heyecan vericiydi. Alexe kaydı gözlerim ve büyük bir kahkaha atmamak için zor tuttum kendimi. Çünkü gözlerini sonuna kadar açmış ve etrafa bakıyordu şaftı kaymış bir şekilde.
Ve aklıma bir şey geldi. Keşke biraz Alexe yakın olupta yenilmezlere çaktırma dan onu itseydim de uzay da sürüklenip ölseydi. Bunun nasıl aklıma gelmediğine sinirlendim. Bir dakika bir dakika ben ne diyordum ya? Ben öyle bir şey yapamazdım ki ama o bana yapardı yakının da olsaydım. Bundan adım gibi emindim. Ve şuan da konuşulanların hiç birini dinlemiyordum. Thor
"Hadi artık at arabalarına binin de saraya gidelim Yüce babamız Odinin huzuruna." Dedi ve hep beraber at arabalarına doğru yol aldık ve yavaşça bindik. Ben Tony nin yanındaki yerimi almıştım bile. Ve etrafı inceledim. O kadar çok güzeldi ki anlatamayacağım kadar. Tertemiz bir havası vardı ve saray komple altından dı gülümseme den edemedim. Şuan başka bir gezegendeydim ve o kadar çook güzeldi ki burası.. Dünyayla alakası yoktu. Ne pis havası ne de sıkıştırılmış binalar.
Bunları düşünürken sarayın önüne gelmiştik bile ve indik. Kocaman kapısının önün de dört tane adam vardı elin de ne olduğunu bilmediğim birşey tutuyorlardı. Thor un emriyle açıldılar.
İçeri girdik ve hep beraber ilerlemeye başladık çok fazla büyüktü ve tabiki yine heryer altından dı. Kocaman merdivenler vardı ve değişik değişik kapılar. İncelerken Tony nin dediği şeye gülmeden edemedik. "Hmm bu sarayı dünya da satsak gelen parayı düşünemiyorum ama dünyaya sığarmı bilemem." gülerken büyük merdivenler den çıkmaya başladık.
En sonun da uzun koridorun karşısın da büyük ve baya ihtişamlı bir kapı vardı çok güzel duruyordu. Taht odası olmalıydı. Ve aklıma gelenle içimi yine büyük bir heyecan kapladı. Üstümü başımı iyice düzelttim. Başım öne eğik yürümeye devam ettik. Ve en sonun da büyük kapı açılmıştı ve içeri girmiştik.. Birden büyük bir alkış sesi koptu.
Başımı refleks olarak kaldırdım ve etrafa baktım. Hepsi olmasa bile birsürü değişik kıyafetleriyle Asgardlılar vardı ve alkışlıyorlardı. Daha da heyecanlandım ve başımı geri öne eğdim. Ve herkes durunca ben de durdum işte şimdi Odinin karşısındaydık. Ben Tony nin arkasında ve Thorun yanın da olduğum için görüldüğümü sanmıyordum. Ve Konuşmaya başladı..
"Hoşgeldiniz Midgardlı dostlarımız. Ben dokuz diyarın yüce babası Odin. (öyleydi galiba.) Oğlum Thorun dediği gibi bir süreliğine misafirimizsiniz. Midgardı bir çok kez kurtardınız bunun adına büyük bir şenlik vereceğiz. Ve tabiki yeni gelen, dünya adına büyük yardımı dokunan iki genç yenilmezi unutmuyoruz.. "
İşte şimdi yanmıştım ben ve Alex den bahsediyordu ve öne çıkmamız gerekiyordu.. Kalbim artık yerinden çıkacak gibi atıyordu.. Alex yürümeye başladı ve bende yürümeye başladım yenilmezlerin de önündeydik ve artık başımı kaldırmam gerekiyordu... Yine büyük bir alkış tufanı kopmuştu. Başımı yavaşça kaldırdım ve karşım da büyük ve ihtişamlı tahtına oturan Odin ve Odinin sağın da duran Frigga ve onun yanında da duran Lokiyi gördüm... Yüzüne baktım o güzel yüzüne.. Bana bakıyordu yemyeşil gözleriyle ve şaşkındı..
Artık heyecan dan bayılacak duruma gelmiştim...
Dırırırırırırımmm evveeet yine heyecanlı yerin de bitirdim kusura bakmayın ehueheuehue. Bölüm hakkın da düşünceleriniz neler? Umarım beğenmişsinizdir! Öpüyorum sizleri :*
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AFTER ENDGAME // LOKİ LAUFEYSON (Düzenleniyor)
Fanfiction"Geri gelecek misin?" Dedi sesi titreyen kız. "Geleceğim... Geleceğim ve seni bırakmayacağım." Dedi..