Odadan çıkışının ardından öylece bir süre kaldıktan sonra jun a baktım . Nasıl daha tam tanımadığı bir adamla çocuğunu aynı odada bırakabiliyordu ? Ve beni öpmüştü . Dudakları yumuşacıktı . İstekli bir öpüşten daha çok bir teşekkür gibiydi . Neden bu kadar düşündüğümü ve neden burda olduğumu bilmeksizin yatağa uzandım . Kafamı yastığa koyduğum andaki koku içimdeki arzuyu arttırdı . Jun a yaklaşarak tombiş sayılabilecek yanaklarını okşadım . Çocuk tecrübem olmadığından garip bir duyguydu onunla olmak . Melek gibi birşeydi . Minik nefesleri tam kapanmayan gözleri , yumuk elleri yenilesi duruyordu . Diğer tarafına bir yastık koyup düşmemesi adına önlemler aldım . Deli yatarım . Ya gece onu ezersem ne olacak ? Sanırım toplanmayı öğrenmeliyim .. Nora uyudumu acaba ? Ya da gece gelir mi ki ?
* Noranın ağzından *
Pijamalarımı giyip jun un odasındaki koltuğa uzandım . Şuan Deynerse jun un yanındaydı . Alelacele orda bırakmamın nedeni ona birşey olmasıydı . Yorgunluktan daha fazlası vardı ve bana söylemiyordu . Jun beni dinlendirdiği gibi ona da iyi gelecekti eminim . Uyuyormuydu yoksa orda olmaktan rahatsızmıydı bilmiyordum . Gidip baksam çok mu garip olurdu ?***
'Sabah'
* Deynersenin ağzından *
Gözlerimi açtığımda zaten tedirgin uyuduğumdan kaynaklı sırtım ağrıyordu . Jun uyanmış yüz üstü dönmüş yatağın içinde emekliyordu . Endişeyle kalkıp onu kucaklayıp kendime çektim. Oyun yapmış olacakki keyfi gayet yerindeymişcesine gülüyordu .-Düşecektin ufaklık .
Fazla acemiydim . Çocuk nasıl oyalanır bilmezdim ve jun la bakışmaktan başka birşey yapamıyordum . O da beni sevmiş olacakki en azından ağlamıyordu . Saçlarıma uzanıp çekiştirdiğinde daha yeni çıkmaya başlayan dişleri görünecek şekilde heyecanlı sesler çıkarıp gülüyordu . Kendi kendime gülümseyip boynundan öptüm .
- Günaydın fasülye .
Ayaklarını ve ellerini heyecanlanır gibi salladı ve kendince birşeyler mırıldandı . Sözlerinin arasından belli belirsiz bir 'anne' duymuştum ya da bana öyle gelmişti .
- Doğru ya , anne .
Yerimden doğrularak onuda kucağıma aldım . Nerde olduğunu bilmiyordum . Belki salondadır diye ilerlerken jun un odasının kapısının aralığından hala yattığını görmüştüm . Sessizce ilerleyerek yere çömeldim . Yüzüne gelmiş birkaç saç tutamını elimle çektikten sonra yüzü tamamen karşımdaydı . Savunmasız oluşu içimi titretirken sabaha onunla uyanmanın güzelliğini yaşıyordum . Jun gibiydi . Zayıf bedeni , minik nefesleri , uzun kirpikleri sevilesiydi . Yaklaşarak yanağına bir öpücük bıraktım . Biraz kıpırdanırken afalladım ve hemen jun u ona yaklaştırıp ardı ardına öpücükler kondurmasını sağladım . Ellerini annesinin yüzüne koymuş suratına bir ahtapot gibi yapışmıştı . Az sonra noranın elleride onu sararken jun u yanına çekip başucuna oturttu . Gözlerini açtığında anında gülümseyip bana baktı .
- Günaydın .
Bende gülümsedim .
-Günaydın şeftali .
Kıkırdadı .
- Bana gerçekten şeftali mi diyeceksin ?
- Hoşlanmadın mı ?
- Hayır aksine çok hoşuma gitti .
Bana bakarak konuşmaya devam etti .
- Ayrıca ilk öpücük uyanmam için çok güzeldi .
Benim öptüğümü farketmişmiydi . Utanıyordum .
- N-ne ?
Jun a bakarak güldü .
- En azından ilk öpücüğün kuruydu miniğim . Daha sonra bütün salyalarını suratıma bıraktın .
Ben rahatlamış derin bir nefes alırken jun un elini öpüyordu .
- Evet annecim bende çok acıktım .
Jun mırıldandıkça Nora kafasını sallayıp arada ona cevap veriyordu .
- Evet , evet bencede kalkıp hazırlayalım .
Gülerek jun un saçlarını karıştırdım ve onu kucağıma alarak zıplattım . Nora şaşkın bir şekilde bakarken artık daha rahattım .
- Benim kahvaltım hazır .
Ağzımı kocaman açarak jun u yaklaştırdım .
- Yiyeceğim seni minik !! Mırıldanıp durma !..
Nora telaşla kalktı ve gülerek jun u elimden aldı .
- Hayır hayır yeme onu !
Bu hareketlerimizle eğlenen jun kıkır kıkır gülüyordu . Nora mutfağa doğru koşturmaya başlarken arkalarından bende gittim . Jun un yüzü bana dönük olduğundan heyecanlanıyor , daha hızlı olması için Noranın saçından asılıp çığlığı basıyordu . Mutfağa geldiğimizde jun u mama sandalyesine oturttu ve gülerek başını öptü .
- Jun un mamasını hazırlayabilirmisin ?
Ona şaşkınca baktım .
- Toz ve sütü karıştıracaksın ama sütü biraz ısıtman gerek , yapabilirmisin ?
Kafamı sallayarak tezgaha doğru gittim . Nora mama için gerekli malzemeleri çıkarıp önüme koyduktan sonra birkaç şey daha çıkardı .
- O sırada bende sana efsane krepler hazırlayacağım .
- Tamamdır .
Juna göz kırptıktan sonra sütü ısıttım ve toz ile karıştırıp çalkaladıktan sonra biberonuna koydum . Masaya gittiğimde ne yapacağımı bilmeksizin Noraya baktım . Bizi biraz inceledikten sonra konuştu .
- Kendisi içebilir aslında . Ama yanında dursan iyi olur çünkü bazen boğazına kaçırabiliyor ya da biberonu atabiliyor .
- Tamamdır , dikkat edeceğim şeftali .
Jun un yanına oturduğumda biberonu yavaşça ağzına uzattım ve tutmasını sağladım . Dikkatlice gözümü ondan ayırmazken Nora bağlı saçlarını açmaya çalışıyordu. O andan itibaren onu izlemeye başladım . Tokayı yavaşça sıyırıp başını hafif arkaya eğdi ve birkaç kez salladı . Daha sonra ipek gibi tel tel ayrılan saçlarını birkez daha topladı . Yanımdan gelen kesik öksürüklerle kendime geldim . Jun öksürüyordu . Boğazına kaçırmış olmalıydı . Daha ben dokunmadan Nora yanımda bitti . Önce elinden biberonu alıp bana uzattı . Ben onu tutarken o da jun un sırtını yavaş yavaş sıvazlayıp ağzını bir peçeteyle sildi . Jun hemen kızarmıştı yine . Suçlulukla noraya baktım .
- Özür dilerim , beni uyarmıştın .
- Ah saçmalama . Oyun istiyor ufaklık .
Gülerek jun u öptü ve tezgaha geri döndü .
Bu aşk yalnızca sana değer 🌊🐚