Herkese merhabalar :) Yeni bir hikayeye başlamak istedim.Aklıma çeşit çeşit hikayeler geliyor.Bende aklıma gelmişken yazayım dedim.Bu hikayeyi kahraman bakış açısıyla yazmayacağım.İlahi bakış açısı dediğimiz bir anlatımla yazacağım.Bu hikayede hemen zırt diye bir romantiklik yapmayı düşünmüyorum.Romantık olursada ilerki bölümlerde olur.Genderbender bir hikaye olacak.Ana karekteri her zaman ki gibi kız yapacağım.Ama erkek giyinişli olacak.Ana karekteri erkek sanmayınız :) Sanırım biraz uzun konuştum.İyi okumalar der ve hikayeme başlarım :)
Not:Başlığı biraz uydurdum aklıma bir başlık gelmedi.Eğer aklınızda bu hikayeye uygun bir başlık varsa yorum atarak belirtin beğendiğim başlıklardan birisini hikayeme başlık yapacağım :)
--------------------------------------------
1995 yılının sonbaharında yağmurlu bir gündü.Kadının feryatları hastahaneyi inletiyordu."Dayanamıyorum!! Geliyor bebek"
Kadının yanındaki adam telaşla oda da koşuşturuyordu.En sonunda adam odanın kapısını açtı ve dışarı çıktı.Kadın arkasından bağırıyordu.
"Doktor çağır hemen!!"
Kadın karnını tutup yatağın içerisinde can çekişiyormuş gibi kıpırdanıyordu.Acıdan dolayı gözlerinden de yaşlar geliyordu.Odanın kapısı açıldı.İçeriye yanındaki adam ve birkaç doktor telaşla girmişlerdi.Bu sırada hemşireler tekerlekli sedye getirmişlerdi.Doktorlardan biri kadına döndü.
"Hanımefendi doğum başlamış sizi hemen doğumhaneye almamız lazım"
Doktorlardan ikisi kadını sabit bir şekil tutup sedyenin üzerine yatırdı.Ardından sedyeyi var güçleriyle doğumhaneye sürmeye başladılar.Kadının yanında duran adamda hem telaş hemde heyecanla takip ediyordu.Kadın doğumhaneye girdiğinde bir hemşire onun girmesini engelledi.
''Üzgünüm bayım.Burdan ilerisine gidemezsiniz.''
Adam yan tarafında bulunan sandalyelerden birine oturdu ve beklemeye başladı.Kadınını,kendisinden daha çok sevdiği karısını beklemeye başladı.Hem doğumda bir problem çıkar mı diye endişeleniyor hemde oğlunu görmek istiyordu.Karısı hamile olduğundan beridir oğlu olması için dua ediyordu ve sonunda isteği kabul olmuştu.Oğlu olmasını istiyordu çünkü babasından holdingler kendine ve ardından oğluna geçecekti.Babası iki çocuğuna da şart koşmuştu kim bir erkek çocuğa sahip olursa ona verecekti servetinin büyük çoğunluğu.Adam hayal aleminden doğumhanenin kapısı açılınca ayrılmak zorunda kaldı.Başını kapıya çevirdi.Karısı sedyenin üzerinde odasına doğru götürülüyordu.Yanında da küçük bir yatak vardı.Küçük yatağın üzerinde de pembe renklerin hakim olduğu giysiler giydirilmiş bir bebek yatıyordu.Adam sandalyeden şaşkınlıkla kalktı ve soluğu doktorun yanında aldı.
''Doktor benim oğlum nerede?''
Doktor gülümseyerek adama yanıt verdi.
''Oğlunuz değil kızınız oldu beyefendi''
Adamın bütün hayalleri yıkılmış ve hüsrana uğramıştı.Oğlu yerine kızı mı olmuştu.Ama karısı ona oğlu olacağını söylemişti.Adam doktorun yanından ayrıldı ve kızgın bir vaziyette karısının yattı odaya gitti.Kapıyı açtı ve içeri girdi.Karısı yatakta yatıyordu.Uyanmamıştı.Karısının yatağının yanında küçük yatakta oğlu zannettiği kızı yatıyodu.Kızına kızgınlıkla baktı.Oğlu olmadığı içinde mirası ele geçiremeyecekti.Kendini odanın sandalyelerinden birine attı.Düşünmeye başladı ne yapabileceğine dair.Abisine mirası kaptırmaya niyetli değildi.Karısına baktı.Yavaş yavaş uyandığını sezinledi.Uyandığında kadın ona korku dolu gözlerle bakıyordu.
''Bana neden oğlumuz olacağını söyledin!!!''
Kadın dudaklarını dişledi ve kafasını yan tarafa çevirdi.Kocasına bakamıyordu.Adam bağırdı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yalan Dünya
RomanceAçıklama daha sonra yazılacaktır. Küçük yaştaki okuyucuların okuması sakıncalıdır.