-N-ne demeye çalışıyorsun. dedim yaşlı gözlerim ile ona bakarken.
+Sevgilin. Seni benim sevgilim ile aldattı. Benim sevgilimde beni seni sevgilinle aldattı. Bunu demeye çalışıyorum. diyince daldım. Sanki Jungkook o an sırdaşım olmuştu. Bileğim elinden kayarken bi an da bana sarıldı. Şok olmuştum. Hiç birşey yapamamıştım. Sadece donakalmıştım.Jungkook derin nefesler alarak ağlıyordu. Yeni yeni beynim söylediklerini algılayınca ben de ağlamaya başladım. Daha sonra gözlerimi sildim ve Jungkook'tan ayrıldım.
-Eve gitmeliyim. Annem beni bekliyor... dedim. Sanki gitmemi istemezcesine kafasını salladı. Çantamı düzelttim ve hızla eve doğru yürümeye başladım.Evin önüne gelince çantamdan aynamı çıkarıp kızaran gözlerime baktım. Hevezssizce azcık makyaj yaptım ve kapıyı çaldım. İçerden gelen adım sesleri resmen bana huzur dolduruyordu. Ve yaslandığım kapı açılınca boşluğuma geldi ve bi an arkaya tostladım. Ay tabi dağ gibi anam benim düşmemi sağlamıştı.
+Neden kapıya yaslanma gereği duyuyorsun Hwayoung?? Seni anlamıyorum kızım
-Anne 2 saate gelirsen tabi yaslanırım kapıya. dedim ve atarla içeri girdim. Annem üfledi. Üflemesine dayanmayıp arkasından sarıldım ve yanağını öptüm.-Odamdayım tontiş
+Tamam bebeğim. Hwayoung.
-Ha?
+Aç mısın?
-Hayır canısı
+Tamam o zaman ben yatıyorum. Sende geç kalmadan yat
-Tamam anneeee. diye bağırarak merdivenlerden koşar adımlarla çıkmaya başladım. Odama gelince çantamı yere fırlattım ve kendimi yatağa attım. Gözlerim aniden dolmuştu. Neden olduğunu bilmeden.Çok geçmeden ayağa kalkıp dolabımdan tavşan ve havuçlu pijama takımımı çıkardım. Tam üstümü çıkaracakken telefonum çalmaya başladı. Soo in arıyordu. Cevapladım.
-Alo?
+Kanka ben geldim
-Tamam bebeğim ben de evdeyim kanka sana bişey anlatcam.
+Anlat kanki
-Jungkook beni Mia teyzelerin evinin önüne kadar takip etmiş sanırım
+N-nasıl yani
-Kanka Darian'ı düşünüyordum. Gözlerim bile dolmuştu o kıvamdaydım. Sonra bileğimi biri tuttu, tutan kişi Jungkook muş. Bana "Sende aynı durumu yaşıyorsun değil mi" dedi. Bende "Ne demeye çalışıyorsun" dedim. O da Darian'ın beni onun sevgilisiyle aldattığını, onun sevgilisinin ise onu Darian ile aldattığını söyledi ve bi anda bana sarılıp ağlamaya başladı.
+Yuuuuhhh
-Şu an hala üstümden şoku atlatmış değilim
+Yarın boş musun Hwayoung?
-Belki
+Derken? Sen, hep boş olan kız şu an bana 'belki' diyor
-Soo in zorlama belki Jungkook ile buluşabiliriz
+Hwayoung, Jungkook Mia teyzelerin evinin yan evine taşınmış. Sana bunu söylemeyi unuttum
-Soo in. S-sen ciddi misin?
+Evet Hwayoung arama sebebim de bu zaten
-Tamam görüşürüz öptüm
+Bb bende öptüm. diyerek konuşmayı sonlandırdı.Tavşan ve havuçlu pijama takımımı giydim ve odamdan çıkıp mutfağa indim. Kendime bir bitki çayı hazırlarken Pillowtalk dinliyordum. Bu şarkının bende çok anlamı vardı. Mesela Darian... Bu şarkı Darian ile beni anlatıyordu. Onun hakkında konuştuğumda ağlamaya başlıyordum. Bu durumu düşünmek istemeyerek amerikan tarzı mutfağımızda küçük bi tur attıktan sonra gözlerimi cama diktim. Yağmur yağıyordu. Ve yağrumurun her bir damlası cama pat pat damlıyordu. Bu ses ise beni huzur dolduruyordu.
Daha fazla camın önünde durmayarak ocaktaki çayıma baktım. Kaynamaya başlamıştı -ki bende çok fazla vakit kaybetmeyerek dolaptan lila rengindeki bardağımı çıkardım. Akşam için açtığımız kahverengi sarı karışımı renkli lambalar çayın o bordomsu rengine vuruyordu ve karşıya mükemmel bi manzara çıkıyordu. Çok vakit kaybetmeden çayımı içtim ve üst kata doğru yol aldım. Koridorun başında annemin odasına girdim ve anneme baktıktan sonra kendi odama yöneldim. Yatağımı açtım ve içine girdim. Emindim. Sabah garip bi gün beni bekliyor olacaktı.
![](https://img.wattpad.com/cover/198803034-288-k979211.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mahvolan Hayatım //Jeon Jungkook//
Fiksi PenggemarHikaye benim izinsiz alanın nenesi çürüsün Benden Söylemesi...