Kalktığımda saat 5'e geliyordu. Sabah ezanının sesiyle uyandım. Bu durumda bile ezanın okunması yüce ALLAHIN sonsuz gücünün bir göstergesiydi. Kalktım ve aşağı indim. Çeşmeye gidip ekimi yüzümü yıkandıktan sonra namazını kılmak için abdest aldım. Mescide doğru yürürken arkadan hızlı adımlarla Yusuf'un geldiğini gördüm ve yanıma geldi.
-- Günaydın kardesim hayırdır nereye bu saatte.
-- Günaydın dostum sabah namazını kılmak için mescide gidiyorum gel beraber cemeât oluşturup namaz kılalım.
-- Olur biraz bekle abdest alıp geliyorum hemen.
-- Tamam bekliyorum çabuk ol.
Namazımızı kıldıktan sonra silah deposuna gittik. Güzel olmasada işe yarar silahlar vardı. Kapının önüne araçlar geldikten sonra silah ve teçhizatlarımızı arabalara yükleyip 8 kişiyide yanımıza alıp yola koyulduk.
Öndeki araçta Yusuf'la ben vardım. Yolda giderken işin ciddiyetinin biraz daha farkına vardım. Heryer harap durumdaydı. Jetler bombalarla saldırsa bukadar olacağını sanmıyorum. Bu olaylar Yusuf'u bile değiştirmişti gereksiz yere bir kelime etmiyordu ve gülmüyordu, eski halinden eser yoktu. Yol üstünde olan bir kaç zombiyi ezerek geçerken gözünü bile kırmadı. Sonuç olarak eskiden birer insanlardı. Şimdi ne kadar olmasalarda. Kısa bir yolculuğun ardından okula varmıştık. Okulun eski halinden eser kalmamış, heryer mermi ve kan izleriyle doluydu. Okulun eski hali gözümde canlandıkça ağlayacak gibi oluyorum. Ben bunları düşünürken hırıltı sesleri yükselmeye başladı. Kapıdan geri adım atmaya başladım. Arkamdan biri omzumu tuttu. Yusuf sanmıştım arkamı döndüğümde korkudan kendimi yerde buldum. Yusuf hemen koşup kafasına bıçak soktu ve öldürdü. Dikkatli olmamı söyledikten sonra yerden kalkmama yardım etti. Üzerime kan sıçradı tabi kan diyebilirsek leş gibi kokuyordu bide katılaşmıştı nasıl bir kansa artık.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ZOMBİLER TOKAT'TA
Ficção CientíficaHerzamanki gibi bir gündü, her şey normaldi ama kimsenin hazır olmadığı zamanda geldiler. Kimler yaşıyor bilmiyorum. Tokat'ta yaşam mücadelesi veriliyor. Heryerdeler, bir kaç kişiyle beraber hayatta kalmak çok zorundayız çok kayıp verdik bi okadarıd...