Buraya geleli uzun zaman olmuştu. Bütün üyelerle çok iyi anlaşıyordum ve onları çok sevmiştim, bana gerçekten bir aile evindeymişim gibi hissettirmişlerdi. Hana Noona hep bana bulaşıyordu sonraysa Sun Noona gelip ona kızıyor sonra bana göz kırpıp, saçlarımı karıştırıyordu.
Chan Hyung, Minho Hyung ve Jisung Hyung bana bir sürü şey öğretmişlerdi ve Chan Hyung sürekli giderek mükemmelleştiğimi söylüyordu.
Sun Noona ile her sabah erkenden kalkarak ormanda koşuya çıkıyorduk ve bu koşular sırasında bana nişancılık çalıştıkları alanı ve yay kullanmakta ki yeteneklerini göstermişti. Ek olarak o ve Hana Noona'nın birbirlerine bakışları çok hoştu ve ikisi de kendi alanlarında çok yetenekliydiler.
Jisung Hyung ve Minho Hyung'un ilişkileri her geçen gün beni biraz daha şaşırtıyordu ve onlarda bana birçok şey öğretmişlerdi. İkisi birden çok iyi nişancıydı fakat Jisung Hyung sahanın içinde olmayı daha çok seviyordu bu yüzden genelde arkada sadece Minho Hyung kalıyordu.
Chan Hyung ve Younghwa Hyung ise bana dövüşmeyi, karşımdakinin açıklarından nasıl faydalanabileceğimi öğretmişti. İkisinin arasında tuhaf bir ilişki olduğunu seziyordum, birbirlerine olan bakışları pek normal değildi. Ek olarak, Chan Hyung benim öğretmenim olarak Evren Hyung'u seçmişti.
Evren Hyung benden üç yaş büyüktü ve belinde kabzaları aşağı doğru duran iki kısa katanası* vardı ve muhteşem kılıç kullanıyordu. Bana kılıç kullanmakla ilgili bir sürü şey öğretmişti ve beni bir kılıç ustasının yanına götürmüştü. Ayrıca geceleri uyuyamayıp kapının önünde oturduğum her seferinde yanıma gelip benimle konuşmuştu. Hatta kendi dili olan Türkçe'den bir kaç cümle bile öğrenmiştim.
O bana çok iyi bir öğretmen olmakla birlikte harika bir de ağabey olmuştu.
Hepsi ayrı ayrı harikaydılar ve ben şimdiden onları ailemmiş gibi sevmiştim.
Akşam yemeği sonrası Jeongin ile birlikte salonda oturuyorduk diğerleriyse devriyeye çıkmak üzere çıkmak için hazırlanıyorlardı.
Henüz görev veya devriyeye çıkmak için hazır olmadığımı söylemişlerdi bu yüzden evde kalıp Jeongin ile vakit geçiriyordum bazen de saat çok geç değilse antrenman yapmak için ormana gidiyordum.
Herkes teker teker veda ederek evden ayrılırken Evren Hyung bizim yanımıza koşup Jeongin ve benin yanaklarımızdan makas almıştı. Bu adama hayran olmaya başlamıştım.
Evren Hyung evden çıktıktan sonra peşinden Chan Hyung gidecekken birşey hatırlamış gibi geri dönerek bize döndü.
"Hyunjinie, yarın Evren ve Sun ile birlikte sadece üçünüz devriyeye çıkacaksınız. Şimdiden hazır ol." sonrasında veda ederek hızlıca diğerlerinin peşinden gitmişti.
"Hyung, bu harika~" gülümseyerek kafamı salladım.
Umarım iyi geçerdi.
*
sizi seviyorum, kendinize cici bakın.
Evrenin katanaları*;
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
belinde duruş şekli, kabzalarının aşağı doğru durduğunu düşünün;
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
