Tællien: artık sohbet etmek istemiyorum taa ki son göreve kadar. Zaman kaybı.Zaten yorgunum. Dördüncü görevin, Seoul'deki en yüksek binayı bulup orada kamp yapmanı istiyorum, üstünde de sana aldırdığım beyaz kıyafetler olsun Jeon... Gökyüzünü izle, kitap oku, yanında düşün beni. Ben sana ayrıl diyene kadar da ayrılma oradan.
Gguk: Tamam.
*3 saat sonra*
*foto* geldim :)
Tællien: İyi ben de biletimi aldım, sana iyi eğlenceler, bu 4.000 kilometreden sonra, son bir 4.000 kilometre kalıyor. Bay bay.
Jungkook sevinçten yerinde duramıyordu, tüm gece battaniyeye sarılıp kahve eşliğinde kitap okudu, yıldızları izledi. Kendini Kim Taehyung hangi yıldız olurdu diye sormaktan alıkoyamadı, o şüphesiz en parlak olanıydı. Hatta belki de aydı, Ay'ın çocuğuydu.
Habersiz olduğu şeyse Kim Taehyung'un o sekiz kilometreyi o gün tamamen aşmış olmasıydı.
İlk aşkım Kim Taehyung, son aşkım Kim Taehyung. Tüm bu karanlığa rağmen, karanlık korkusuyla gece lambasına sarılan bir çocuk gibi seviyorum seni. Öylesine masum. İçim korkudan titrerken nefes almaya çalışırcasına.Uyumak için oyuncak ayıya muhtaçcasına. Bir çocuk gibi Taehyung, benim hiç olmadığım bir şey gibi. Çocukluk gibi seviyorum seni.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
20.000 KILOMETER 爱taekook
FanfictionJeon Jungkook, Kim Taehyung'a aşıktı. 20.000 kilometre uzakta. "Sana tam 5 görev vereceğim Jeon, her başarılı görevin sonunda sana tam 4.000 kilometre yaklaşacağım."