REVENGEFUL LOVER // ZAYN MALIK

Ch 8.

Ch 8.

Sonunda okula varmıştık. Zayn arabayı park edince hemen kapıyı açıp kendimi dışarı attım. Fazla sinir edici huyu beni sabah sabah sinirlendirmeye yetmişti. Arkamdan sesler gelince göz ucuyla omuz üstünden baktım.

''Bir sorun mu var?'' deyince ona 'Dalga mı geçiyorsun' bakışı attım. O ise güldü. Her hareketi onun gidip ağzının ortasına vurma isteğimi daha çok arttırıyordu. Aldırış etmemeye karar vererek ilerledim. Kapının içinden girecektim ki-

''Hşş yeni kız seni, biraz yavaş gel bakalım.'' Ardından küçük bir kahkaha kulaklarıma doldu.

''Benle uğraşmayı kesmelisin!'' diye suratına çemkirerek okul alanına giriş yaptım. Arkamdan geldiğini hissedebiliyordum. Ah ne sanıyorsun! Burası tek senin okulun değil, tabii ki arkandan gelecek! Aslında iç sesime hak vermiştim. Doğruydu. Küçük bir deneme yapmaya karar verdim ve aniden adımlarımı durdurdum. Arkadan ses gelmiyordu. Demek ki o da durmuştu. Tekrar ilerledim ve birkaç adım sonra yavaşlayarak durdum.

''Aah! Lanet olasıca oyun mu oynuyorsun sen!'' diyerek beni omuzumdan itip geçti. Bu gururumu birazcık incitmişti. Ama bunu ben yapmıştım. Ben istemiştim. Yani hak etmiştim. Birkaç sanıye yerimde öylece bekledim. İnsanlar yanımdan geçip gidiyordu ama ben gidecek gücü bir türlü bulamıyordum. Soğuk vücuduma işleyince titredim. Yavaş adımlarla okul binasının yanına ilerleyince biraz tedirgin olmuştum. Asıl herşey şimdi başlayacaktı. İnsanların üzerinde olan gözleri. Bu tür şeyleri sevmezdim ama sonuçta bu okul benim hayalimdi. Kendimi toparladım ve büyük bir özgüvenle kapıyı açıp binadan içeriye girdim. Aha! Tamda herşey tahmin ettiğim gibi. Tüm gözler olmasa da ortamdaki insanların büyük bir çoğunluğu bendeydi. Umursamamaya çalışarak tekrar ilerledim. Koridorun sonlarına doğru Jesy görüş alanıma girdi.

''Hey Dara!'' sıcak gülümsemesiyle içimi ısıttı. Ona gülümseyerek yanına  ilerledim. Kocaman bir şekilde sarıldıktan sonra kolumu tuttu ve ''Çocuklarla beraber spor salonundayız, hadi sende gelsene!'' dedi heyecanlı bir şekilde ve kolumu çekiştirerek beni spor salonuna ilerletti. En sonunda spor salonu kapısının yanına gelince duraksadı. Bana dönüp heyecanlı bir şekilde gülümsedi ve kapıyı açtı. İçerden girerken ''Neler oluyor? Neden bu kadar heyecanlısın?'' diye sormadan edemedim. Cevap vermedi. Etrafa bakındım ama çocuklar yoktu. Hatta kimse yoktu. ''Jesy sana bir soru sordum?'' dedim ve kolumu elinden kendime çektim. Merak etmeye başlamıştım. En sonunda nefesini sıkıntıyla dışarı üfledi ve bana döndü.

''Bugün turnuvalar var. Basketbol turnuvası.'' dedi ama ben bunda heyecanlı olmayı gerektiren bir neden göremiyordum.

''Ee?'' diyerek devam etmesini bekledim.

''Bizim çocuklar... Ihm... Yani Niall dışında bizim çocuklarda basketbol takımında. Oh! Birde sevgili Malik'imiz dışında.'' dedi. Şimdi anlamıştım. Çocuklar için heyecanlıydı. Bunun üzerinde benimde içimde birşeyler kıpırdandı. Maçları severdim. Birçok kızın aksine. Ama izlemek için çok vaktim olmazdı.

''Peki ne zaman?'' diye sordum.

''Uhm... Sanırım 15 dakika sonra kapılar açılacak ve yaklaşık 30 dakika kadar sonra başlar.'' İlerlemeye başlayınca onu takip ettim. Soyunma odasına gidiyordu. İçeri girmemiz ve benim öksürmem bir oldu. İçerisi sigara dumanı dolmuştu. Malik! Jesy ''Oops!'' diye bir ses çıkardı ve ''Burada sigara mı içilir Zayn, kafayı mı yedin! Koç görürse ne der biliyor musun!'' diye bağırdı.''

''Sakin ol güzelim, Koç okulda değil.'' dedi ve sigarasını içmeye devam etti. Soyunma odasının lavabo kapısı açıldı ve içerden Emma çıktı. Ah Emma! 

''Heey Jesy!'' dedi ve gülümseyerek Jesy'e sarıldı. Daha sonra bana döndü. ''Yeni okuluna hoşgeldin Dara.'' Sahte gülümsemesiyle birlikte bana sarıldı. Aşırı parfüm kokusu sigara dumanıyla birleşince iyice miğdem bulandı. Jesy çocukların yanına oturdu. Ben ise miğde bulantısına eklenen baş ağrısıyla yerime çakılıp kaldım. Daha fazla dayanamayıp kendimi dışarı attım. Duman kokusu spor salonunun bulunduğu koridora bile dolmuştu. Sessizce küfr ederek spor salonunun arka kapısından okulun arka bahçesine çıktım. Dayanamayarak kendimi yere attım. Başım feci şekilde ağrıyordu. Gözlerime ağırlık çöküyordu. Bundan önce gördüğüm son şey esmer uzun boylu bir erkekti.

...

Hey, Selam! Notta bölümün Cuma ya da Cumartesi geleceğini söylemiştim ama zaten baya uzun zamandır bölüm yayınlamadığım için bugün yayınlamak istedim. Pek ekşınlı bir yeri yok ama bir sonraki bölümde baya var. ldfskghfjgş

Neyse oy ve yorumlarınızı bekliyorum. Lütfen ısrarla söylüyorum, yorum yapın. Lütfen. En azından emeğin karşılığı olarak.

Sizi seviyorum görüşürüz. xx